Geçirdiği beyin ameliyatının ardından yatağa mahkum olan Nesrin Daşkaya'nın (17) sağılığına kavuşması ve ayağa kalkabilmesi için robotlu fizik tedavi olması gerekiyor. Üç yıldır yatağa bağlı yaşayan ve acı çeken Nesrin Daşkaya, tedavisi için gereken 50 bin TL için kendisine uzanacak bir yardım eli bekliyor.
İzmir'in Çiğli ilçesinde oturan Naciye ve Nevzat Daşkaya çiftinin tek kızları Nesrin Daşkaya, 14 yaşında bisikletle gezerken dereye düştü. Başının üzerine düşen, burnu ve kolunda kırık meydana gelen Daşkaya, hastaneye kaldırıldı. Doktorların beyin tomografisi çekme ihtiyacı bulunmadığını söylemesi üzerine evine dönen Nesrin, iki yıl sonra beyninde düşmenin etkisiyle oluşan tümör nedeniyle acilen ameliyata alındı. Nesrin tümörden kurtuldu ancak tümörün verdiği hasar nedeniyle bacak ve kolları felç oldu. Solunumda da zorlanan Nesrin'i rahatlatmak için doktorlar, boğazını delerek ventilatör taktı, ardından midesi delinen genç kız, özel mama ile beslenmeye başladı.
Nesrin'in acılı annesi Naciye Daşkaya, eşinin aldığı asgari ücretle geçindiklerini ve onun da Nesrin'in ilaç masraflarını bile karşılayamadığını belirterek şunları söyledi: "Elimizden hiçbir şey gelmiyor. Ben para pul peşinde değilim. Ben hiçbir şey istemiyorum. Tüm Türkiye'ye tüm hekimlerimize sesleniyorum, Nesrin'ime yardımcı olsunlar, onu kurtarsınlar. Bana desinler canını feda edeceksin ben her şeye hazırım. Ne olur yavrumu kurtarın bir kuru ekmeğe muhtaç olayım. Yeter ki onu kurtarın. Benim evladımı kurtarsınlar. Onun yanında ağlamak bile istemiyorum ama artık dayanamıyorum. Ben bir anneyim. Beni anlasınlar. Ben bir anneyim."
"BÖBREĞİMİ SATMAK İSTEDİM"
İstanbul ve İzmir'de başvurdukları doktorların Nesrin'in robotlu fizik tedavi olması gerektiğini, ancak o zaman ayağa kalkabileceğini söylediklerini anlatan Daşkaya, şunları söyledi: "Robot yardımlı yürüme fizik tedavisi olması gerekiyor. İzmir'de bu sistem yok. İstanbul'da birkaç özel hastanede olduğunu duyduk. Araştırdık ve Özel Maltepe Bölge Hastanesi'ne başvurduk. Bize aylık 10 bin TL'lik bir gider olacağını, toplam 50 bin TL 'ye mal olacağı söylendi. Durumumuzun olmadığını aktardık ancak bize yardımcı olamayacaklarını söylediler. Nesrin'im için kuzum için böbreğimi satmak istedim. Ancak iki böbreğimde de taş olduğu için satamadım. Benim de ameliyat olmam gerekiyor. Nesrin böyle olunca ben de ameliyat olamadım. Çaresiz kaldım. Onun için bir şey yapamadım. Elimden bir şey gelmiyor. Elim kolum bağlı ben ona bakarak oturuyorum. Üzülüyorum."
"KIZIMIN SESİNİ ÇOK ÖZLEDİM"
Nesrin'in Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde Opr. Dr. Tuncer Turhan'ın ameliyat ettiğini söyleyen anne Naciye Daşkaya, kızının 2011 yılında geçirdiği ameliyattan sonra sorunlar yaşadığını ve yataktan kalkamadığını aktardı.
"Ameliyattan sonra yanlışlık yapıldığı için mi böyle oldu" diye bunu çok araştırdığını anlatan Daşkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben sadece bunu söylüyorum. Çünkü benim kızım sapasağlamdı, hiçbir şeyi yokken ameliyat sonrası bu duruma düştü" Daşkaya, doktorların robotlu fizik tedavi görmesi halinde kızının iyileşeceğini söylediklerini aktardı.
Gözyaşları içinde kızının sesini çok özlediğini söyleyen anne Daşkaya, sözlerine şöyle devam etti: "Nesrin iyileşirse ona her yeri gezdirmek istiyorum. Onu doyarcasına gezdireyim, onun istediği ayakkabıları alayım, yedireyim, içireyim, gezdireyim. En çok sevdiği yemekleri yapıp, ellerimle yedireyim. Ondan sonra ölsem de gam yemem. Ben onun sesini çok özledim, yavrumun sesini çok özledim."
"MANGALI ÇOK ÖZLEDİM ANNE"
Nesrin'in yemek yemeyi çok özlediğini dile getiren anne onun isteklerine cevap veremediği için kahrolduğunu belirterek şunları söyledi: "Yavrum kahvaltı indirdiğim zaman anne kahvaltıda ne var diye her gün soruyor. Yemek yaptığım zaman anne babama ne yemek yaptın diye merak diyor. Çok üzülüyor, çok şeyler istiyor, 'anne mangalı çok özledim, anne yemek yemeyi çok özledim' diyor. Meyve istiyor, pazara gidiyorum getiriyorum, ama yediremiyorum. Yemek yiyemiyor, hep birşeyler istiyor ama ben yapamıyorum Bunların hepsi beni kahrediyor."
"BOĞULMA TEHLİKESİ VAR"
Nesrin'in yatmaktan dolayı boğazında sürekli balgam oluştuğunu ve tıkanarak boğulma tehlikesi bulunduğunu anlatan Daşkaya, kızının hayati risk taşıdığını söyledi. Naciye Daşkaya, bu nedenle kızının bir an olsun başından ayrılmadığını, gece gündüz hiç uyumadan kızının başında beklediğini ifade etti. Kollarında his olduğunu ancak kaslarının giderek zayıfladığı için hareket ettiremediğini anlatan anne Daşkaya, kızının mutlaka fizik tedavi olması gerektiği belirtti.
"ANNE BANA NİYE KİMSE YARDIMCI OLMUYOR"
Kızının çok üzüldüğünü ve kendisine sürekli "Anne ben niye gezemiyorum, ben niye böyle oldum. Bana niye kimse yardımcı olmuyor" diye sorduğunu söyleyen anne Daşkaya, sözlerine şöyle devam etti: "Hepimizin psikolojisi bozuldu. 21 yaşındaki oğlum çok etkilendi. Onu da psikologlara götürdük. Biraz düzeldi, şimdi kuzum asker. 'Anne ne yaptınız, kardeşim nasıl, nolur kardeşime iyi bakın' diye endişe ediyor. Nesrinim rahatsızlandığında 10 bin TL'lik kredi çektim. Bir taraftan onu ödemeye çalışıyoruz. Oğlum da asker yetiştiremiyorum, yapamıyorum. Çöplerde gezsem, ekmek yesem yeter ki Nesrin'im sağlıklı olsun, kurtulsun."
DOKTOR TURHAN: FİZİK TEDAVİ ŞART
Ege Üniversitesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Nesrin'in doktoru Opr. Dr. Tuncer Turhan da, Nesrin de beyini omuriliğe bağlayan hassas bir bölgede, beyin sapında tümör tespit ettiklerini söyledi. Kötü bir tümör olduğunu anlatan Dr.Turhan, şöyle konuştu: "Kemoterapi ve ışın tedavisi gördü. Fizik tedaviden fayda göreceğine eminim. Ancak ne kadar sürede ayağa kalkar bunu kestiremiyorum. Ama Nesrin'in robot fizik tedavi uygulamasını görmesi şart. Her şeyden öte Nesrin'in yaşam şartlarının iyileştirilmesi gerekiyor. Steril bir ortamda tedavi edilmesi gerekiyor. Daşkaya ailesinin maddi durumu çok kötü. Çok zor bir ameliyat geçirdi Nesrin. Tümörü tamamen temizledik ancak kısa bir süre sonra yeniden oluşmaya başladı. Bu sefer solunum yolları etkilendi. Sürekli yattığı için akciğerleri ve diğer iç organları tehdit altında. Nesrin için fizik tedavi şart. Yataktan kurtulduğu zaman diğer sorunları da atlatması mümkün."
"NOLUR BENİ KURTARIN"
Konuşmayı çok özlediğini dili döndüğünce ifade eden talihsiz Nesrin ise "Beni kurtarın, bana yardım edin, okula gitmek istiyorum, yemek yemek istiyorum, okumak yürümek istiyorum. Nolur beni kurtarın, bana yardım edin" dedi.
TEK İLETİŞİMİ DUDAK OKUMA
Anne Daşkaya, Nesrin ile tek iletişiminin dudak okuma olduğunu söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Şu an Nesrin'in sesi çıkmıyor. Sadece dudak hareketiyle konuşuyor. Bazen anlaşılıyor bazen anlaşılmıyor. Anlaşılmadığı zaman çok üzülüyor. Tekrar et kızım, dediğim zaman üzülüyor. 'Boşver anne' diyor. 'Anneciğim bak önemli bir şey ise söyle bana' diyorum, 'Boşver sen anlamıyorsun' diyor. Çok sıkıntı çekiyorum, kahroluyorum."
"BAŞBAKANLIĞA MEKTUP YAZDIM"
Nesrin'in iyileşmesi, tedavi olabilmesi için çalmadık kapı bırakmadığını ancak bütün kapıların yüzüne kapandığını söyleyen anne Naciye Daşkaya, "Hangi yere başvurduysam kapılar hep üstüme kapandı. Hiç biri kızımın elinden tutup da bana yardımcı olmadı Son çare olarak Başbakanlığa mektup yazdım. Umuyorum cevap verirler, geri dönerler" dedi.
