Türkiye Romatoloji Derneği tarafından düzenlenen 15'inci Ulusal Romatoloji Kongresi Antalya'da yapıldı. Türkiye Romatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. İhsan Ertenli, romatizmal hastalıklarda erken teşhisin önemini vurguladı. Prof. Dr. ihsan Ertenli, romatizmalar hastalılarla ilgili merak edilen soruları yanıtladı...
Romatizmal hastalıklar; genetik kökenli hastalıklar mı, sonradan mı gelişiyor?
Romatizmal hastalıkların büyük bir bölümü, genetikle kısmen ilişkili hastalıklardır. Ancak birtakım çevresel faktörler de hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir. Enfeksiyonlar, stres, soğuk, güneş ışığı ve sigara gibi çevresel faktörler; bazı romatizmal hastalıkların ortaya çıkmasını tetikleyebiliyor. Ankilozan spondilt, romatoid artrit gibi hastalıklar; genlerin, çevreyle etkileşimi sonucu ortaya çıkar. Genetik olan romatizmal hastalık ise ailesel Akdeniz ateşidir; hem anne, hem baba hasta ise çocuk büyük olasılıkla hasta olur.
İLAÇ TEDAVİSİ ŞART
En belirgin belirtiler nelerdir?
Romatizmal hastalıklarda eklemlerde ağrı ve şişlik en sık görülen bulgudur. Ayrıca deride kızarıklık ve döküntü, gözde kızarma ve bulanık görme, bel ağrısı, ağız yarası, ateş, halsizlik, kilo kaybı, ishal gibi belirtilerin yanı sıra iç organların tutulmasıyla kalp, akciğer, ve böbrek rahatsızlığı gibi sorunlar ortaya çıkabilir.
Sebepleri nedir? En etkili tedavi, ilaç tedavisi midir?
İltihaplı romatizmal hastalıklar, vücudun bağışıklık sisteminin yanlış çalışması sonucu ortaya çıkar. Romatizmal hastalıklarda ise; bağışıklık sisteminin dengesi bozulur ve yanlış çalışma sonucu dokulara zarar verir hale gelir. Bu nedenle ilaç tedavisi uygulanır. Ayrıca egzersiz ve fizik tedavi gibi yöntemler eklem hastalıklarının düzeltilmesinde yardımcı olarak kullanılır.
BEL FITIĞI İLE KARIŞIR
Alternatif tıp yöntemleri işe yarar mı?
Hastalar, internetten araştırma yapıp psikolojilerini bozuyorlar. Hastalık erken teşhis edilirse, kısa sürede hastalıkla ilgili sorunlar tedavi edilebilir. Ancak pek çok hasta doktorlara gitmeyip geleneksel yöntemlere yöneliyorlar. Tanının erken konması hastalığın iyileşmesi için önemli. Ancak geleneksel yöntemlerle vakit kaybedilirse ilaçla dahi geri dönüş mümkün olmuyor. Hacamat ve sülük gibi alternatif yöntemler; vücudun yanlış çalışan bağışıklık sistemini düzeltmez. Bu gibi alternatif yöntemlerin tedavide yeri yoktur. Ayrıca bitkisel olduğu iddia edilen tedavi yöntemleri hakkında da bilimsel veri yoktur. Romatizmal hastalıklarda dokular zarar görüyor.
Romatizmal ağrılar en çok hangi hastalıklarla karışabiliyor?
Romatizmal ağrılar en çok bel fıtığı ile karıştırılıyor. Bel ağrısı 40 yaşından önce başladıysa, dinlenince artıyorsa bu hastanın romatoloğa gitmesini öneririz. Bel fıtığı kısa sürelidir. Dinlenince geçer. Ama romatizmal hastalıkları daha uzun süreli ağrıları olur.
İLAÇLARIN YAN ETKİSİ İÇİN TEDBİR ALINABİLİR
Sürekli kullanılan ilaçların yan etkilerinden ve organ hasarından hastalarınızı nasıl koruyorsunuz?
İlaçların yan etkilerinin olabileceğini söylemek, mutlaka olacağı anlamına gelmez. İlaçların yan etkileri seyrektir ve pek çok yan etki için alınabilecek tedbirler vardır; kortizon kullanıldığında, kemik erimesine karşı koruyucu ilaç verilmesi gibi.
Hastaların hayat standartları nasıl yükseltilebilir?
Tanı ve tedavinin gecikmesi sonucu eklemler veya iç organlarda kalıcı hasarlar meydana gelmişse, bunları tedavi ile düzeltmek mümkün değildir. Ancak kalıcı hasar ortaya çıkmadan yapılacak tedavi ile normal bir yaşam sürmek mümkündür.
HASTAYA YÖNELİK ÖZEL TEDAVİ
Tanı ve tedavide yaşanan son gelişmeler nelerdir?
Son 10 yılda pek çok romatizmal hastalığın tedavisi için yeni ve çok etkili ilaçlar geliştirilmiştir. Önceki yıllarda iyi tedavi edilemeyen ve yaşam süresini kısaltan, sakatlıklara yol açan pek çok romatizmal hastalık, günümüzde etkili bir şekilde tedavi ediliyor. Örneğin 1950'li yıllarda beş yıllık yaşam süresi yüzde 50 olan SLE adı vedilen hastalığın, 10 yıllık yaşam süresi yüzde 80-90 düzeyine ulaşmıştır. Tanının erken konması ve doğru tedavi ile pek çok romatizmal hastalıkta çok iyi sonuçlar elde edilmektedir. Tedavi edilmezse sakatlık ve hatta ölüme yol açabilecek bu hastalıklar günümüzde tamamen hastaya özel olarak planlanlanan tedavi yöntemleriyle tedavi edilebilmektedir.