Geçtiğimiz iki hafta boyunca size cildimizi sadece dıştan değil içten de desteklememiz gerektiğinden ve bu noktada suyu vücudumuzda, içerek değil ancak yiyerek tutabileceğimizden bahsetmiştim. Bu hafta gelin, beş temel cilt bakım prensibine ve suyumuzu nasıl yiyebileceğimize bakalım... Derin çizgilerin azalması, aşırı pigmentasyon sorunu olan bölgelerin azalması, kolajen üretiminin artması yaklaşık beş hafta içerisinde fark edilir hale gelir. İyileşme programı uyguladığınız sürece devam eder. Sonunda da yaşlanmayla ortaya çıkan bazı değişimler tamamen ortadan kaldırılabilir. Cildinizin ihtiyaçlarını karşılamadığınızda nasıl bir cilde sahip olacağınızı görmek istemiyorsanız, suyunuzu yemenizi ve güneş korumalarını istikrarlı kullanmanızı öneririm.
CİLT SAĞLIĞINIZI KORUYUN!
Programım, 30 yıl içerisinde sürekli değişim göstermiş olup beş temel cilt bakım prensibini kapsar:
1) Öncelikle, cilt sağlığının korunması gerekir. Cildin en önemli işlevi, nemi içeride tutmak ve tahriş edici maddeleri, toksinleri ve saldırganları içeri almamaktır. Cilt bu görevlerini ancak sağlıklıyken yerine getirebilir.
2) İkinci olarak; içeriden ve dışarıdan cilde su tedarik ederek hücre zarlarının korunması, onarılması ve bu sayede vücuttaki her bir hücrenin maksimum kapasitede suya sahip olmasını sağlamak gerekmektedir. Cilt için yapılan her şey su kaynağını artırma amacıyla yapılır.
3)Üçüncüsü, günlük bazda içeriden ya da dışarıdan gelen saldırılar sonucu ortaya çıkan hasarları onarmaktır. Cildin sağlığını koruyup artırarak daha dinç bir şekilde işlev görmesini sağlayabiliriz.
4) Dördüncüsü, cildi çevresel etkenlerden kaynaklanan zararlara karşı korumanın yanı sıra stres gibi iç etkenlerden kaynaklanan zararlardan da korumaktır.
5) Beşincisi ise; yaşlanmanın sadece bir değil, tüm etkilerini hedef alacak şekilde çeşitli besinleri ve ürünleri içeren kapsamlı bir program uygulamaktır. Cilde uygulanan ve cilt için tasarlanan her şey; antioksidanlar, antienflamatuarlar, nemlendiriciler, kolajen artırıcılar ve koruyuculardan meydana gelen bir karışımın ürünü olmalıdır. Cildi onarma ve yenileme için gerekli olan şeyleri hiçbir ürün tek başına karşılayamaz.
SONSUZA KADAR DURDURULAMAZ
Yaşlanmaya sebep olan süreçler sonsuza dek durdurulamaz. Ancak cildin yaşlanma sürecinin yavaşlatılabildiğine ve meydana gelen hasarın büyük kısmının ortadan kaldırılabildiğine şahit oldum. Hücre yenilenme döngüsü ve kolajen üretimi en üst seviyelerde desteklenmesi gereken devamlı bir süreçtir. Bu ancak cildi; sürekli olarak onarmaya, yenilemeye ve korumaya yarayan besinlerle beslenmesi yoluyla başarılabilir. Cilt sağlığınız için yaptığınız her şey vücudunuzun sağlığını da olumlu yönde etkileyecektir. Benim felsefem ise kısaca şöyle özetlenebilir: Cildinizi mutlaka sağlığına kavuşturun, vücut sağlığınız da beraberinde gelecektir.
DR. MURAD'IN SAĞLIK SÜRAHİSİ
Sağlık
sürahisini yaşlanmayı yavaşlatmak, yaşlanmaya bağlı hücre yıkımını azaltmak ve hücre içi su miktarını artırabilmek için hazırladım. Bu sürahi sağlıklı bir bedene sahip olabilmek adına almanız gereken besin miktarlarını gösteriyor. Hem içten, hem dıştan, hem de duygusal olarak iyileştirmeye yardımcı olan sebze ve meyveleri tüm besinlerden daha çok tüketmeniz gerektiğini vurguladım. Besinlerle duygu durumu arasında çok güçlü bir bağ vardır. Strese bağlı kötü beslenmenin hücrelerin su kaybını artırdığını unutmayın.
YÜZDE 80 UYMAK GEREK
Sağlık sürahimdeki protein grubunda kırmızı et, doymuş yağ içeren besinler ve tam yağlı süt ürünleri, tahıl grubunda rafine edilmiş tahıllar ve karbonhidratlar, yüksek kalorili rafine şekerler, sağlıksız yağlar göremezsiniz. Programa uyarsanız, aldığınız sonuçlar da etkili olacaktır. Ben hastalarıma yüzde 80- 20 kuralını öneriyorum. En az yüzde 80 oranında bu plana uygun yiyecekler tüketip yüzde 20 oranında ise kaçamak yapabilirsiniz.