'40'ıncı yaş, bir kadının hayatında dönüm noktasıdır' derler…
İnsan hayatında yeni bir döneme girdiğini hissediyor. Ama öyle otomatik olarak kendini iyi hissettiğin bir başlangıç değil bu!
Hatta belki de kendinizi daha da mutsuz hissettiğiniz bir dönem... Hayat tarzınız enerjinizi tüketmeye başlamıştır. Hayatın getirdikleri ile artık eski alışkanlıklarınız sayesinde başa çıkamadığınızı farkedersiniz.
İKİ SEÇİMİNİZ VAR
Yaptığınız seçimlerin sonuçları, hayal kırıklığı ve pişmanlıklarla yüz yüze kalmışsınızdır. Gerçek olmayan değerlerin insana kalıcı bir tatmin getirmediğini görüyorsunuzdur. Dışta yaşadığınız hayatın, içinizdeki eksikliği doldurmaya yetmiyordur. Kendinizi, alışkanlıklarınızı, nasıl bir hayat yaşadığınızı sorgulamaya başlarsınız. Yeni bir vizyona ihtiyacınız vardır.
Hırs ve popülaritenin ötesinde; anlam, iyileşmek, bütünleşmek daha fazla önem kazanmaya başlar.
Hayatınızda doğru gitmeyen şeyleri değiştirmek için bir şeyler yapmaya niyetiniz vardır ama henüz adım atmak için bocalıyor, tereddüt ediyorsunuzdur.
Bu aşamada hayatınızın geri kalan kısmını nasıl yaşayacaksınız?
İki seçiminiz var…
İlki; hayattan ve ilişkilerinizden tokat yedikçe insanlara duyduğunuz güveni kaybetmek. Negatif ve asabi olmayı daha 'güçlü' olmakla bir tutmak.
Eminim dünyaya karşı geliştirdiğiniz 'güvensizlik' hissi için haklı sebepleriniz vardır ama gerçekten böyle hissetmek istiyor musunuz?
İkincisi ise; mutluluğun bir bakış açısı ve tavır olduğunu fark etmek. Daha esnek ve yapıcı bir vizyon ile kendinize bakabildiğinizde 'Hayatım düşündüğüm kadar da kötü değil' diyebilmek... İşte tam da bu noktada elinizdeki pek çok değeri farketmek ve kullanmak…
Zaten yapılan araştırmalar; insanların 30 ve 70 yaşları arasında U şeklinde bir duygusal değişim gösterdiklerini ortaya koyuyor.
30'lu yaşlarda mutluluk hissi daha üst düzeyde… Arzularınızı ve hedeflerinizi gerçekleştirmek için limitsiz enerjiniz vardır. Daha hırslı olduğunuz bu dönemde elde etmeyi, mutlu olmakla bir görürsünüz.
40'lı yaşlara geldiğinizde ise, yukarıda yazdığım sebeplerle duygusal çöküşe daha eğilimlisinizdir. 40 yaş eşiğini aştıktan sonra U dönüşü yukarı doğru tırmanmaya başlar. Hayatın getirdikleri ile artık eski alışkanlıklarınız sayesinde başa çıkmaya çalışmıyorsunuzdur. İç dünyanızın dengesi, aile, doğa, sağlığınız daha ön plana çıkar.
AİLENİN ÖNEMİ
Bunu bu aralar kendi hayatımda özellikle yaşıyorum. Ben yalnız büyüdüm ama aslında kalabalık bir sülaleyiz. Geçenlerde Facebook'ta dünyanın dört bir yerinde yaşayan tanıdığım, tanımadığım bütün kuzenlerim; bir 'kuzenler grubu' sayfası oluşturdular. Hepimiz yeni bir aşka baslamış gibi birbirimizin hayatında daha kalıcı olmak için kolları sıvadık.
Ne güzel bir his, ailenin önemini tekrar kavramak…
Meğer insana enerji, dirilik ve yaşama sevinci veren şey; sadece 'romantik aşk' değilmiş.
50'ye merdiven dayamış bir kadın olarak benim için 'haz ve mutluluk' artık amaç değil; özüme dönmenin ve kendime ait doğru bir hayat yaşamamın doğal uzantısı...
Onun için orta yaşa karşı koyanlar, aslında hayatlarının belki de en önemli başlangıcını kaçırıyorlar…
