Biri
kadrosunda barındırdığı yıldızlar nedeniyle Los Galacticos (Galaksililer), diğeri ise pas üzerine kurulu sistemi nedeniyle 'uzay futbolu oynayan takım' olarak anılıyordu. Fakat bu sene iki takım da Şampiyonlar Ligi'nde finali göremedi. Real Madrid, Şampiyonlar Ligi'nin yarı finalinde Alman temsilcisi Borussia Dortmund'a, Barcelona ise bir diğer Alman kulubüne, Bayern Münih'e elendi. Böylece 33 yılın ardından iki Alman kulübü bir Avrupa kupasının finalinde karşı karşıya gelecek hem de Alman 'süper ligi' Bundesliga'nın 50. yılında! En son 1979-80 sezonunun UEFA Kupası Finali'nde Eintracht Frankfurt ile Borussia Mönchengladbach karşı karşıya gelmişti. 'Alman finali'nin kesinleştiği günden bu yana herkes Alman futbolu hakkında konuşuyor. Son üç sezonda Bayern Münih, Avrupa'nın en önemli kupasında iki kez final oynamış fakat kupayı kaldırma başarısını yakalayamamıştı. Bunun için Bayern Münih'in finale çıkması kimseyi şaşırtmamış olabilir. Fakat Borussia Dortmund'un finalde olması birçok futbolsever için tam bir sürpriz. Aslında Bundesliga'yı yakından takip edenler Alman liginin her zaman sürprizlere açık olduğunu bilir. Fakat bu kez durum farklı. Çünkü Almanya'nın başarısının bazı temel sebepleri var.
GÜÇLÜ EKONOMİ, GÜÇLÜ FUTBOL
Bu başarının tabii ki birçok nedeni var. Fakat tam bir yıl önce,
The Economist dergisinde yayımlanan bir makaleye göre bu başarının en büyük nedenlerinden biri Almanya'nın 2006 dünya Kupası'na ev sahipliği yapmış olması.
The Economist, Almanya'nın 2006 Dünya Kupası için 1.4 milyar avro harcadığına vurgu yaparak, yenilenen stadyumların Alman kulüplerinin gelirlerini artırdığını söylüyor. Derginin bir diğer tespiti de UEFA'nın finansal fair play kriterleri ile ilgili. UEFA'nın kulüp takımlarının mali bünyelerini güçlendirmek amacıyla hayata geçirdiği uygulama, mali açıdan dengesiz kulüp takımlarının ülkesinde şampiyon olsa dahi Avrupa Kupaları'na katılmasını engelliyor.
AKILLI TRANSFERLERİN TAKIMI
Transfer politikaları da kulüplerin mali dengesi açısından çok önemli. Bu dengeyi tutturabilmek büyük bir başarı. Borussia Dortmund da bu durumun en güzel örneklerinden biri. Dortmund kulübü, genç oyunculara yaptığı yatırım ve transfer politikasıyla dikkat çekici. İspanyol takımı Barcelona da güçlü altyapısı ve akıllı trasferleri ile tanınıyor. Fakat son dört yılda 299 milyon avro harcamışlar. Bayern Münih'in bu sürede harcadığı transfer harcaması 201 milyon avro.
ALTYAPI OLMADAN OLMAZ
Para futbolda her şey demek mi? Tabii ki hayır! Ama iyi futbol iyi futbolcularla oynanıyor. Alman kulüplerinin altyapıları da 'futbolcu fabrikası' gibi çalışıyor; özellikle de Borussia Dortmund'un futbol akademisi... Eski Alman futbolcu Michael Zorc'un bu başarıdaki payı büyük. 2008'da Dortmund'un altyapı akademisini baştan aşağı yenileyen Zorc, "Futbolcularımızın futbolla yatıp futbolla kalkmasını istiyoruz. Böylece profesyonel kariyerlerine daha iyi hazırlanacaklar," diyor. Vizyon, kararlılık, planlı atılım, seffaf bir mali yapı Alman takımlarının başarının anahtarı olmuş anlaşılan. Umarız bize de örnek olur!
FİNALDEKİ TÜRKLER
25 Mayıs'ta İngiltere'nin başkenti Londra'da bulunan ünlü Wembley Stadyumu'nda oynanacak Şampiyonlar Ligi finalinde sahaya Türkiye kökenli futbolcular da çıkacak. Bunlardan ilki Türk Milli Takımı'nın formasını da giyen Nuri Şahin. Şahin, Real Madrid macerasının ardından İngiltere devi Liverpool'a geçmiş, son olarak altyapısından yetiştiği takım Borussia Dortmund'a dönmüştü. Keza İlkay Gündoğan da altyapısından yetiştiği Borussia Dortmund formasıyla finale çıkacak.
BAŞARI CEZASIZ KALMIYOR!
Bayern Münih, tarihinin en parlak sezonlarından birini yaşıyor. Bundesliga şampiyonluğunu garantileyen ekip, Almanya Kupası ve Şampiyonlar Ligi'nde final oynayacak. Fakat bu başarının mimarı, teknik direktör Jupp Heynckes, sezon sonunda takımdan ayrılıyor. Çünkü Bayern Münih, Barcelona'nın eski hocası Josep Guardiola ile anlaştı.
BÖYLE EZELİ DAYANIŞMA GÖRÜLMEDİ!
Şampiyonlar Ligi'nin finalinde karşı karşıya gelecek Bayern Münih ve Borussia Dortmund'un tarihinden ilginç bir ayrıntı: 2003'te Borussia Dortmund ekonomik açıdan zor günler yaşarken ve iflas tehlikesiyle karşı karşıya gelmişken, takımın yardımına rakibi Bayern Münih koştu. Dortmund'a 2 milyon avroluk bir kredi veren Münih takımı, rakibini iflas ve küme düşme tehlikesinden kurtardı. Futbolseverler bu tarihi ayrıntıyı geçtiğimiz yıl Bayern Münih Başkanı Uli Hoeness'in açıklamasıyla öğrendi.