Taksim-Salıpazarı, Bâb-ı Âli ve Büyükdere Caddesi olmak üzere İstanbul'daki üç bölgeye odaklanan projeyi görmek için Venedik yollarındayız. Yanımızda sergideki Gelişigüzelin Metodları adını taşıyan projenin sahibi Alper Derinboğaz var. 32 yaşındaki mimar, İstanbul'un son dönemde 'gelişigüzel' veya 'plansız' olarak nitelendirilen kentsel gelişimine iyimser bir açıdan bakıyor. Kent merkezinin, 100 sene öncesinin ticaret alanı Karaköy'den başlayarak, Taksim ve bugünün 'merkezi iş alanı' olarak nitelendirilen Büyükdere hattına kadar olan bölgedeki seyahatini kendi özgün diliyle anlatan Derinboğaz, haritalama sayesinde ayrıştırdığı katmanları hikayelere, hikayeleri de beş rölyefe dönüştürmüş. Poliüretan malzemeden oluşturulan beş ayrı rölyeften ve 3,15 dakika uzunluğunda bir video yerleştirmeden oluşan sergideki işleriyle şaşırtıcı bir biçimde gelecekten umutlu: "Büyükdere şu anda son derece belirsiz ve son dönemde şekillenmiş bir kentsel fragman. Orada tam olarak ne olup bittiğini anlamak son derece zor. Bununla ilişkili olarak, bu girift anları anlamak için süreç örüntülerine baktım. Günümüzün geçmişle ilgili kavrayışlarını inceleyerek bu mevcut parçalı durumun altında neler olup bittiğinin izini sürmeye çalışıyordum. Topoğrafyadan toplumsal değerlere veya siyasi manevralara uzanan, farklı durumlara ve birçok şeyin dönüşmesine sebep olan çeşitli katmanlar söz konusu. Bu izleri sürerken mimar, politikacı, şehir planlamacısı gibi aktörlerden bahsetmeye gerek bile yok. Perspektif değiştirmek ve bunların ardında ne yattığına bakmak, topoğrafya, altyapı ve bu dinamik şehri şekillendiren diğer şeylere dair veriye odaklanmak da mümkün. Aynı faktörleri bir araya getiren şehrin kendisi başrolü üstleniyor." Alper Derinboğaz'ın mercek altına aldığı Büyükdere bölgesi ona göre İstanbul'un genel mimari yapısını anlamak açısından önemli: "Bu bölge İstanbul'un katmanlaşmasını Taksim'den Levent'e uzanan sırtın yamaçları boyunca toplumsal ve fiziki eşikler, ekonomik gelişmeler ve hafızanın izleri üzerinden okumak için yeni bir yöntem sunuyor ve İstanbul'un kentselleşme macerasının evrimsel karakterinin kodlarını çözmek için cesur bir girişim sergiliyor. "
Türkiye Pavyonu atölye çalışmaları
Venedik Bienali 14. Uluslararası Mimarlık Sergisi sırasında katılımcı ülkelerden projeleri seçilenler bir panel dizisinde yer alacak. Türkiye panele, 31 Ekim Cuma günü 11.00- 18.00 arasında Arsenale Corderie'de yapılacak uluslararası öğrenci atölyesiyle katılacak. Murat Tabanlıoğlu, İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimari Tasarım Yüksek Lisans Programı bünyesinde yürüttüğü stüdyosuna 2014 bahar döneminde devam eden öğrencileriyle birlikte bu programa yönelik bir hazırlık yapıyor.
Alper Derinboğaz kimdir?
1982'de Ankara'da doğdu. 2005 yılında İTÜ Mimarlık Fakültesi'nden mezun oldu. Yüksek lisansını UCLA'de tamamladı. Los Angeles ve İstanbul'da çalıştığı ofislerde ekolojik kulelerden, kamusal yerleştirmelere farklı ölçeklerde projelerde görev aldı. 2009 yılında mimarlık pratiği Salon'u kurdu. Derinboğaz halen, Salon Architects'in kurucu ortağı olarak çalışmalarına devam ediyor.