İstanbul
Ataşehir'deki Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi otoyollarla çevrili bir vaha görünümünde. Öyle ki gizemli tüneller sayesinde gezilen adacıklarda kendinizi bir serüvende hissediyorsunuz. Arıların vızıldadığı, kazların ördeklerin doğal çim biçme makinesi görevi gördüğü, yirmi tür kuşun barındığı bu bahçenin hikayesi ise yıllar öncesine dayanıyor. Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi'ni Nihat Gökyiğit eşi Nezahat Gökyiğit'in vefatı sonrası büyük aşkı için bir hatıra bahçesi olarak kurmuş. Yıllar içinde ise botanik bahçesine dönüşen bu yer 20. yaşını kutluyor. 46 hektarlık alanda en büyük ada Merkez Adası. Yönetim birimleri de zaten bu adada bulunuyor. Toplamda on bir ada var. 36 kişilik ekip her gün sabahın erken saatlerinde gelip bahçelerin bakımıyla ilgileniyor. Botanik bahçesinin müdür yardımcısı Salih Sercan Kanoğlu'nun rehberliğinde gezdiğimiz botanik bahçesinde bitkilerin koleksiyonları hakkında tek tek bilgi ediniyoruz. Soğanlı bitki koleksiyonuna uğruyoruz önce. Burada Türkiye'de yetişen 726 soğanlı bitkinin 420 tanesi koleksiyonda yerini almış. Amaç tüm soğanlı bitkileri koleksiyona dahil etmek. Sadece koleksiyonları da yapılmıyor. Nesli tükenen bitkiler de yetiştiriliyor. Bunun için de ekip Türkiye'nin dört bir yanına gidiyor.
BİTKİ RESSAMLIĞI ÖĞRETİLİYOR
Birçok bitki türünün koleksiyonunu barındıran bahçede, nereye dönseniz farklı bir bahçe ile karşılaşıyorsunuz. Arkeolojik kazı alanı görünümdeki bir başka bahçenin adı Kurak ve Çorak Bahçe. Koleksiyon ise Kuraklığa ve Tuzluluğa Dayanıklı Bitkiler Koleksiyonu. Salih Bey amaçlarını anlatıyor: "Dünyanın giderek kuraklaşacağı üzerine teoriler var. Biz de daha az su ve tuzlu ortamda yetişebilen bitkilerin var olduğunu göstermeye çalışıyoruz." Bahçıvan Çocuklar Projesi için ayrılan bahçeyse en neşeli bölümlerden. Eylül ve haziran aylarında ortaokul öğrencilerine 1 m2'lik alanlar tahsis ediliyor. Çalışmaları Kanoğlu özetliyor: "Her yıl başvuran okullardan üç tanesi seçeriz. Ortaokulda okuyan çocuklar eylül ayından haziran ayına kadar haftada en az bir saatlerini burada geçiriyor; tohum ekip biçiyor ve suluyorlar. En son haziranda gelip hasat şenliği yapıyorlar. " Bitki ressamlığı atölyesi ise apayrı bir işlev görüyor. Bitkilerin orijinallerinin çizimi öğretiliyor. Botanik bahçesinin en büyük hedefi ise Türkiye'deki tüm bitkilerin resimlerini çizip Cumhuriyet'in 100. yılında bunu kitaplaştırmak.