Havası, suyu, bitki örtüsü bir başka... Daha önce gördüğüm hiçbir yere benzemiyor. Sanki dünya dışında bir gezegendeyim. Atlantik Okyanusu'nun kuzeyinde volkanik bir ada üzerine kurulmuş İzlanda'da geçirdiğim iki gün sonrasında hissettiklerim bunlardı. Jeolojik olarak Amerika ve Avrupa kıtalarının okyanus altında sürtünmesi ile oluşan ada, buzulları, yanardağları, volkanik küllerden oluşan çölleri ve sıcak su kaynaklarıyla ünlü. Bu yüzden değişik bir coğrafi yapıya sahip.
Blue Lagoon
İzlanda' daki en etkileyici yerlerden biri. Blue Lagoon'un suyu Svartsengi jeotermal santralinden geliyor. Elektrik üretimi ve ısınma amaçlı kullanılan suyun bir kısmı Blue Lagoon'a pompalanıyor. Soğuk havaya rağmen sıcak suda yüzmek oldukçak keyifli. Ayrıca, Blue Lagoon'un suyu ve çamurunun cilt hastalıklarına iyi geldiği söyleniyor.
Game of Thrones dizisi burada çekiliyor
Dünya çapında büyük bir izleyici kitlesi olan Game of Thrones dizisinin çekildiği ülkelerden biri de İzlanda. Çekim için Svinafellsjökull Buzulu, Singvellir Ulusal Parkı, Myvatn Gölü gibi büyüleyici görüntülere sahip yerler tercih edilmiş.
Kolomb'dan önce Amerika'yı keşfeden bir İzlandalı
İzlandalı kaşif Leif Ericsson, Amerika kıtasına ilk ayak basan Avrupalı olarak biliniyor. Ericsson'un Kristof Kolomb'dan çok önce Amerika'yı keşfettiği söyleniyor. Reykjavik'te heykeli bulunan Ericsson'un keşfettiği toprakların Kanada'nın Newfoundland bölgesi olduğu düşünülüyor.
Yazın gün 18 saat sürüyor
İzlanda seyahati için en uygun zaman haziran, temmuz, ağustos ayları. Bu mevsimde güneşin batmadığı 'beyaz geceleri' yaşabilirsiniz. 22 Haziran'da gün 18 saat, 22 Aralık'ta ise sadece altı saat sürüyor. Gece ve gündüz birbirine karışıyor. Uyku düzeniniz bozuluyor. Bu duruma hazırlıklı olun.
360 yıl Türkler'i öldürmek serbestti
İzlanda seyahatim öncesinde endişeliydim. Yaklaşık 350 yıl boyunca Türk öldürmenin serbest olduğu bir ülkeyi seyahat edecektim. Her ne kadar bu süre içinde hiç Türk öldürülmemiş olsa da içim rahat değildi. İzlandalıların Türk olduğumu öğrenince nasıl tepki vereceklerini merak ediyordum. 1627'de yaşanan olaylar sonucunda Osmanlı İmparatorluğu'na düşman olan İzlandalıların kızgınlığı sona ermiş. Sonuçta seyahatim iyi geçti. İzlandalılarla Türk olduğum için bir sorun yaşamadım. O dönem yaşanan olay şöyle: Küçük Murat Reis komutasındaki Cezayirli korsanlar, İzlanda'yı istila etmiş. 400 esir ve büyük bir ganimetle Cezayir'e dönmüşler. Ardından, bir başka Cezayirli korsan Ali Biçim Reis, İzlanda'yı işgal etmiş ve 800 esir almış. Cezayir o dönemde Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı olduğu için, işgalin faturası Türklere kesilmiş. Bu olayların ardından İzlanda'nın üç şehrinde Türkleri öldürmeyi serbest bırakan yasa yürürlüğe girmiş. Bu yasa 1972'de yürürlükten kaldırılmış. Artık Türklerden nefret eden kimse de kalmamış. Ama işgal hafızalardan silinmemiş. İzlancada Tyrkjara deyimi 'İnsan çalan Türk' anlamına geliyor.
Gezelim görelim
Strokur Gayzeri: İzlanda'da görülmesi gereken yerlerden biri de Strokur Gayzeri. Her 4-8 dakikada bir patlayan gayzerin suları 40 metre yüksekliğe çıkıyor. Çıkan su o kadar sıcak ki, havada buharlaşıyor.
Hraunfossar Şelalesi: Hraunfossar İzlanda'daki en ünlü şelale değil ama bana göre en güzeli. 900 metre uzunluğundaki şelaleyi Langjökull buzulunun eriyen suları ve volkanik bölgenin üzerinden akan derecikler oluşturuyor.
Ice Cave: Avrupa'nın ikinci büyük buzulu olan Langjokull'e özel araçlarla ya da kar motosikletleriyle gidilebiliyor. Yüksekliği yaklaşık 900 metre olan buzulda insan eliyle yapılan Ice Cave'i mutlaka ziyaret edin. Pişman olmayacaksınız.
Buzullar ve yanardağlar
İzlanda en fazla yanardağın olduğu ülke. 30 yanardağ aktif. Adanın altı adeta fokurduyor. Her yerden sıcak su buharı fışkırıyor. Bunun yanı sıra adanın yüksek bölgelerinde ise buzullar var. Adanın yüzde 11'i buzullarla kaplı.
Ada 861 yılında keşfedilmiş. 9 ve 10'uncu yüzyılda Norveç'ten gelen Vikingler yerleşmiş.
Adanın büyük bir kısmında çalılar ve dikenler var. Bu durum adada yabani hayvanların bulunmasını engellemiş.
Gulf Stream akıntısı nedeniyle iklimi bulunduğu enlem dairesine göre çok soğuk değil. Adada yazlar nemli ve serin, kışlar ise yumuşak.
En ünlü yemekleri köpekbalığı etinden yapılıyor. Kokusu nedeniyle 'hakarl'ın tadına bakamadım. Ama yoğun ısrar sonucu balina etini ucundan da olsa denedim.
Adadaki buzulları, gayzerleri, volkanik çölleri gezmek için özel turlar düzenleniyor. Küçük adalara gitmek için tekne turları var. Bu mevsimde kuzey ışıklarını da görebilirsiniz.