Bizim memlekette -en azından modern Türk Sineması için- roman uyarlamaları pek revaçta değil. Üstelik müthiş bir roman geleneğimiz olmasına rağmen. Yeni yeni televizyon dizileri, bu deryadan ekmek yemeğe başladı. Sinemacılarsa, kendi özel senaryolarını üretmek ve primin hepsini kasalarına toplamak için olacak, romanlara pek yüz vermiyor henüz (kazara kendilerinden başkası övgü alır diye mi çekiniyorlar nedir). Hollywood ise son 10 yıldır içine düştüğü orijinal senaryo ve fikir çıkmazını roman uyarlamalarıyla aşıyor. Son yılların en önemli gişe filmlerine ve Oscarlı yapımlara baktığınızda, bu filmlerin roman uyarlaması, fantastik çizgi roman uyarlamaları ya da yeniden çevrimler olduğunu görürsünüz. Ama bu maden de kuruyor.
Yüzüklerin Efendisi, Örümcek Adam, Batman voliyi vurdu, ama onlar da mazi oldu. Bu hafta gösterime giren
Harry Potter ve Ölüm Yadigârları ile bir başka dev serinin sonuna doğru adım attık (film ikiye bölünmeseydi, belki de seriyi bitiriyorduk). Hollywood'a can simidi gibi gelen
Alacakaranlık'sa sürüyor. Ufukta yeni bir efsane de görünmüyor. Şu sıralar herkes bir
Alacakaranlık daha yakalamanın peşinde. Peki olur mu? Bilinmez...
Üç Silahşörler (The Three Musketeers)
Alexandre Dumas'nın klasik eseri uyarlana uyarlana bir hal oldu. Lakin kahramanlarımız Athos, Portos, Aramis ve Dartagnan'ı (Üç Silahşörler'in dört kişi olması sorunsalı), ilk kez üç boyutlu olarak perdede izleyeceğiz. Resident Evil serisinin yönetmeni Paul W. S. Anderson'ın yönettiği bu son model uyarlamanın oyuncu kadrosunda yönetmenin müstakbel hayat arkadaşı Milla Jovovich, Orlando Bloom, Matthew Macfadyen, Christoph Waltz ve Mads Mikkelsen gibi isimler mevcut.
Filler İçin Su
Constantine ve I'm Legend gibi parlak filmleriyle tanıdığımız Francis Lawrence, Sara Gruen'in yakın tarihli best seller romanı Filler İçin Su'yu (Water for Elephants) sinemaya uyarlıyor. Roman, ailesinin ölümünün ardından veterinerlik eğitimini yarıda bırakıp, bir sirkle beraber yollara düşen Jacob'un öyküsünü anlatıyor. Filmde Jacob'u Alacakaranlık serisinin yıldızı Robert Pattinson canlandırıyor. Bu filmin hazırlıkları için Breaking Dawn'ın çekimlerini erteleten Pattinson'ın Water for Elephants'tan beklentisi bir adet Altın Küre yahut Oscar adaylığı! Filmde kendisine eşlik eden çok önemli isimler de mevcut. Biri Oscar ödüllü yıldız Reese Witherspoon, diğeriyse yine Oscarlı dev aktör Christoph Waltz. Film Nisan 2011'de.
Gulliver'in Gezileri
Jonathan Swift'in 1700'lü yıllarda yazdığı klasik eseri Gulliver'in Gezileri de Jack Black'in oynadığı yeni versiyonuyla karşımıza gelmeye hazırlanıyor. Dünya edebiyatının en tüyler ürpertici eserlerinden biri olan eserin modern uyarlaması, 2011 baharında ülkemize de uğrayacak.
The Hobbit
"Çekilecekti, çekiliyordu," derken nihayet
Hobbit'in çekimleri için start verildi.
Yüzüklerin Efendisi serisindeki olayların evveliyatını konu eden ve yine J.R.R. Tolkien tarafından kaleme alınan
Hobbit'in sinema filmine dönüşmesi için gerekli onayın çıkması 10 yılı aşkın bir sürecin sonucu. Filmi önce Guillermo Del Toro'nun yöneteceği açıklanmıştı, ardından projenin başına Peter Jackson geçti ve rüya takım tek tek oluşmaya başladı. Şimdilerde filmde Gandalf'ı Ian McKellen'ın canlandırıp canlandırmayacağı konuşuluyor. Ayrıca ilk filmden Andy Serkis ve Cate Blanchett'in de rol alacakları konuşuluyor. Seriye yabancı olmayan bu iki isimlerin dışında,
Uzay Yolu'ndan tanıdığımız üstat Leonard Nimoy'un da (nam-ı diğer Mr. Spock) kadroda yer alacağı söyleniyor. Film 2012'de gösterime girecek. Elbette iki parça halinde!
The Rum Diary
2005 yılında hayatını kaybeden efsane gazeteci Hunter S. Thompson'ın
Las Vegas'ta Korku ve Nefret / Fearing and Loathing in Las Vegas'ın devamı niteliğindeki eseri
Rom Günlükleri / The Rum Diary sonunda beyazperdeye aktarılıyor. Bir dönem filmi, Benicio Del Toro'nun çekeceği söyleniyordu, ama bu gerçekleşmedi. Filmi aktör Bruce Robinson çekiyor, başrollerdeyse Johnny Depp, Amber Heard ve Giovanni Ribisi var.
The Adventures of Tintin: Secret of the Unicorn
Herge'nin efsane karakteri Tenten, Spielberg'in marifetli ellerinde beyazperdede boy göstermeyi bekliyor. Filmde Tenten'i genç aktör Jamie Bell canlandırıyor. Andy Serkis, Kaptan Haddock rolünde, Simon Pegg ise müfettiş Thompson'ı canlandırıyor. Film 2011 baharını bekliyor.
Secretariat
William Nack'in romanından,
Braveheart'ın senaristi Randall Wallace'ın sinemaya uyarladığı
Secratariat, izleyiciyi 1973'e götürüyor. Başrollerinde Diane Lane ve John Malkovich'in yer aldığı film, yenilmez bir yarış atının öyküsünü anlatıyor.
Ejderha Dövmeli Kız (The Girl with the Dragon Tattoo)
2004'te olay yaratan
Milenyum Üçlemesi'ni bitirdikten sonra ölen Stieg Larsson'un
Ejderha Dövmeli Kız romanı, yazarın memleketi İsveç'te 2009'da sinema filmi olarak izleyici karşısına çıktı. Sadece
Ejderha Dövmeli Kız değil, üçlemenin diğer kitapları
The Girl Who Played With Fire (
Ateşle Oynayan Kız) ve
The Girl Who Kicked The Hornet's Nest (
Eşekarılarının Yuvasını Tekmeleyen Kız) de sinemaya uyarlandı. Üçleme şimdi ABD'de yeniden hayat buluyor.
Se7en, Dövüş Kulübü ve
Zodiac gibi başyapıtlarda imzası olan David Fincher,
Ejderha Dövmeli Kız'ın Hollywood versiyonunun yeniden çekimiyle meşgul.
Milenyum Üçlemesi'nin tamamını yönetip yönetmeyeceği ise meçhul. Kitap, 40 yıl önceki bir cinayetin peşine düşen gazeteci Mikael Blomkvist ve ona yardım eden asi genç kız Lisbeth'in hikâyesini anlatıyor. Filmde Üç Daniel Craig ve Rooney Mara başrollerde.
Breaking Dawn
Alacakaranlık serisinin dördüncü kitabı Breaking Dawn da yine 2011'de izleyeceğimiz ve seriyi nihayete erdirmesi muhtemel önemli bir roman uyarlaması olarak karşımıza çıkacak. Yüzüklerin Efendisi ve Harry Potter'ın yokluğunda Hollywood'a ilaç gibi gelen serinin yayımlanmış bu son kitabı (aslen Meyer, beşinci bir kitap daha yazmış fakat kitabın bazı bölümleri internete düşünce yarım bırakmıştı), artık adet olduğu üzere iki parça halinde gösterime girecek. Breaking Dawn Part 1 ve Part 2 şeklinde izleyiciyi selamlayacak kitapta Edward ve Bella çiftinin birlikte olabilmek için verdikleri mücadele epey çetrefilleşiyor. Filmi bir ara Sofia Coppola'nın yöneteceğine dair haberler çıkmış, fakat neyse ki Coppola bu fikirden vazgeçmişti.