Meme kanserinin akciğer kanserinden sonra, dünyada görülme sıklığı en yüksek olan kanser türü olduğunu bildiren Sarıcı, dünyada 8 kadında birinin meme kanseri olma olasılığı olduğunu, meme kanserinin erkeklerde de görülmekle beraber, kadın vakalarının erkek vakalarından 100 kat fazla olduğunu ifade etti.
Meme kanserinde erken teşhis yöntemlerinin hastanın taşıdığı risk faktörlerine göre değişkenlik gösterdiğini dile getiren Sarıcı şunları kaydetti:
"Meme kanseri genç yaşlarda görülebilmesine karşın, ileri yaş gruplarında bu risk artar. Bu nedenle ileri yaş gruplarında erken tanı konması için alınması gereken önlemler, erken yaş gruplarından daha farklıdır. 20 yaş grubu, her ayın belirli bir döneminde kendi kendilerini muayene etmelidir. Bu kontrol sırasında meme dokusunda farklılık olup olmadığı araştırılır. Şişkinlik, yumru benzeri bir değişiklik saptanırsa derhal bir hekime başvurulmalıdır. Bir değişiklik saptanmasa da, üç yılda bir kez hekim tarafından muayene edilmelidirler."
Meme kanseri riskini arttıran bir çok faktör olduğunu vurgulayan Sarıcı, "50 yaş üzerinde, yakın akrabalardan biri meme kanseri olan, daha önceden diğer memede kanser tespit edilenler, adet görmeye 12 yaşından önce başlanmış olanlar ile hiç gebe kalmamış ve adet görmenin 50 yaşından sonra hala devam ediyor olması meme kanseri riskini artırmaktadır" diye konuştu.
