Türkiye'nin son 31 yılda yakaladığı hızlı büyüme yükseköğretim istatistiklerinde de kendini gösterdi. 1985'te üniversitede öğrenim gören öğrenci sayısı sadece 500 bindi. Bu sayı 31 yılda 13 kat artarak 6 milyon 689 bin 185'e ulaştı. 31 yıl önce 29 olan üniversite sayısı bugün 196 oldu. Türkiye'de 1985'te yalnızca bir tane vakıf üniversitesi vardı. 2015'te bu rakam 73'e erişti. Aynı şekilde üniversiteler de daha kaliteli bilim yuvalarına dönüştü. Özellikle sanayi ve akademik işbirliği üniversiteler için bir dönüm noktası oldu.
YÜKSEKÖĞRETİMDE DİJİTAL ÇAĞ
1980'lerin akademik yaşamında olmazsa olmaz hesap makinelerinden, daktilolardan, vantilatörlerden, fotokopi ve teksir kokan kişisel arşivlerden, cam panolara asılı el yazılı sınav sonuç çizelgelerinden , e-maillere, sosyal paylaşım alanlarına, lazer yazıcılara, tabletlere ve akıllı telefonlara ulaşıldı. Bilginin bilgiyi, teknolojinin teknolojiyi ürettiği sibernetik, robotik, dijital bir üniversite çağına geçildi. 1980'den sonra YÖK'ün kurulması, ilk vakıf üniversitesinin açılması ile birlikte yükseköğretimdeki gelişme trendi başlamış oldu. O dönemde var olan az sayıda devlet üniversitesi kısıtlı imkanlara sahipti. Önemli kırılma noktası sanayi ve akademik dünyanın bir araya gelmesi oldu. Ortak projeleri üniversitelerde kurulan teknoparklar ve bu çerçevede yapılan tez çalışmaları izledi.
EĞİTİMDE YEDİ YILLIK PLAN
Türkiye gelecek yedi yıl için yükseköğretimde önemli adımlar atmaya devam edecek. İsteyen herkesin, istediği zaman üniversitede okumasını sağlayabilecek hayat boyu öğrenmenin yolu açılacak. Bu kapsamda gençlerin en az lise mezunu olması, okuma-yazma bilmeyen vatandaşın kalmaması ve lise mezunu herkesin üniversitede okuyabilmesinin yanı sıra yükseköğretimin özerk bir yapıya kavuşması eğitim hedefleri arasında yer alıyor.
YENİ ANAYASA YENİ YÖK
Yeni Anayasa ile birlikte YÖK'ün yapısı da yeniden düzenlenecek. YÖK, üniversiteler arasında koordinasyonu sağlayan, denetleyen ve belli alanlarda akreditasyon sağlayan bir kurum haline dönüştürülecek. Üniversitelerin çeşitliliğine ve kendilerini geliştirmesine kolaylık sağlayan bir yapı oluşturulacak. Öğretim üyesi sayısı, kısa ve orta vadede öğretim üyesi başına 20 öğrenci düşecek şekilde 80 bine çıkarılacak, 2023 yılında ise bu sayı 100 bine yükselecek.
YURT DIŞINA DA AÇILACAĞIZ
2023'te insan kaynakları bakımından da eksiği olmayan bir eğitim alanı oluşturulacak. Özel üniversitelerin kurulmasına imkan veren hukuki düzenlemelerle özel ve vakıf üniversitelerinin yükseköğretim içerisindeki payı artırılacak. Gelişmiş üniversitelerin yurt dışında kampüs açmaları teşvik edilecek. 2023 yılında birçok ülkede Türk üniversitesi kurulmuş olacak.