Hollywood aksiyonlarında biz seyircilerin iyice bellediği ama yine de senaristleri sürekli cezbettiği üzere, ABD'li emekli ajanların 'dönüşü' mecburen muhteşem oluyor. Ne de olsa 'ıskartaya çıkarılmış' olmanın intikamını ziyadesiyle patırtı çıkararak almalarına zemin sağlıyor. Bu haftanın yenilerinden Red'in, ömrünü tetikçilikle tüketen emekli takımına karşı işveren/devletin gösterdiği 'vefasızlığa' bakınca, sanki belediyenin sular idaresinden emekli mağduruyla aynı cephede tezahürata kalkışıyoruz. Geçen aylardaki Cehennem Melekleri/The Expendables'ın botokslu ve testesteron takviyeli emekli tetikçisi Silvester Stallone'un gözden çıkarılması malum, esasen eskilere dayanır. (Rambo olarak Vietnam'dan süklüm püklüm dönüşünün hesabını şiddetle sormuşluğunu hatırlayınız) Ne var ki Vietnam savaşının kazanıldığına dair alternatif bir tarih üzerinden ilerleyen meşhur Watchmen'in kerhen emekli olmuş karanlık adamlarını da Rambo'yla ortak bir kader bekliyordu. Yani dönemin ve politik iklimlerin ihtiyacına göre 'kahraman' olarak payenizin bir anda 'harcanabilir' statüsüne indirgenmesi 'işin' doğası ve riskleri arasında. YAŞ ORTALAMASI 60 Elbette 'gönülsüz avcı' temasına şahane örnek olan Bıçak Sırtı/Blade Runner' ın anti kahramanı Harrison Ford gibi vazifeye kerhen dönüşüne filmin sonuna kadar hayıflanan çok yok artık.