Mesane Kanseri
İdrar böbreklerde oluşup, üreter denilen tübüler yapılarla mesaneye iletilir, oradan da üretra aracılığı ile vücut dışına atılır. Mesane kasları idrarı vücut dışına atmada bir tür pompa görevi yapar. Mesane iç yüzeyi ürotelyum denilen ince tabaka ile örtülüdür. Onun altında gevşek bağ dokusundan oluşan ve lamina propria denilen tabaka vardır. En dışta ise hepsinden kalın bir kas tabakası (detrusor) yer alır.
Mesane kanseri ABD'de görülen kanserler arasında 6. sıklık sırasındadır. Her yıl 65 bin kişi bu tanıyı alır ve 12-14 bin kişi bu nedene bağlı hayatını kaybeder. Geçtiğimiz yıllarda görülme sıklığında sürekli bir artış izlenmiş, ancak tedavideki gelişmeler sayesinde sağkalım oranları da artmıştır.
Mesane tümörü nedir?
Mesane kanserinin nedeni nedir?
Mesane kanserinin nasıl ortaya çıkıp, nasıl ilerlediği ancak kısmen açıklanabilmiştir. Kanserin ortaya çıkmasına neden olduğu bilinen bazı maddeler belirlenmiştir. Bunların başında sigara dumanında ve bazı endüstriyel kimyasallarda bulunan karsinojen ajanlar gelir. ABD'de yalnızca sigara dumanının tüm mesane kanserlerinin yarısından sorumlu olduğu bilinmektedir. Boya ve solvent gibi kimyasal maddelere iş yerinde uzun süre maruz kalınmasının yine tüm kanserlerin %20-25'inden sorumlu olduğu saptanmıştır. Karsinojenler böbrekler aracılığı ile kandan filtre edilirler, ancak bunlar idrarla vücuttan tamamen atılmadan önce mesane yüzeyi ile birkaç saat temas ederler. Bu yolla, özellikle sigara içenler için, mesane, kanser açısından yüksek riskli bir organ olmaktadır.
Mesane kanserlerinin %90'ından fazlası ürotelyumdan kaynaklanır. Tanı konan tümörlerin çoğu ürotelyum veya lamina propria'yı tutmuş olup, kas tabakasını istila etmemiş durumdadır.
Mesane kanserinin belirtileri nelerdir?
En tipik belirti idrarda kan görülmesidir (hematüri). Hemen tüm olgularda görülür ve genellikle ağrısızdır. İdrarda çıplak gözle de görülebildiği gibi bazen de yalnızca idrarın mikroskopik incelemesinde saptanır. İdrarda kan görülmesi, aynı gaitada ya da balgamda kan görülmesinde olduğu gibi potansiyel olarak bir kanser belirtisidir ve göz ardı edilmemelidir.
Hematüri, tek başına mesanede kanser olduğunu göstermez. Buna neden olabilen başka durumlar da vardır. Örneğin, bir idrar yolu enfeksiyonu veya böbrek taşı da buna neden olabilir. Özellikle mikroskopik hematürinin bazı kişilerde önemli bir sorun olmaksızın mevcut olabileceğini bilmek gerekir. Mesane kanserinin varlığını göstermek için tanısal testler yapmak gerekir.
Diğer belirtiler sık idrar yapma ve idrar yaparken ağrıdır (dizüri). Bu tür "irritatif" belirtiler daha nadirdir. Ancak üriner enfeksiyon yokluğunda bu belirtiler tesbit edilirse mesane kanserinin mevcut olmadığından emin olmak gerekir.
Mesane kanseri tanısı nasıl konur?
İncelemeye, ayrıntılı bir öykü alma ve fizik muayene ile başlanır. Tütün alışkanlığı ve kimyasal maddelerle ilişki sorgulanır. Hematüri idrar yollarının herhangi bir yerinden kaynaklanabileceği için böbrekler, üreterler ve mesanenin görüntülenmesi istenir. Bu amaçla ultrasonografi veya üriner tomografi (idrar yollarına odaklanan kontrastsız bilgisayarlı tomografi) yapılır.
Üroloğun en önemli tanı aracı sistoskopidir. Sistoskopi, optik bir cihazla mesane içinin görerek incelenmesidir. Bu işlem lokal anestezi ile ofis koşullarında veya genel anestezi altında ameliyathanede yapılabilir. Sistoskop denilen cihaz üretra aracılığı ile mesaneye ilerletilir ve böylece mesane iç yüzeyi kanser açısından ayrıntılı bir şekilde değerlendirilir.
Eğer tümör saptanırsa, görünümü, yeri, sayısı ve boyutları gibi özellikler kaydedilir ve bu defarezektoskop denilen cihaz ile tümörler cerrahi olarak çıkarılır. Ancak bu işlem genel anestezi altında yapılır. Rezektoskop prensip olarak sistoskopa benzer, fakat ucunda dokuların çıkarılabilmesi için hareket ettirilebilen ve içinden akım geçebilen tel, bir yarım halka (loop) vardır. Bu işleme, üretradan (kesi yapmadan) yapıldığı için Trans Uretral Rezeksiyon (TUR) denir. Çıkarılan doku inceleme için, hastalıkların dokularda oluşturdukları değişiklikleri yorumlayan uzmana (patolog) gönderilir.
Mesane kanseri tedavi seçenekleri cerrahi, kemoterapi, biyolojik tedavi ve radyoterapidir.
Tedavi yönteminin seçimi aşağıdaki faktörler bağlıdır:
- Tümörün mesanedeki yerleşimine
- Tümörün kas tabakasını veya mesane dışındaki çevre dokulara yayılım yapıp yapmadığına
- Tümörün vücudun diğer bölgelerine yayılım yapıp yapmadığına
- Tümörün derecesine
- Hastanın yaşı ve genel sağlık durumuna
Tedavi kararı verilmesinde hasta ürolog, radyasyon onkoloğu ve medikal onkoloğun olduğu deneyimli bir ekip tarafından görülmelidir. Seçilecek tedavinin olası sonuçları ve yan etkileri açısından hasta bilgilendirilmelidir.
Cerrahi
Cerrahi bir çok mesane kanserli hastada kullanılan tedavi yöntemidir. Cerrahi alternatifleri aşağıda listelenmiştir.
Transüretral rezeksiyon(TUR): Evre 0 ve 1 mesane kanserinde sistoskopi yardımıyla genel veya spinal anestezi altında tümörün çıkarılması mümkün olmaktadır. Sistoskopi yardımıyla kesici alet mesanenin içine gönderilip tümörün çıkarılması mümkün olmaktadır. TUR operasyonu tekrarlanabilir ve bu tip bir cerrahiden sonra kemotearpi veya biyolojik tedavi uygulanabilir. TUR'dan sonraki birkaç gün boyunca idrarda kan, idrar yaparken ağrı gözlenebilir.
Açık cerrahi: Ürolojik cerrah vücudnuza yaptığı bir kesi ile mesanenin bir kısmını ya da tamamını çıkarır.
Kısmi sistektomi: Mesanede tek ve küçük tümör varlığında cerrahın tüm mesaneyi çıkarmasına gerek olmayabilir ve kısmi olarak mesane çıkarılır. Bu tip ameliyattan sonra idrar tutma ile ilgili şikayetler olabilir ancak zamanla düzelebilir.
Radikal sistektomi: Tüm mesanenin çıkarılmasıdır. Evre II ve III mesane kasnerlerinde tüm mesane çıkarılmaktadır. Cerrah mesaneyi, çevresindek, lenf bezlerini, ve üretranın bir kısmını çıkarır. İlave olarak erkek hastalarda prostat, kadın hastalarda da rahim çıkarılır.Mesane çıkarıldığı için idrarın depolanması için cerrah ya barsaklardan yeni bir mesane oluşturur ya da idrar vücdun dışında bir torba da toplanır. Prostat veya rahim çıkarıldığında bu hastaların çocuk sahibi olmaları mümkün olmaz. Mesane operasyonları hastalarda seksüel işlev bozuklukları meydana getirir.
Operasyondan sonra iyileşme süresi biraz zaman almakta ve bu sürede hastalar yorgun ve halsiz hissetmektedirler. Ağrıya yönelik ilaçlara gerek duyulabilmektedir. TUR ya da kısmi istektomi sonrası üretranın iyileşmesi için zamana gerek vardır ve idrarın başaltılması için idrar sondası kullanılmaktadır. Sonda 5 gün ile 3 hafta kadar bir süre boyunca hastalarda kalır.
Kemoterapi (ilaç tedavisi)
Kemoterapi kanser hücrelerini öldürmek için kullanılan ilaç tedavisidir. Kemoterapi cerrahiden önce ya da sonra verilebilir. Kemoterapi mesanenin içine, ağız yoluyla veya damardan verilebilir. Kemoterapi genelde sikluslar halinde ve arada dinlenme süreleri olacak şekilde verilir. Kemoterapinin veriliş yoluna, dozuna ve hastaya bağlı bazı yan etkiler oluşabilir.
Kan hücreleri: Kemoterapi ilaçları sağlıklı kan hücrelerinin sayısını azaltır ve enfeksiyonlara, kanamaya eğilim yaratır ve yorgunluk ve halsizliğe neden olur. Eğer kan hücrelerinin sayısı çok düşerse kemoterapi dozu azaltılır veya kesilir.
Saç kaybı: Bazı kemoterapi ilaçları uygulandığında saç kaybı olur ama tedavi bitiminden sonra saçlar renk ve yapısı biraz farklı olacak şekilde tekrar çıkar.
Sindirim sistemi: Kemoterapiye bağlı iştah kaybı, bulantı, kusma , ağız ve duadaklarda yaralar oluşabilir. Bu dönemde destek tedavilerle bu yan etkiler azaltılır.
Biyolojik tedaviler
Erken evre mesane kanserli hastalara bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla BCG adı verilen zayıflatılmış bakteri içeren bir solüsyon uygulanır. TUR uygulandıktan birkaç hafta sonra sonda yardımıyla BCG mesane için everilir ve orada yaklaşık 2 saat kalması sağlanır. BCG haftada 1 olacak şekilde 6 hafta boyunca uygulanır. Bu uygulama kanserin tekrarlamasını engellemek amacıyla yapılır. BCG tedavisi sırasında sık idrara çıkma, idrarda kanama, halsizlik, ateş ve terleme gözlenebilir.
Radyoterapi
Radyoterapi (ışın tedavisi/şua tedavisi) yüksek enerjili ışınların kanseri yok etmesi amacıyla kullanılmasıdır. Cerrahi sonrası uygulanabileceği gibi esas olarak kasa kadar ilerlemiş mesane kanseri hastalarında kemoterapi ile birlikte cerrahi yerine kullanılır. Böylece hastaların mesaneleri yerinde kalarak tedavi şansı sağlanmış olur. Radyoterapi haftanın 5 günü, yaklaşık 15-30 dakika süresince ve 5-6 hafta boyunca uygulanır. Radyoterapi ağrısız bir tedavi olup kendine has bazı yan etkileri vardır. Halsizlik, ishal, bulantı ve idrar yollarında bazı şikayetlere neden olur.