Baba Celal Dede, "Yaz aylarını Gündoğan Beldesi'nde geçirirdik, buraya aşıktı, o nedenle Çankırılı olmamıza rağmen burada, gönlünün, kalbinin yaşayacağı yerde toprağa verdik" dedi.
Almanya'nın Hamburg kentinde doğan, ailesi ile birlikte bu kentte yaşayan Diren Dede, 10 aylık eğitimi için gittiği ABD'nin Montana eyaletinin Missoula kentinde geçen hafta bir evin garajına girdiğinde eli silahlı ev sahibi tarafından vurularak öldürüldü. Dede'nin cenazesi bu sabah erken saatlerde Bodrum'un Gündoğan Mahallesi Küçükbük koyundaki Reşit Ağa Sitesi'ndeki villasına getirildi. Gencin, üzerinde Alman ve Türk bayrakları ile çiçekler ve fotoğraflarının bulunduğu tabutu evinin önündeki sokağa konuldu. Diren Dede'nin cenaze törenine babası Celal Dede (46), annesi Gülçin Dede (40), kız kardeşleri, Esra Dede (18) ve Başak Dede (22) ile Almanya'dan gelen aralarında Alman, İsveç, İsviçreli ve ABD'li 45 arkadaşının da bulunduğu yaklaşık 500 kişi katıldı.
Dede'nin yaşadığı villanın bahçe demirine dev fotoğrafı ve üzerinde 'Hamburg seni unutmayacak Diren' yazılı pankart asıldı. Dede'nin cenazesi başında yakınları gözyaşı döktü.
'DİREN'E NASIL KIYDILAR?'
Hamburg'da taksi şoförlüğü yapan baba Celal Dede, DHA muhabirine yaptığı açıklamada "Oğlum ekonomi eğitimi almak için 14 yaşından beri hayalini kurduğu ABD'ye gitmek istiyordu. ABD'nin güvenilir bir yer olmadığını bildiğim için istemeye istemeye gönderdim. Tek amacı ekonomi eğitimi alıp kendi adına Diren Holding'i kurmaktı. Her ülkeden çeşitli arkadaşları vardı ve hepsi ile çok iyi geçiniyordu. Doğa, spor ve arkadaş canlısıydı. Böyle bir şeyin nasıl başına geldiğini hala anlayabilmiş değilim, ABD'de polis olayla ilgili bize hiçbir açıklama yapmadı. Tek bildiğimiz Diren'i öldüren kişinin daha önce de evinin soyulduğunu ve oğlumu garajda görünce hırsız sandığını söyleyerek tüfeğini ateşlediği. Ama bellli ki oğlumu etkisiz kılmak için değil, öldürmek için ateş etmiş, 12 Mayıs'ta yapılacak ilk duruşmayı yakından takip edeceğiz. Bir insan birinin bahçesine veya garajına girdi diye öldürülür mü? Olayın aydınlanmasını ve bunu yapan psikopatın en ağır şekilde cezalandırılması için ne gerekiyorsa yapacağız" dedi.
'GÜNDOĞAN'A AŞIKTI'
Baba Celal Dede, cenazenin neden Bodrum'a getirildiği sorusuna ise "Oğlum ve biz Gündoğan'a aşıktık. Bu nedenle 10 yıl önce villa alıp sık sık buraya tatile geliyorduk. Ailecek Ankara ve Çankırılıyız ama oğlum burayı, Gündoğan'ı çok seviyordu. Yaz tatillerinde arkadaşları ile buraya geliyordu, plajında güreşirdik, oynardık. O nedenle kendisinin burada huzurlu ve mutlu olacağına inandığımız için burada torağa vermek istedik" yanıtını verdi.
Hamburg'da yaşayan ve Diren'in çocukluk arkadaşı olan Yamin Johing (18), "Diren ile birlikte okuduk, aynı mahallede birlikte büyüdük. Çok cana yakın ve herkesin yardımına koşan bir arkadaşımızdı. Bugün burada nasıl bu halde olduğumuzu anlamakta güçlük çekiyorum. Herkesin başına böyle bir şey gelebilirdi ama melek gibi olan Diren'in başına böyle bir felaket gelmesi hepimizi acıya boğdu, onun öldüğüne hala inanamıyoruz" dedi. Almanya'da yaşayan Diren'in arkadaşı Mehmet Ali Demir (19) de "Diren inanılmayacak derecede hayat dolu, cana yakın bir insandı. Arkadaşlarımıza yol gösterirdi, davranışları ile bize örnek olurdu. Öldüğünü duyunca saatlerce inanmak istemedik, 'başkasıdır' dedik. Çok üzgünüz" diye konuştu. Diren'in Almanya'dan gelen arkadaşlarının da gözyaşlarına boğulduğu görüldü.
TÜRKÇE 'BAŞINIZ SAĞ OLSUN' DİLEĞİ
Evin önünde yapılan duanın ardından cenazenin araca yerleştirilmesi sırasında anne Gülçin Diren gözyaşlarına boğuldu, oğlunun Alman arkadaşlarına sarılarak dakikalarca ağladı, yakınlarının desteği ile güçlükle ayakta durabildi. Cenaze törenine İsveçli bir ailenin de oğulları ile birlikte geldiği dikkat çekti.
Diren Dede'nin cenazesi evinden alındıktan sonra Gündoğan Merkez Necip Nalbant Camii'ne götürüldü. Öğle namazından önce Diren'in İsveçli arkadaşı Leo Ekblad (18) cenaze başında konuşma yaptı. Diren ile Miami'de tatilde tanıştığını ve bu yaz birlikte Bodrum'a tatile gelmeyi planladıklarını belirten ve konuşmasına Türkçe "Başınız sağ olsun" diyerek başlayıp İngilizce devam eden Ekblad, "Diren'in bizi böyle bırakıp gideceğine asla inanmazdım. Diren çok özel bir insandı. Kısa zamanda ondan çok şey öğrendim. Tatil için Bodrum'a, Türkiye'ye geleceğimi hayal ederken Diren'in cenazesi başında konuşma yapıyorum. Onunla çok kısa zamanda kardeş gibi olmuştuk. Onu çok arayacağız" dedi.
YABANCILAR DA CENAZE NAMAZINA KATILDI
Camide kılınan öğle namazı sırasında Anne Gülçin Dede'nin oğlunun fotoğrafını elinden bırakamadığı görüldü. Diren'in Alman arkadaşları camide saf tutarak ve ellerini açıp dua ederek cenaze namazına katıldı. Diren Dede, öğle namazının ardından götürüldüğü Gündoğan Mezarlığı'nda gözyaşları içerisinde toprağa verilirken ailesi basın mensuplarının cenazenin toprağa verilişi sırasında görüntü almasını istemedi.
"OĞLUM PİSKOPAT BİR ADAMIN KURŞUNUYLA ÖLDÜ"
Diren Dede'nin babası Celal Dede, Amerika'da bir çocuk vurulduğunu belirterek şöyle konuştu: 'Garajdan ne çalınabilir ne olabilir ki. Garajda hiç kimsenin altını olmaz, parası garajda olmaz. Bizimde garajımız var, komşularımızın da garajı var ben onun garajına girip bir şeyler alıyorum, geri bırakıyorum. Ama Amerika öyle bir ülke ki herkes evini silah deposu yapmış yani. Bu Amerika'nın ayıbı. Diren, adamın piskopatlığı nedeniyle öldürüldü. Vuran adamın garajında daha önce bir şeyler çalınmış. Hırsızlık yapanlara karşı tepki göstermek istemiş. Vuran kişi arkadaşlarına benim evime girenlere tuzak hazırlayacağım ve onları yakalayacağım demiş. Garajımı açık bırakacağım yakaladığımda onları öldüreceğim demiş. Evine bir hırsız giren kişi evini korumaya alır garajını açık bırakmış. Benim çocuğumu köşeye sıkıştırıp 4 el ateş etmiş. Amerika'da savcılık buna el koydu. Oradaki polisler oğlumu vuran şahsı suçlu gördüklerini söyledi. Biz davanın peşindeyiz dedi oradaki polisler. Bu bir kaza değil sonuna kadar gideceğiz işin diye konuştular."
