Birkaç hafta öncesine kadar dünyanın büyük bölümü Joseph Kony'yi tanımıyordu. Şimdiyse Kony, neredeyse Adolf Hitler ve Usame Bin Ladin ile eş tutulan bir nefret odağı haline geldi. Bu ani nefretin nedeni, ABD merkezli Invisible Children (IC) adlı sivil toplum kuruluşunun başlattığı 'Kony 2012' kampanyası. Ugandalı teröristin yakalanması için herkesi harekete geçmeye çağıran kampanyanın tanıtıldığı video, 5 Mart'tan bu yana farklı platformlarda 100 milyondan fazla izlendi. Sosyal medya dünyası da, o günden bu yana 'Kony'yi durdurun,' temalı mesajlardan geçilmiyor. Peki, kim bu Kony? Kampanyayı düzenleyenlerin hedefi gerçekten onu yakalatmak mı, yoksa gizli ajandaları için kamuoyu desteği sağlamak mı? Yazması bizden, karar vermesi sizden.
Ugandalı Joseph Kony, Tanrının Direniş Ordusu (LRE) adlı hükümet karşıtı terör örgütünün (veya kimilerine göre gerilla grubunun) 51 yaşındaki lideri. 88 eşi ve en az 42 çocuğu olduğu tahmin ediliyor. Köktendinci bir Hıristiyan olan Kony, yanındakiler tarafından özel güçlere sahip bir 'yarı-tanrı' olarak görülüyor.
1980'lerin sonundan bu yana Uganda, Sudan ve Kongo'nun sınır bölgelerinde çocuk kaçıran Kony, bu çocukları örgüte dahil ediyor. Erkek çocukların eline silah veriliyor, kızlarsa iddiaya göre seks kölesi ve hizmetçi haline getiriliyor. Örgütten kaçmaya çalışanlar, boğazları kesilerek öldürülüyor. Amacının ülkesini özgürlüğe kavuşturmak olduğunu iddia eden Kony, insanlığa karşı suç işlediği ve 10 binlerce kişinin ölümüne neden olduğu gerekçesiyle Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından 2005'ten bu yana aranıyor.
HEDEF, ONU ÜNLÜ YAPMAK
'Kony 2012' kampanyası, caniliği şüphe götürmeyen bu terör örgütü liderinin yakalanması için dünyayı ayağa kalkmaya çağırıyor. Bu amaçla hazırlanan videoda hikaye anlatıcı rolünü, IC'nin kurucularından Jason Russell üstleniyor. Russell, sekiz yıl önce gittiği Uganda'da ağabeyi örgüt tarafından öldürülen Jacob ile tanışıyor. Jacob, ona gözyaşları içinde şöyle diyor: "Bizi öldürseniz daha iyi. Bu dünyada kalmak istemiyoruz. Bizimle kimse ilgilenmiyor." Ardından Russell, ona Ugandalı çocukların kaderlerini değiştirmek için elinden gelen her şeyi yapacağına dair söz veriyor.
Sonrasında IC kuruluyor ve Russell ile arkadaşları işe koyuluyor: Yetkililerle görüşüp, müdahale edilmesini istiyorlar. Ancak Uganda'da olup bitenler o dönemde ABD'nin çıkarlarını ilgilendirmediği için, görüşmeler sonuçsuz kalıyor. IC'nin yeterli kamuoyu desteği toplamasının ardındansa siyasetçilerin görüşleri değişiyor. Artık onlar da Uganda'daki 'Şiddete dur,' demek gerektiği fikrine katılıyor. Son olarak geçen ekim ayında ABD Başkanı Barack Obama, LRE'ye karşı mücadelede danışmanlık yapmak üzere 100 askerini bölgeye yolluyor.
Videoda, bölgede yaşananlara yönelik kamuoyu ilgisinin azalması halinde, askerlerin geri çağrılabileceği belirtiliyor. Bu yüzden Kony'nin herkes tarafından tanınan ve adı terörizm kelimesiyle birlikte anılan 'ünlü' biri haline getirilmesi hedefleniyor.
IC'nin bu kapsamda yaptığı ilk çağrı, söz konusu videonun internette paylaşılması. İkinci çağrı, belirlenen ünlülere (Mark Zuckerberg, Lady Gaga, Angelina Jolie'nin de aralarında bulunduğu 20 kişi) ve eski-yeni siyasetçilere (George W. Bush, Bill Clinton ve Ban Ki-Moon dahil 12 kişi) seslerini yükseltmeleri için çağrı yapılması. Üçüncü ve son çağrı; içinde kampanyayla ilgili poster, tişört, bileklik gibi ürünlerin bulunduğu 30 dolarlık paketin satın alınması. 20 Nisan'ın ise kampanyanın internetten sokağa taşacağı gün olması planlanıyor. Paket satın alan kişiler, 20 Nisan'da günbatımıyla birlikte sokağa çıkacak ve karşılarına çıkan her duvara Kony'nin posterlerini asacak. Böylece, 21 Nisan sabahı dünyanın pek çok ülkesindeki insanlar etrafta Kony'nin yüzüyle karşılaşacak.