Türkiye'de popüler turistik noktaların dışında ilginizi çekebilecek çok fazla yer var. Kaybolmuş medeniyetlerin kalıntıları, mitolojik dağlar ve efsanelerle çevrili göller; Türkiye'de macera dolu bir seyahat vâdediyor. CNN International'dan Robin Gauldie, ülkemizin keşfedilmeyi bekleyen bölgelerini yazdı:
1. TRENLE DOĞU'YU KEŞFEDİN
Türkiye, tren yolculuğunu sevenler için tam bir cennet. Şubat ayından itibaren, İstanbul ile Ankara arasındaki hızlı tren seferleri yeniden başladı. Ankara'dan kalkan Doğu Ekspresi, 24 saati aşkın bir süre sonunda Kars'a ulaşıyor. Türkiye çok büyük bir ülke ve tren seferleri bu devasa toprakları görmek için bir fırsat. Tren; Kayseri, Sivas ve Erzurum gibi Anadolu'nun önemli noktalarından ve karla kaplı dağların arasından geçiyor. Yolculuk boyunca yatağınız hazırlanıyor ve yiyecekleriniz ayağınıza getiriliyor.
2. TARİHİN İZLERİNİ SÜRÜN
Türkiye'de, ayağınızı binlerce yıl önceden kalma bir tarihi esere çarpmadan yürümeniz zor gibi görünüyor! Efes gibi popüler antik kentler, tüm yıl boyunca ziyaretçileri ağırlıyor. Ancak en az onun kadar muhteşem olan Afrodisias antik kentinde, tarihi tapınaklar ve tiyatro kalıntıları arasında dolaşabilirsiniz. Aydın'daki bu bölgenin geçmişi 2 bin yıl öncesine kadar uzanıyor. Bodrum, Marmaris ve Kuşadası'na yaklaşık 160 kilometre uzaklıkta olan Afrodisias'a arabayla ulaşmak çok kolay.
3. VAN GÖLÜ'NE AÇILIN
Van Gölü, 400 metrelik derinliği ve 120 kilometrelik yüzölçümüyle bir iç deniz görünümünde... Dışarıya su akışı olmayan gölün sığ bölümleri, mineral tuzların yoğunluğu nedeniyle açık mavi renkte görünüyor. Derinliklerinde ise bakterilerin oluşturduğu, 40 metre yüksekliğe ulaşan ilginç kuleler yer alıyor. Yüksek alkali içeren suda yaşayabilen inci kefali ise, türünün tek örneği durumunda. Van ayrıca, iki gözü farklı renklerde olan kedileriyle de ünlü. Tabii bir de gölde canavar yaşadığı söyleniyor! Gölün sığ bölümlerinde yüzebilirsiniz. Gölde yer alan Akdamar Adası'ndaki antik Ermeni kilisesi de, freskleri ve oymalarıyla görmeye değer.
4. DAĞDA BİSİKLET TURU
Türkiye; dağlar ve ormanlar arasında ilerleyen binlerce kilometrelik yollara sahip. Bisiklet sürücüleri için en muhteşem rotalardan biri; Kaçkar Dağları ile Çoruh Nehri arasında kalan vadi... Çoruh Nehri'nde rafting yapmak da mümkün. Yüksekliği 3 bin metreyi aşan birçok tepenin bulunduğu dağlar, yılın büyük bölümünde karla kaplı. Gerçek bir macera için; Karadeniz'e kadar uzanan dağ yollarını takip edin. Trabzon'a ulaştığınızda, uçakla İstanbul veya Ankara'ya dönebilirsiniz.
5. LİKYA'YI TAKİP EDİN
Ege kıyılarından Akdeniz'e uzanan Likya Yolu, antik çağlarda çizilmiş bir rota gibi görünse de, aslında 2000 yılında İngiliz Kate Clow tarafından ortaya çıkarıldı. Bu parkur; en yüksek noktasında bin 800 metreye ulaşıyor. Likya Yolu'nun en iyi başlangıç noktası ise Ölü Deniz... 509 kilometrelik parkuru tamamlamak için dört hafta gerekiyor. Yürümek istemeyenler için birçok toplu taşıma alternatifi de var. Likya Yolu'nu gezmek için en iyi zaman; Nisan- Mayıs veya Ekim ayları...
6. NUH'UN GEMİSİ
Nuh'un Gemisi'nin; Türkiye'nin en yüksek dağı olan 5 bin 137 metre yüksekliğindeki Ağrı Dağı'nın tepesine oturduğu söylenir. Kimileri, geminin hâlâ orada olduğuna inanıyor. Dağın zirvesinden; Türkiye, İran ve Ermenistan'ı geniş bir açıyla görebilirsiniz. Ağrı Dağı'na tırmanmak çok zor bir iş ve teknik dağcılık bilgisi gerektiriyor. Ayrıca soğuk ve sıcak havaya dayanıklı olmalısınız. Macera, Doğubeyazıt ilçesinden başlıyor. Dağın zirvesine ulaşıp geri dönmek beş gün sürüyor.
