Esenler Şehit Türkmen Tekin Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Büşra Karayıl tam bir edebiyat tutkunu. Cesaretli, girişken ve bilinçli bir genç kız.
Onu yaşıtlarından farklı kılan ise henüz 14 yaşında Esma'nın Günlüğü isimli hikâye kitabı çıkarmış olması.
Onun hikayesi okumayazma bilmeyen bir anne ve bu duruma tepki gösteren bir kız çocuğunun hikâyesi. Büşra, annesi Şükran Hanım'ın kız çocuğu olduğu için okutulmadığını öğrendiğinde "Böyle saçmalık mı olur? Benim başıma böyle bir şey gelmeyecek, ben okuyacağım!" diye tepki göstermiş.
O ilkokula başladığında annesi için de bir nevi okul hayatı başlamış. Okuma- yazma bilmeyen Şükran Hanım, kızıyla birlikte biraz olsun okuma-yazma öğrenmiş.
YAZMAYA İLKOKULDA BAŞLADI
Büşra'nın edebiyatla tanışması da ilkokul çağında başlamış. Kâğıt ve kalem yegâne dostu olmuş hep. Küçük küçük hikâyeler yazarmış geleceğe dair hayaller kurarak.
Hele ki ilkokulda bir öğretmeninin günlük yazma tavsiyesi daha da yazmaya yöneltmiş onu. Ortaokul döneminde ise ailesi normal bir ortaokula gitmesini arzu etse de Büşra imam hatipli olmak istemiş.
Yaşamadığı bir dönem olan 28 Şubat darbesi hakkında okumalar yapmış, anlatılanları dinlemiş, internette araştırmış ve henüz 11 yaşında bilinçli bir şekilde imam hatibi seçmiş.
Çocuklar için hikâye kitapları yetmemeye başladığında küçücük yaşında romanlara yönelmiş, dünya ve Türk klasiklerini okumuş, okudukça "Ben de roman yazabilir miyim?" diye hayaller kurmuş.
Öğretmenleri ise hep teşvik etmiş. Kimi arkadaşları ise Büşra'nın kitap çıkarma fikrine inanmamış. "Yapamazsın!" demişler.
Hayatının dönüm noktası da Fen Bilimleri Öğretmeni Gamze Duman'ın ona hayallerinin peşinden gitmesini öğütlemesi olmuş. O da "Yapamazsın!" diyenlere karşın evde sabahlara kadar yazmış.
MISIR'DAKİ ESMA'NIN SABRI
Kitap bittikten sonra çıkarmak için zorlu bir süreç başlamış. Yayınevlerini dolaşmış. Sonunda hikaye dosyasını eline alıp İstanbul'daki Esenler Belediyesi'nin kapısını çalmış. Okutmuş yetkililere. Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu ve ekibi Büşra'ya yardımcı olmuş. P Kitap'a yönlendirmişler. Esma'nın Günlüğü çocuk kitabı böylelikle ortaya çıkmış:
"Hâlâ kitabım olduğuna inanmıyorum. Ama 'Hayattaki en büyük zevk başkasının yapamazsın dediklerini yapmaktır' diyor bir düşünür. Benim için de öyle oldu. Kitaptaki Esma karakteri Mısır'da şehit olan Esma Biltacı'nın sabrına gönderme yapıyor. Esma karakteri sabır ve zorluklar karşısında yenilmiyor. Tek bir dostu var: Günlüğü. Hep yazıyor. Kitapta kısmen hayatımdan bölümler var" diyor.
Büşra'nın isteği Esma'nın Günlüğü'nün seri olarak devam etmesi. O bir genç olarak ülkeye yazarak katkıda bulunmak istiyor ve şöyle diyor:
"Nasıl ki zamanında Nuri Pakdil, Adil Erdem Bayazıt, Cahit Zarifoğlu yazarak o zamanki kara günlere bir dur demiş, tavır almışsa ben de bir tavır almak istiyorum. Yazmak tavır almaktır. Yaşıtlarıma geleceğe dair umut vermek amacım."
