Milas ilçesindeki Bafa Gölü'nde su yosunu, Kapıkırı ve Gölyaka yerleşim yeri kıyılarında birikerek balçık oluşmasına neden oldu.
Muğla ve Aydın sınırları içinde yer alan, Ege bölgesinin en büyük doğal gölü olan Bafa Gölü nesli tehlike altında bulunan birçok kuş türüne üreme ve kışlama ortamı sağlıyor.
Bafa Gölü'nde bu yıl daha erken dönemde artış gösteren su yosunu nedeniyle çevreye ağır bir koku yayılırken gölün belli kısımları adeta yeşil renge boyandı.
Milas Kaymakamı Fuat Gürel, AA muhabirine, Bafa Gölü'nde yaşanan kirlilikle ilgili rapor hazırlandığını söyledi.
Gürel, Milas Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ekiplerinin bölgeden gelen ihbar üzerine inceleme yaptığını anlatarak, "Bölgede bazı bakterilerin üremesi nedeniyle koku ve kirlilik yaşandığı düşünülüyor. Hazırlanan raporu Devlet Su İşleri (DSİ) 21. Bölge Müdürlüğüne sunacağız" dedi.
Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü ise gölde önceki yıllarda görülen kirlenmenin son dönemde ciddi boyutlara ulaştığını ileri sürdü.
Gölün yakınlarındaki Kapıkırı ve Gölyaka mahallesiyle Pınarcık Yaylası civarındaki kıyı kesimlerinde zehirli su yosunlarının görüldüğünü aktaran Sürücü; "Gölün kıyısı su yosunlarının istilasına uğramış durumda. Yayılan koku nedeniyle gölün kıyısında uzun süre durmak mümkün değil. Buradaki kirlilik son yılların en ciddi düzeyinde" diye konuştu.
Gölde Süleyman Demirel ve Ege üniversitesinden bilim adamlarının çalışma yaptığını vurgulayan Sürücü, son yıllarda yaz sıcaklarında görmeye alıştıkları ekolojik değişimlerin bu yıl erken sinyal verdiğini söyledi.
Yeşil renkteki su yosunlarının özellikle Kapıkırı ve Gölyaka yerleşimlerinin önündeki kıyılarda biriktiğine işaret eden Sürücü, "Burada tam bir çevre felaketi yaşanıyor. Her şey görsel olarak meydanda. Ege ve Süleyman Demirel üniversitesinden ekipler burada inceleme yapıyor. Mutlaka yetkililerin kulak vermesi lazım. Burada yaşayanlar tedirgin" dedi.
Bafa Gölü'nde yaşanan kirlilik ve ağır koku nedeniyle gölden geçimlerini kazanan balıkçı ve turizmcilerin de zor günler yaşadığına vurgu yapan Sürücü, "Bugün yine bölgeye turist kafilesi geldi. Turistlerle görüştüğümde gölde yüzemediklerini söylediler. Gölün üstü halı gibi kaplı. Burada mekanik bir temizleme yapılması lazım. Bunun ardından da biyolojik bir temizleme yapılması gerekiyor" diye konuştu.
Sürücü, yeşil su yosunlarının sadece kıyılarda değil gölün iç kısımlarındaki koylarda da yoğun olarak görüldüğünü dile getirdi.
Kapıkırı köyünde turizm işletmeciliği yapan Kubilay Karabulut ise kirliliğin 15 yıldır temmuz - ağustos aylarında görüldüğünü belirterek, "Fakat gün geçtikçe soğuk ve sıcak hava ayrımı yapmadan sürekli görülmeye başladı" dedi.
