Meryl Streep, en son İngiltere'ye uğradığında İngiliz tarihinin en önemli kadınlarından olan eski İngiltere başbakanı Margaret Thatcher olarak çıkmıştı karşımıza. Aradan yıllar geçti yolu
Diren! filmi sayesinde bir kez daha düştü yolu Londra'ya. Bu sefer İngiliz kadın hareketi içinde çok önemli bir yere sahip olan Emmeline Pankhurst'u canlandırıyordu. Aslında tarihi şahsiyetleri oynama konusunda aşırı bir isteği, bir tercihi yok. Öyle denk geldiği için oluyor bunlar. Çünkü Meryl Streep her türden kadını oynadı şimdiye kadar. Bu birçok oyuncu için söylenir ama sinemada karakter galerisi bu kadar zengin bir oyuncuya rastlamak da çok sıra dışı bir durumdur.
Fransız Teğmenin Karısı /The French Lieutenant's Woman'da düşük sınıftan,
Benim Africam/ Out of Africa'da ise soylu sınıftan âşık kadındır. Tıpkı
Yasak İlişki/ The Bridges of Madison County'de olduğu gibi.
Avcı/The Deer Hunter'da fena halde gönlünü kaptırır ama sevdiği adam Vietnam'a gidip gelince artık eskisi gibi değildir.
Sophie'nin Seçimi/ Sophie's Choice filminde evlatları arasından birini tercih etmek zorunda kalan Nazi kurbanı bir annedir.
Kramer Kramer'e Karşı/Kramer vs. Kramer'de ise biraz da babası baksın çocuğa deyip kapıyı vurup çıkan anne.
Karanlıkta Bir Çığlık/Evil Angels'da bebeğini öldürmekle suçlanan bir annedir. Son yıllardaki en iyi performanslarından biri olan
Aile Sırları/August: Osage County filmindeyse merkezinde olduğu aile dağılmasın diye her türlü kötülüğü gizleyen ırkçı bir anne.
Sıradışı Anne/ Ricki and the Flash filminde eski bir rock stardır. Hector Babenco'nun, Amerikan rüyasını ters yüz ettiği
Sonsuz Matem/Ironweed'de ise sokaklarda yaşayan, evsiz ve düşkün bir şarkıcıdır. Ama öyle bir serseri hali vardır ki adeta Bukowski'ye göz kırpar.
Şeytan Marka Giyer/The Devil Wears Prada filminde topuğunu yere vuruşuyla sizi korkutacak kadar serttir. Prensiplerinden taviz vermeyen bir kadın, acımasız bir yönetici, modaya yön veren güçlü bir kişiliktir canlandırdığı Miranda Priestly'le çizdiği portre.
Demir Leydi/The Iron Lady'de Margaret Thatcher'ı canlandırır ama karakterin sertliği ve güç gösterisi konusunda Priestly ile Thatcher sanki akraba gibidirler. Tıpkı masallar diyarından bir müzikal olan
Sihirli Orman/Into The Woods filmindeki yaşlı cadı gibi. Meryl Streep deyince aklımıza bütün bu rollerin gelmesinin sebebi onun karakterlerinin ve oynadığı filmlerin önüne geçmeme çabası biraz da. Çünkü o sinemanın en has oyuncularından.