Rüzgarın
esintisiyle açılan yelkenlerin altında bir kıyıdan diğerine gitmenin keyfi başka. Denizin üstünde olmak, günlük hayatın stresinden uzaklaşmak, başlı başına bir özgürlük... Bu duyguyu yaşarken, zihnini ve ruhunu dinlendirmek isteyenler için teknenin üstünde yoga eğitimlerine ilgi artıyor. Milli yelkencilerimizden Selin Koldaş Denli de yelken sevgisiyle yoga eğitmenliğini buluşturduğu bir çalışma yapıyor. Beş yıl bale eğitiminden sonra yelken sporuyla ilgilenmeye başlayarak, milli takımda ülkemizi temsil eden Denli, bu deneyimlerine yogayı da ekler. Denizden kopamadığı için yazın teknede yoga dersleri veren Denli "Denizciler ve denizi sevenlerin, kendilerini teknede yoganın akışına bırakmaları, özel bir farkındalık yaratıyor," diyor.
DENİZCİLER İÇİN ÖZEL BİR ÇALIŞMA
16 aylık ikiz erkek annesi de olan Denli, yogayla tanışmasını şöyle anlatıyor: "Bale ve yelken eğitimlerinden sonra 1998'den beri yoganın da içindeyim. Birçok farklı stüdyoda uygulamalara, workshop'lara katıldım. Uluslararası Yoga Alliance Sertifikası kapsamında 200 saatlik Vinyasa yoga eğitmenlik eğitimi aldım. Kendi yoga uygulamama bireysel ve grup olarak devam ederken, yoga dersleri vermeye başladım. Lisanslı bir yelkenci olarak 'yoga on board' (teknede yoga) adı altında denizciler ve denizseverler için teknede ve karada yoga uygulamasını kapsayan projemi yürütüyorum." Milli yelkenci, deniz tutkusuyla yogaya ilgisini birleştirdiği 'teknede yoga' çalışmasının mutluluğu artırdığını anlatıyor: "Biz denizcilerin keyif aldığı ve tutkuyla bağlandığı denizde bu uygulamayı tecrübe etmek, tarifsiz bir mutluluk, haz veriyor. Tekneniz dalgalarla dans ederken, bedeniniz de nefesinizle dans etmeye, özgürce akmaya başlıyor. Deniz üstünde teknede keyifli bir gün geçirmek; yoganın sunacağı rahatlama, dinginlik ve özgürlüğü de yanınıza alarak seyir halindeyken uygulamaya başlamak, farklı bir yolculuk, keşif, fark ediş." Denli'ye göre teknede sbireysel çalışmaların yanı sıra ekip halinde yoga eğitimlerine katılmak da grup bilincini artırıyor: "Ekipli yarışan teknelerde ekip ruhunu, birlikte hareket etmenin farkındalığını, birbirini ve hareketlerini hissedebilmek için etkili bir çalışma. Ekip arasındaki koordinasyonu sağlamak için denize çıkmadan önce uygulama yapmak farklı bir bütünlük ve bu bütünlüğün getireceği dengeli bir başarı için destek olur. Herbirimizin denizde, tekne üzerinde yaşadığımız deneyimlerin, gösterdiğimiz hırs, azim, inat, dayanma gücü, sabır ve hedef odaklılığın, içsel farkındalığımızla nasıl bağlantılı olduğunu ve her adımımızın tüm akışı etkiledigini görebilmek, hissedebilmek için kendimize ait bir çalışma." Herkesi yogayla tanıştırmak isteyen Selin Koldaş Denli, isteyenlerin öğrendikleri uygulamaları, daha sonra tekne üzerinde kendilerinin de yapabileceğini söylüyor.
DENİZİN VERDİ ĞİRA HATLIK ARTIYOR
Denli'ye göre karada ya da denizde tekne seyir halindeyken yapılan uygulamaların hepsinin ayrı bir akışı var: "Teknenin üstünde, denizin, suyun yarattığı rahatlama, nefes alışverişlerdeki dinginlik ve kendini daha kolay akışa bırakabilmenin verdiği doğal yoldan yolculuğun başlaması söz konusu. Bu nedenle teknede yoga uygulamasını, 'bedennefes koordinasyonunun dengeli seyri' olarak adlandırabiliriz." Denli, yoga tecrübesi olmayan, ama ilgi duyanlara da yararlarını hatırlatıyor: "Yoga, nefes koordinasyonuyla bedenin tüm parçalarının ahenk içinde, farklı hareketler aracılığıyla akmasıyla yumuşayan, hafifleyen bedenin rahatlamasıdır. Aynı zamanda zihnin, direnç göstermeden, farkındalık içinde olan her ne varsa, onunla kalabilme sanatı. Kendi kişisel iç yolculuğumuz, farkındalığımız, bu şekilde gelişir. Yoga, hareketlerin nefesle sağlanan ilişkisiyle vücudun esnekliğini sağlar. Bedende daha önce fark etmediğimiz tüm bölgelerin yumuşamasında etkili olurken; kaslara, eklemlere hareket getirir, iç organları ve sinir sistemini güçlendirir. Duruşumuz değişir, rahatlar."