Kaden Busamante yüzüs tü kuma kapaklanmasıyla sona eren kısa ama sert bir rodeo turundan sonra arenayı koşar adım terk ediyor. Bir avuç kum tükürüyor ve burnundan akan kanı durdurmaya çalışıyor. Daha sonra annesini isteyip ağlamaya başlıyor. Kaden üç yaşında ve bu onun ilk koyun rodeosu deneyimi. Bu rod e o , yarışmaları yapılan boğa rodeosunun minyatür hali. Bu sporda çocuklar koyunların sırtına yapışıyor ve koyunun sırtında en uzun süre kalan mücadeleyi kazanıyor. Fakat bazen en yetenekli binici bile kendisini yerde bulabiliyor. Koyunlarla rodeoya benzeyen oyunlar oynamak kırsal yörelerdeki çocuklar arasında uzun süredir oldukça yaygın. Ne var ki bu spor şimdi aralarında banliyölerde yaşayan çocukların da bulunduğu daha geniş bir kitleye hitap ediyor. Bu yaz Wool Riders Only'nin Araphoe County Fuarı'nda düzenlediği koyun rodeosu müsabakalarına katılan 3 ila 6 yaşları arasındaki yirmi kadar çocuktan biri de Kaden'dı. Altı yaşındaki oğlunun müsabakalara katılmak için kendisine yalvardığını söyleyen hemşire Meredith Templin, "Bence bu spor çocukların karakterlerini güçlendiriyor. Anne babaların çocuklarına karşı aşırı derecede koruyucu olmalarıyla, çocukları başarısızlık yaşamasın diye onların üzerine titremeleri aynı düşünce tarzının ürünü" diyor. Templin, koyundan kısa sürede düşen, kasıklarına çifte yiyen fakat hemen ardından ikinci bir denemeye girişen oğlu J.T. ile ilgili, "Koyuna başarılı bir şekilde binebildiğini görmenin küçük egosu açısından çok yararlı olduğunu ve bu sayede kendisiyle gurur duyduğunu" söylüyor. Templin, "Çocuklarımıza elbette düşeceklerini de öğretiyoruz. 'Kaybedebilirsin ama bundan da çıkarılacak bir ders var' diyoruz" diye ekliyor. Katı lımcı lara göre bu sporun popülaritesi, zorlu Western kültürüne duyulan ilgiden besleniyor. Wool Riders Only'nin bağlı olduğu Tommy G. Productions şirketinin işletme müdürü Lisa Lawson, "Canlı bir hayvana binmek ve arenada onu sağa sola koşturmak insana korku veriyor. Ama bunu bir kez yaptıklarında bu çocuklar kendilerini yenilmez gibi hissediyor" diyor. Herkes aynı görüşte değil. Araphoe fuarının kumla kaplı arenasına yüzüstü kapaklanan yedi yaşındaki Avery Martinez hıçkırıklara boğuluyor. Kauçuk kaplı oyun alanları çağında, 70 kilogramlık hayvanların çocukların üzerinde yuvarlanabildiği bu spor akılları zorluyor. Yaz tatili için Massachusetts'ten Wyoming'deki Jackson şehrine gelen 25 yaşındaki Stacey Berry, "Doğu kıyısında büyüyen hiç kimse çocukların böylesi tehlikelere göğüs germek zorunda kaldığını göremez. Bu aileler bilerek onları bu küçük ve çılgın koyunlara bindiriyor" diyor ve ekliyor: "Sevimli görünüyor. Fakat bence bu çocuk istismarına çok yakın bir durum." Koyun rodeocuları ise aynı görüşte değil. Jackson Hole Rodeo işletmecilerinden 37 yaşındaki Amy Wilson, "Sanki çocuklarımızın canları yansın diye bunu yapıyoruz. Muhtemelen burada olanla şehirlerde olanlar arasında bir fark yoktur. Basketbol oynamaya giden bir çocuğun da oyun sırasında canı yanabilir" diyor. Wilson'ın yedi yaşındaki oğlu Tipton iki yıl önce bir rodeo koyunu tarafından arena kapısının üzerine fırlatılıp ayak bileğini kırmış olsa da hâlâ sık sık müsabakalara katılıyor. Bağımsızlık Günü'nde Jackson'da, altmış santimetre boyundaki bir kovboy, bindiği koyunun üzerinde hafif yan yatarak bir salvoyla atlamış ve hemen ayağa kalkarak çılgın alkışlar eşliğinde yumruklarını havaya kaldırıp seyircileri selamlamış. Ne var ki bir hafta sonra Wool Riders Only'nin Aurora'da düzenlediği müsabakada bazen hıçkırıklar duyulmuyor değil. Etkinliğin sunucusu Randy DiSanti, müsabaka ne kadar banliyölere kayarsa gözyaşlarının da o kadar arttığını söylüyor. O gün Aurora'da koyunun üzerinde 4.89 saniye kalıp şampiyon olmayı başaran Lachlan Murphy, her ne kadar bindiği koyun onu üzerinden atıp arenanın metal çitlerine assa da, düşünebildiği tek şeyin boynundaki parlak madalya olduğunu söylüyor. "O sadece küçük bir koyun" diyor Murphy ödülünü avcunda sıkıca tutarken. "Benim için önemli olan kazanmaktı."
