Yaklaşık 15 yıl aradan sonra yeniden tiyatroya dönen Feri Baycu Güler'in kurucusu olduğu Mam'art Tiyatro, perdelerini; Neil La Bute'nin yazdığı, orijinal ismi 'Some Girls' olan 'Özel Kadınlar Listesi' oyunuyla açtı. Pınar Töre'nin çevirdiği oyunu Tuğrul Tülek yönetiyor. İnsanların şöhret olmak için mahremiyet kavramını hiçe saydığı günümüz dünyasını, kırık aşk hikayeleri üzerinden anlatan oyunda; Deniz Karaoğlu, Feri Baycu Güler, Beste Bereket, Başak Daşman ve Hülya Gülşen rol alıyor.
GEÇMİŞLE HESAPLAŞMA
Geçmişte birçok kadınla ilişki yaşamış, çok canlar yakmış bir adam (oyunda karakterlerin ismi yok); evlenme arifesindedir. Bu süreçte hayatına giren kadınlarla birlikte yaşadığı ilişkilerden yola çıkarak bir kitap yazmıştır. Bu kitap onu çok satanlar listesine yerleştirince; evlenmeden önce kitabında yer verdiği kadınlarla son bir kez daha görüşmek ister. Kadınları tek tek arar ve hepsine otelde ayrı ayrı randevu verir. Belki bir hesaplaşma, belki bir özür, belki de yeni bir oyun peşinde olan adam; bu kadınların dördünü de zamanında hiçbir şey söylemeden ansızın terk edip gitmiştir. Buluşmaya gelen ilk kadın; evli ve iki çocuk annesidir artık. Adamın 18 yaşındayken aşık olduğu kız (Feri Baycu Güler), randevuda adama okkalı bir tokat atarak geçmişin intikamını alıyor adeta. O gittikten sonra odaya Beste Bereket'in oynadığı, asi ve seksi takı tasarımcısı kız geliyor. Adam, kızı karşısında görünce yine çok etkileniyor. Hatta kız birlikte olmayı teklif ediyor ama adam "Nişanlıma ihanet edemem" diyerek geri çeviriyor. Daha sonra odaya, uğuna kocasını aldattığı adamla buluşmak için otele yine kocasıyla gelen akademisyen kadın geliyor. Hülya Gülşen'in canlandırdığı kadın da geçmişin hesabını soruyor. Son olarak Başak Daşman'ın oynadığı kadın geliyor; mağrur ama gururlu. Kendisini ikiziyle aldattığı için hâlâ öfke içinde ama adam, onca yaptıklarına rağmen "En çok seni sevdim" diyerek yine kadının karşısında küçülüyor.
TERKEDİLEN KADIN, YENİLEN ERKEK
Kadınların hepsi öfkeli, hepsi de 'Neden çekip gittin?' sorusuna makul bir cevap arıyor ama adam eveleyip geveliyor. Anlıyoruz ki; yıllar içinde adamda bir gelişme olmamış. Yine ezik, yine sinir bozucu, yine tam dayaklık! Bir de şöhret olunca, iyice çekilmez hale gelmiş. Fakat, kadınlar hayatına bir şekilde devam etmeyi başarmış. Belki o an çok üzülüp çok ağlamışlar ama yine de önlerine bakmışlar. Tek perdelik olan ve 80 dakika süren oyun, izleyiciye kendi yaşadığı ilişkileri yeniden hatırlatıyor. Oyunda, terk edilen ama hayata tutunmayı başaran dört kadın ile kalp kırmaya devam eden adamı izlerken, bir yandan geçmişimizle hesaplaşıyor, diğer yandan 'Başarı ve şöhret yüzünden ne kadar bencilleşebiliriz?' diye düşünüyorsunuz.
