Diyanet İşleri Başkanlığı İrşat Hizmetleri Daire Başkanlığından alınan bilgilere göre, Türkiye'de 2000 yılından 2013'ün ilk 5 ayına kadar 8 bin 779 kişinin dini inancını terk edip Müslüman olduğu ortaya çıktı.
Din değiştirenlerin büyük kısmı Hristiyan kadınlardan oluşurken, İslamiyeti seçenlerin daha çok eski Sovyet cumhuriyetleri ile Almanya, Fransa ve İngiltere vatandaşlarından oluştuğu bildirildi.
Müftülüklere yapılan başvuru sonrası ihtida töreniyle Müslüman olan ve kendilerine bir belge verilmek suretiyle bu kararları tescillenen bu kişilerin dışında Müslüman olanların sayısı ise bilinmiyor.
Kayıtlara göre, Türkiye'de din değiştirip Müslüman olanların sayısının yıllara göre dağılımı şöyle:
2000: 926
2001: 934
2002: 143
2003: 665
2004: 523
2005: 562
2006: 614
2007: 572
2008: 633
2009: 658
2010: 634
2011: 726
2012: 779
2013 ilk 5 ay: 410
Toplam: 8779
"Bu rakamlar resmi yönüyle görünen bir rakamdır"
Diyarbakır Müftüsü Nimetullah Erdoğmuş, bu verilerin Diyanet İşleri Başkanlığının kayıtlarıyla tespit edilenler olduğuna işaret ederek "Bu rakamlar resmi yönüyle görünen bir rakamdır. Bize göre dine dünya genelinde çok büyük bir ilgi var" dedi.
Dinlerin, esas itibariyle tehvid inancını anlatarak buna davet ettiğini belirten Erdoğmuş, Allah tarafından insanlığa bu amaçla peygamberler gönderildiğini ve son peygamber hazreti Muhammed'in gönderildiği asra, zamana ve coğrafyaya bakıldığında da bunun nasıl büyük bir ihtiyaç olduğunun hemen fark edildiğini dile getirdi.
"Fakat hazreti peygamberden sonra peygamberlik silsilesi ve halkası tamamlandığı için artık insanlık, kitabın etrafından yani hakikat kaynağı olan Kur'an'ın etrafından bu hakikat arayışı yolculuğunu sürdürmüştür" diyen Müftü Erdoğmuş sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşte bu hakikat arayışının neticesinde günümüz dünyasında insanoğlunun manevi krizlerinin, sıkıntıların, sarsıntıların ve zelzelelerin içerisinde bulunduğu bir dönemde yeniden bu arayış sürdürülüyor. Bu arayışların neticesinde, maneviyata ilgi artıyor. Maneviyata ilgi artınca da ilahi dinler için insanlar, araştırmaya ve arayışlar içerisine giriyorlar. Biz bütün bu mevcutlar içerisinde bozulmadığı için dokunulmadığı için aslı halen en kutsal yönüyle muhafaza edildiği için Kur'an-ı Kerim'in etrafında bu arayış yolculuğunun tamamlanacağına inanıyoruz. Sadece ülkemizde bu şekilde bir arayış veya dışardan bize gelip din ile ilgili ve İslam ile ilgili aydınlanmak isteyen birçok misafirlerimiz olduğu gibi ülkemizin dışında dünyanın her tarafında özellikle batıda, İslam'ın mensubu artan bir din olduğunu görürüz. Mesela Avrupa'da bunu araştıran araştırmacılar bunu sık sık dile getiriyorlar."
"Müslüman olmayı kendim seçtim"
Antalya'da tatil yaparken Diyarbakırlı Serkan Çadır ile tanışan ve Müslüman olduktan sonra da evlenen İngiliz Stacey Roberts, mutlu ve huzurlu bir hayatı olduğunu söyledi.
2011 yılı başlarında eşi Serkan ile tanıştığını anlatan Stacey, şöyle konuştu:
"Antalya'ya tatile gelmiştim. Orada Serkan ile tanıştım. Kısa sürede nişanlandık ve daha sonra evlendik. Evlenmeden önce Müslüman oldum, Müslüman olmayı kendim istedim. Müslümanlık, Hristiyanlıktan çok daha iyi. Müslümanların temiz olmaları benim dikkatimi çok çekti ve etkiledi. Müslümanların kültürleri, gelenekleri çok önemli. Eşimin annesi ve babasıyla birlikte yaşıyoruz. Güzel bir aile hayatımız var. Eşimin annesi ve babasıyla yaşamaktan çok mutluyum. İngiltere'de değil Türkiye'de yaşamak istiyorum. Bu nedenle Diyarbakır'da yaşamayı tercih ettim."
Müslümanlığın tüm gereklerini yerine getiren inançlı bir insan olduğunu bu nedenle namaz kılarak oruç tuttuğunu anlatan Stacey, "Kayınvalidemin yardımlarıyla Kur'an öğrenmeye çalışıyorum. Bunun için büyük bir gayret gösteriyorum. İsmimi de Nisa olarak değiştirdim. Diyarbakır'da olmaktan ve Türkiye'de yaşamaktan çok mutluyum" diye konuştu.
Ev işlerinde ailesine yardımcı olan Stacey, Ramazan ayı nedeniyle iftar yemeklerini de kendi elleriyle hazırlıyor.
Güzel bir evliliği olduğunu kaydeden Serkan Çadır ise "Eşim uyumlu bir kadın. Her şeyi anlıyor ve uyguluyor. Müslüman olmayı kendisi seçti. İslamiyeti araştırıyor ve öğreniyor. Bu konuda annemin büyük desteği var. Her yönüyle mutlu bir hayatımız var" dedi.
