Sağdıçlar/Nedimeler: Onlar düğün günü boyunca her türlü nazınızı çeken, küçük işlerinizi gocunmadan yapan iyi kalpli insanlardır. Ve elbette o gün tüm bu iyilikleri yaparken gayet şık olmalıdırlar. Fotoğraflarınızı dışarıda çektirecekseniz sağdıç/nedime seçimini yeniden gözden geçirmeli ve bu tempoyu kaldırabilecek, yolunda gitmeyen şeyleri size fark ettirmeden halledebilecek kişileri seçmelisiniz. Fotoğrafçı ile tanışma: Düğün günü yaklaşırken evin eksiklerini giderme telaşı, gelinlik ve damatlık bulma stresi, düğün detayları, balayı mekanı ayarlama derken günler size yetmez olacaktır elbette. Ama yine de siz ne yapın edin fotoğrafçınız ile muhakkak bir tanışma, çay/kahve eşliğinde bir kaynaşma ortamı ayarlayın. Böylece düğün günü hiç tanımadığınız bir yabancıya poz vermemiş olursunuz. Zamanlama: Düğün sabahı hazırlıklar çok erken saatlerde başlasa da, düğün akşam saatlerinde olsa da gün çabucak bitiverir. Özellikle bizim gibi gelenek ve görenekleri bol bir kültüre sahipseniz o gün atlanmaması gereken birçok detay için zamanlamayı iyi yapmanız gerekecektir. Örneğin damadın gelini evden almak için bütün ailesi ile gelmesi, uzunca bir konvoy ile düğün/nikah mekanına gidilmesi... Lokasyon: Düğün fotoğraflarını dışarıda çektirmeye karar verdiniz. Harika! Peki ama nerede? Kuaför, gelin ve damadın evleri ile düğün/nikah mekanına haritada bir göz atıp bu adresler arasında hafta sonu trafiklerini de hesaba katarak size en yakın ve zevkinize en uygun mekanı seçmelisiniz. Pişman olacağınız pozlar vermeyin: Fotoğraf çekimlerinde aksesuar kullanmak konusu epey ucu kaçan bir hadise. Büyük renkli gözlükler takmak, esprili dövizler tutmak, renkli balonlar kullanmak evet çok eğlenceli ama modası geçecek şeyler. Çektirin ama hatıra olarak saklayın. Evladiyelik olacak albümünüze koymayın. Fotoğraflarda detay kullanımı: Davetiye, nikah şekeri, birbirinize aldığınız ilk hediyeler, kol düğmeleri, gelin çiçeği... Fotoğraf çekimlerinde detaylara yer verin. Rahat Ayakkabılar: Düğün fotoğrafı son yıllarda stüdyonun dışına çıktı. Kapalı mekanlarda klasik pozlar vermenin yerini yeşil alanlarda, renkli sokaklarda, kumsallarda yapılan çekimler aldı. Öyle ki artık hafta sonları dışarıda poz veren gelin-damat görmek bizlere ilginç gelmemeye başladı. Stüdyo ortamına göre biraz yorucu da olsa çıkan fotoğrafları görünce tüm o yorgunluk unutuluyor. Peki düğün fotoğrafını dışarıda çektirmek isteyen kişiler nelere dikkat etmeli? Çekim boyunca oradan oraya yürüyecek ve yaklaşık 2-3 saatlik zaman boyunca ayakta kalacaksınız. Üstelik çekim bitse de düğün koşturmacası bitmiyor. Düğün tebrikleri sırasında ayakta kalma süresi de düşünülünce özellikle çekim boyunca o ayaklar rahat etmeli! Düğün fotoğraflarımda nasıl görünmek istiyorum: Bu soruya vereceğiniz cevap size çekim sırasında çok yardımcı olacaktır. Tüm günün telaşı ve heyecanı ile çekime odaklanamama probleminizi ortadan kaldıracak sihirli bir cümle bulun: 'Bir prenses gibi asil ve masum durmalıyım','God Father II filmindeki Al Pacino gibi bakmalıyım, 'Düğün fotoğraflarım eski bir Türk filminin sahnelerini çağrıştırmalı' gibi... Objektife bakmamak: Fotoğrafçının ve fotoğraf makinesin varlığını düşünmeyip olabildiğince doğal davranmaya çalışmalısınız. Eşiniz ile konuşun, çekimde size eşlik eden kişilerle şakalaşın ama objektife bakmayın.