Kanserin gölgesinde hayatlarının oyununu sahnelediler. Kimi yeni yakalamış kansere, kimi yıllardır bu hastalığa meydan okuyor, kimi ise kanseri yenmiş. Ama her şeye rağmen hayatın güzel olduğunu, kanserle yaşamanın her şeyin sonu olmadığını anlatabilmek için çıktılar sahneye. Beraber yola çıktıkları arkadaşlarını kaybettiler, kiminin hastalığı ağırlaştı. Ama onlar yılmadı. Kanser tedavisi gören hastaların, hasta yakınlarının ve tedavi ekibinin rol aldığı 'Kaldırın Şalterleri' adlı tiyatro oyunu önceki akşam perde açtı. Onların tek bir amacı vardı, herşeye rağmen içimizdeki ışığı ortaya çıkarmak. Ve büyük alkış aldılar. Her şey, Neolife Tıp Merkezi'nin hasta ve hasta yakınlarına sosyal bir paylaşım platformu oluşturmak üzere bünyesinde 'Dramaterapi' çalışması başlatmasıyla başladı. Psikoonkolog olan Elçin Biçer, tedavi süreci ve sonrasında hasta ve hasta yakınlarının ruhsal olarak hastalıkla daha güçlü bir şekilde baş etmelerini desteklemek için drama ve tiyatro öğelerini birleştirdi. Tiyatro Hayat Ekibi de bu çalışmaya destek verdi. Ve ortaya 'Kaldırın Şalterleri' adlı oyun çıktı. 3 aylık hazırlık sürecenin ardından Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi'nde önceki akşam tek perdelik oyun için tüm oyuncular sahnedeydi.
KEMOTERAPİDEN SAHNEYE
Tülay Şentürk, 40 yaşından sonra tiyatrocu olduğunu söyleyerek "8 sene önce meme kanserine yakalandım. Daha sonra akciğerlere sıçradı. Kemoterapiden çıkıp, sahneye geldim" dedi. Oyunculardan en dikkat çeken isim 8 yaşındaki Ahunaz Kadakal oldu. Annesi Seher Kadakal, 1.5 yıldır lenfoma ile savaşırken, en büyük destekçisi olmuş. Annesi tiyatro oynamaya karar verince, Ahunaz'da onunla beraber kendini sahneye atmış. Filiz Güngör ise 6 sene önce meme kanserine yakalanıp, kanseri yenen hastalardan. Psikonkolog Elçin Biçer ve Doktor Gülgün Bilen ile tıp merkezinin çalışanları da onlarla beraber oyunda rol alıyor. Önceki akşam perde açılmıştı açılmasına ama sahneye çıkamayan oyuncular da vardı. Rahşan Ersöz ve Gülseren Yörük'ün durumu ağırlaşmıştı. Ama çocukları annelerinin fotoğraflarıyla oradaydı.
