Latif Erdoğan, 'Şeytanın Gülen Yüzü' kitabında Fethullah Gülen'in kendisine "Allah benimle konuştu. Doğru, ben kainatı Muhammed'in hatrına yarattım ama senin hatrına devam ettiriyorum" dediğini ileri sürüyor. Hatta Gülen bazı toplantılarda "Ben öfkelendiğim zaman dışarıda rüzgar olur, fırtına olur, deprem olur" da diyormuş.
Latif Erdoğan iyi ki, 'Şeytanın Gülen Yüzü' kitabını yazmış; karşımızdaki düşmanın kendini mesih ilan edecek kadar çıldırmış olduğunu şimdi daha iyi anlıyoruz.
Bir dönem Gülen'in sağ kolu olarak bilinen ama bu akıl sağlığını yitirmiş terörist elebaşıyla yollarını ayıran Yeni Akit yazarı Latif Erdoğan, kitabında Gülen'in detaylı kişilik analizini sunuyor. Verdiği örnekler çok çarpıcı.
FETÖ'NÜN YÜKSELİŞİ
Benim kitapta en çok 'Gülen bir proje midir?' başlıklı bölüm ilgimi çekti. Kitapta Gülen, dini ders aldığı hocasını 'Atatürk düşmanı' diye jandarmaya gammazlayıp tutuklatan, 24 aylık askerlik döneminde 17 ay askerlik yapıp istihbaratçı subaylar tarafından kollanan, üç ay hava değişimi için gittiği memleketi Erzurum'da komünizmle mücadele ediyoruz diye halkı sokaklara döken, isyana çağıran ama başına bir şey gelmeyen, askerlerce korumaya alınan, 12 Eylül'de Evren tarafından kollanan bir 'proje' adamı olarak anlatılıyor. Daha da önemlisi bu kitapta; Gülen'in CIA ile olan bağlantılarından da bahsediliyor. Gülen'in kendi cemaatini kurmaya nasıl karar verdiği, devlet içine sızmaya ilk hangi kurumda başladığı, kime rüşvet vermek istediği, siyasetçilerle olan ilişkisi, Gülen cemaatinin yapısı, FETÖ'nün doğuşu, yükselişi detaylı şekilde ele alınıyor. Köşe yazarlığından gelen alışkanlık olsa gerek Latif Erdoğan'ın yazı dili de basit ve anlaşılır. Turkuvaz Kitap etiketiyle çıkan 182 sayfalık 'Şeytanın Gülen Yüzü' sıkıcı değil, okuması kolay. Zaten kitap piyasaya çıktığı ilk ayda sekiz baskı yaptı.
Gülen'in nasıl bir 'proje' adamı olduğunu, CIA ile olan bağlantılarını ve FETÖ 'nün içyüzünü öğrenmek istiyorsanız bu kitabı mutlaka okuyun.
