Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde yüksek lisans öğrencisi olan 25 yaşındaki Hande Özyürek, geçtiğimiz Nisan ayında deney yaparken tüp patlaması sonucu ağır yaralanmıştı. 3 aydır Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Yanık Ünitesi'nde tedavi gören Özyürek, hayati tehlikeyi atlattı. Ama elinde, kolunda, yüzünde ve sırtında oluşan birinci ve ikinci derece yanıkların tedavisi sürüyor. Genç kız yaşamını yanık ünitesinde izole edilen odasında sürdürüyor. Ankara Üniversitesi Gıda Mühendisliği bölümünden mezun olan Hande Özyürek, bu yıl yüksek lisansı eğitimi görmek için kızkardeşi Emine Begüm Özyürek'in tıp eğitimi gördüğü Bursa'ya geldi. Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Laboratuvarı'nda yağ tayin analizi deneyi yapan Hande Özyürek, deney tüpünün yere düşmesiyle meydana gelen patlamada ağır yaralandı. Tüpte bulunan gazın parlaması sonucu alevler arasında kalan genç kızın vücudunun yüzde 40 yandı. Hemen hastaneye kaldırılan genç kız, yoğun bakımda tevadi altına alındı. Kendisi de doktor olan baba Özyürek, "Kızım hayati tehlikeyi atlattı ama yanık tedavisi sürüyor. Ellerinde, kollarında, yüzünde ve sırtının yüzde 60'lık bölümünde ağır yaralar var. İzole edilmiş odasında tutuluyor. Yüzü ve yanık yerleri sargılı. Odanın dışarıyla bağlantısı yok. Enfeksiyona karşı ziyaretçi kabul edilmiyor. Durumu iyiye gidiyor" dedi. Bursa Cumhuriyet Savcılığı, olayla ilgili olarak çok yönlü soruşturma başlatmıştı. Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek, laboratuardaki olayla ilgili "Kaza, Hande'nin tüpü düşürmesiyle oldu. Olay günü kendisinin yanında bir arkadaşı daha vardı. Birlikte çıkacaklardı. Ama Hande kendisine, 'Sen çık ben hemen geliyorum' demiş. Arkasından da bu olay yaşandı. Dekan bey ile de görüştüm. Herhangi bir ihmal yok. Böyle bir şey asla olamaz" demişti.