Yeni yıl, yeni kararlar çerçevesinde artık kimseyi kırmamaya niyet ettim. Allah'ım sen yardım et. Niyet etmiş şu kulunun elinden tut, n'olur. Mesela artık öyle 'pat' diye ağzıma geleni söylemeyeceğim. Diyelim bir erkek bana 'naz kontenjanından' serzenişli bir cümle kurduğunda, annesinin açığını yakalamış Alican gibi, "Heheheee sen ilgi istiyorsun besbelli, çok komiksin hehehehe" demeyeceğim. Adam mahcup oluyormuş meğer.
SALDIR AYŞE!
Ya da bir mağazaya girdiğimde yardımcı kıza dönüp "Ayy kıyafetleriniz berbatmış, bu rezillik kimden ötürü? 90'lar kermesi mi var yahu?" tadında cümleler kurmayacağım. Hele şu sıkıldığım yerde beş dakika bile duramama huyum var ya, onu tümden atacağım. Öyle durumlarda sorulan ilk soruda ağzımdan "Off çok sıkıldım, gidiyorum, siz de çok sıkıcısınız, bak bak fısırdamaya başladım, kurdeşen döküyorum, son kiii..." gibi cümleler çıkıyor, sonra da adım şımarığa çıkıyor çünkü. Bir de yazılarım var tabii. Bazen ayarlarım şaşıyor. Sabah sabah bilgisayarın başında bir coşuyorum, bir coşuyorum... Allah inandırsın adeta klavyelere sığmıyorum, taşıyorum. Misal ünlü bir erkek kadınlarla ilgili ters bir laf etmiş; saldır Ayşeee! Hurrraaaa! Ya da bir diğeri pişir pişir aynı yalandan pilavı önümüze koymaktan bıkmamış; bastır Ayşee! Ortada bir kandırmaca var; koş Ayşeee... Ya da bitmek bilmeyen Maksim vaziyetleri kol geziyor; kop Ayşe, kopar Ayşee! Artık elime ne gelirse, cümleleri devire devire, kelimeleri evire çevire kendimden geçiyorum. Laf aramızda kalsın; haklı olsam da bazen üzülüyorum. "Keşke çitilerken çamaşıra birazcık Yumoş katıverseymişim" (aslında önce 'katsaymışım' yazdım sonra 'katıverseymişim' daha ev hanımı efekti verdi gibi geldi. Çamaşır olayı falan filan) diyorum.
YOK BÖYLE TANGO
O yüzden 2011'in ilk döküşünü yapmayacağım. Kendime söz verdim. Hadiseye gayet pozitif yaklaşacağım. Başlıyorum. Bismillah. Hülya Avşar, 2010'dan 2011'e girerken sahnelere dönmüş, bilmem ne otelin balo salonunda konser vermiş. Duymuşsunuzdur. Haber bu değil! Haber H.A.'nın kostümleri ve tangosu. Henüz o kareleri görmeyen; üşenmesin ve internette videosunu izlesin. İşte ben 'dönüş' diye buna derim. O ne güzel bir tuvaletti. Hele o kafasına bağlayıp yılbaşı paketi yaptığı eşarbı. Enfessti enfes. Ama H.A. yetinmedi. Bir de danteller içine mayo giyip tango yaptı. Yok böyle tango! Helal olsun! Dans desen dans, tango desen Arjantin. Mayo desen Ajda çatlar. Ohh be. İşte özlediğimiz Hülya Avşar. İşte hasret kaldığımız sahneler. İşte şıklık. Oldu mu? Becerebildim mi? Kararıma sadık kalabildim mi? Aferin bana.