Yıllar önce Meltem Cumbul'la başrolünü oynadığı 'Yılan Hikayesi' dizisinden sonra ekranlarda fazla görünmeyen Mehmet Ali Alabora, son yıllarda ağırlıklı olarak tiyatro sahnesinde adından söz ettiriyor. 1995-1998 yılları arasında atv Haber Merkezi'nde ve Savaş Ay'ın 'A Takımı' programında muhabirlik yapan Alabora, şu sıralar, o dönemde yaşadıklarından yola çıkarak hazırladığı 'Muhabir' adlı oyunla tiyatroseverlerin karşısına çıkıyor. Başarılı oyuncu, iki yıldır birlikte olduğu nişanlısı Pınar Öğün'le 22 Kasım'da evleneceği haberlerine ise isyan ediyor...
BENİM İÇİN BİR YOLCULUK OLDU
* 'Muhabir' nasıl doğdu?
Garajİstanbul'un kurucu ve yöneticilerinden Mustafa-Övül Avkıran çifti, yıllardır kendi hikayeleri üzerinden işler üretiyorlar. 'Muhabir'le ise, ilk defa başkasının hikayesi üzerinde derinleşmeyi tercih ettiler. Bu da benim hikayem oldu. Ben, Garajİstanbul'un beş yönetim kurulu üyesinden biri ve aynı zamanda iletişim yönetmeniyim. 'Muhabir' projesi de bu oluşum sayesinde çıktı. Oyun, bir hikaye ile başladı aslında. Övül, bir gün benden bir hikaye dinledi ve o hikayelerin gerisi geldi.
* 'Muhabir' nasıl bir oyun?
Ben 1995-1998 yılları arasında atv Haber ve Savaş Ay'ın hazırladığı 'A Takımı' programı için muhabirlik yaptım. Onu merkez alarak, benim ilişki kurduğum diğer tüm meselelerle ilgili bir oyun oldu. 'Muhabir' benim için bir yolculuk... Yıllarca kendi hikayem olarak anlattığım yaşadıklarım, gördüklerim, tanık olduklarım içinde yaptığım bir yolculuk. Kişisel bir bellekten toplumsal bir belleğe gitmek için yola çıktık. Oyunun prömiyerini Rotterdam'da yaptık, sonrasında Belçika ve Estonya'da oynadık. Ardından Türk izleyicisiyle buluştuk. Şubattan beri 21 farklı şehirde, beş farklı ülkede 45 oyun sahneledik.
* Yurtdışındaki seyirciyle Türk seyircisi oyuna farklı tepkiler veriyor mu?
Yurtdışındaki seyirciyi başka türlü ilgilendiriyor ya da ilgilendirmiyor oyun. Onlar oyuna geldikleri zaman, izleyecekleri kişiyle ilgili hiçbir bilgileri olmuyor. Ama Türkiye'deki izleyicinin Memet Ali Alabora'yla ilgili az çok iyi ya da kötü bir fikri var. Dolayısıyla onlar için daha farklı bir tecrübe oluyor. Ayrıca gördüm ki; oradaki izleyici de oyunla bir şekilde ilişki kuruyor. Her seferinde farklı tepkiler aldık ve bu tepkiler her seferinde oyunun farklı şekilde dönüşmesine sebep oldu. İnsanlarla oyundan sonra röportajlar yaptık, neler düşündüklerini, akıllarında ne kaldığını sorduk. Dünyanın her yerinde farklı tepkiler aldık. Örneğin bir seferinde oyun bittikten sonra beş dakika boyunca alkış gelmedi. Sessizce durduk hep beraber.
* Her oyunda farklı bir söylemde mi bulunuyorsunuz?
Bu süreçte oyun çok dönüştü ve değişti. Bazen oyunda söylenen sözler, oyunun anlatma biçimi ve aldığı tepkilere göre akışı da değişebiliyor. 15-20 kişiye oynadığınızda başka, 400 kişiye oynadığınızda başka oluyor. Yine aynı şekilde Avusturya'da oynadığımız oyunla Trabzon'da, Diyarbakır'da oynadığımız oyunlar arasında farklılıklar olabiliyor.
* Oyunda kendinizi anlatırken zorlandınız mı?
Kendi yaşadığım ve hikayeleştirdiğim birçok an ve anı ile yeniden ilişki kurmaya çalıştım. Alışkanlıklarıma bakmaya, neye alıştığımı, niye alıştığımı anlamaya çalıştım. Aslında tiyatro disiplini açısından düşünürsek, oyunun amacı; 'nerede oyun nerede gerçek, ne kadarı oyun ne kadarı gerçek?' sorgusunu yaptırabilmek. O açıdan benim için de her oyun başka bir sınav oluyor.
* İnteraktif bir oyun mu 'Muhabir'?
Ben birşey söylüyorum, ardından izleyici katılıyor gibi bir durum yok. Oyun esnasında ben bir şey söylediğimde gelen refleks belli olmuyor. Mesela komedi oyununda nerelerde tepki alacağınız bellidir. Bu oyunun en başında İstiklal Marşı'nı söylüyoruz. O sırada izleyicinin ayağa kalkması ya da kalkmamasıyla, oyunun belli yerlerinde verdiği tepki ya da attığı kahkahayla aslında inteaktif bir hale gelmiş oluyor oyun. Ayrıca oyunda anlattıklarımı görüntülerle de destekliyorum.
FAYDASI ÇOK OLDU
* Politik bir oyun diyebilir miyiz 'Muhabir' için?
Bu aslında oyunun yaratıcıları Mustafa ve Övül Avkıran'a sorulmalı. Ama kişisel olanın politiğiyle alakalı bir durum denebilir.
* 'Muhabir'in yolculuğu devam edecek mi?
Garajİstanbul'da gösterimi 14 Ekim'de bitiyor. 1 Kasım'da Enka'da oynayacağız. Sonraki takvimi henüz belli değil. Bu arada 'Muhabir'in oyunculuk açısından bana çok faydası olduğunu da eklemeliyim.