Aladağlar, 3 bin metrenin üzerindeki onlarca zirvesi, vadileri, trekking parkurları, Yedigöller, Hacer Ormanları ve Kapuzbaşı Şelaleleri ile doğa ve spor tutkunları için en gözde güzergahları barındırıyor.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Niğde, Kayseri ve Adana sınırları içinde yer alan Aladağlar, 55 bin hektarlık alanı kaplıyor.
Toros sıradağlarının en yüksek zirvelerinin bulunduğu Aladağlar, jeolojik olarak ilginç yapısıyla çok sayıda zirveye, vadiye, göllere ve şelalelere sahip.
Bölgenin zirveleri bitki örtüsünden yoksunken, alt kesimlerde otsu bitkiler, düşük rakımlı kesimlerde ise kızılçam, karaçam ve köknar ormanları bulunuyor.
Dağcıları cezbeden zirvelere sahip Aladağlar'da özellikle Demirkazık, Kızılkaya, Kaldı ve Emler zirveleri büyük ilgi görüyor.
Trekking yapmak isteyenler ise Sokullupınar'dan başlayarak, Soğukpınar'a uzanan parkurda vadilerden ve Yedigöller'den geçerek Hacer Boğazı'nı aşıyor, ardından Kapuzbaşı Şelaleleri'ne ulaşıyor.
ALADAĞLAR, YABANCI DAĞCILARIN GÖZDESİ
Aladağlar, Türkiye'de yurt içi ve yurt dışından dağcıların en fazla rağbet ettiği dağlar arasında bulunuyor.
Bölgeye tur düzenleyen şirketin müdürü Mehmet Dönmez, dağcıların Aladağlar'a tur kapsamında ya da bireysel olarak geldiklerini söyledi.
Aladağlar'ın özellikle yabancı dağcılardan büyük ilgi gördüğünü kaydeden Dönmez, şöyle devam etti:
"Son yıllarda Türk dağcılarının da ilgisi arttı. Bizim müşterilerimizin tamamına yakını yabancı dağcılardan oluşuyor. Geçen yıllarda Aladağlar'a gelen yabancı dağcı sayısı 2 bin 500'ün üzerindeydi. Bu sayı son yıllarda yüzde 30-40 azaldı. Bunun sebebi ise ülkemiz ve çevresinde yaşanan gelişmeler ile maliyetlerin artması" diye konuştu.
Dönmez, Aladağ'a genelde Avrupa ülkelerinden dağcıların geldiğini belirtti.
MUHTEŞEM ATMOSFERİYLE DAĞCILARI KENDİNE ÇEKİYOR
Bir seyahat firmasının Müdürü Cüneyt Karapınar ise Aladağlar'ı Kapadokya ile bir bütün olarak pazarladıklarını belirterek, "Aladağ turları genelde 5-6 günlük oluyor. Zirve ve trekking yaparak çadırlarda konaklıyorlar ve Aladağlar'ın muhteşem atmosferi ile güzelliklerini keşfediyorlar" dedi.
Aladağların sahip olduğu özelliklerle dağcılara çok cazip geldiğini aktaran Karapınar, şöyle devam etti:
"Dünyada birçok dağ var. Zirvesi için gidersiniz. Aladağ ise farklı bir atmosfere sahip. Zirveleri, manzarası, gölleri, vadileri, şelaleleri ve doğallığını koruması nedeniyle büyüleyici bir güzelliğe sahip. Aladağlar'ın yabancı dağcıları çok çekmesinin sebebi ise doğallığını koruyabilmesi ve yapılaşmanın olmaması. Geçmişte Bolkarlar'a yılda 20-25 tur düzenliyorduk. Ne zaman orada yapılaşma başladı, yabancıların ilgisi azaldı. Bu yüzden Aladağlar'da bir çalışma yapılmamalı. Teknoloji her yerde var ama doğallık her geçen yıl azalıyor. Biz Aladağlar'ın bu doğallığını sürdürdüğümüz müddetçe yabancı dağcılar da gelmeye devam edecektir."
Maliyetlerin artmasının gelen dağcı sayısını etkilediğini kaydeden Karapınar, yetkililerin milli parklarda kolaylık sağlaması gerektiğini sözlerine ekledi.
TÜRK DAĞCILARININ DA GÖZDESİ OLDU
Çukurova Doğa Gezginleri Spor Kulübü (ÇUGEZ) Başkanı Rıza Dinçer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Aladağlar'ın son yıllarda Türk dağcılarının da gözdesi haline geldiğini, "Sarp Kayalar ve Göller Cennetinde Trekking – Aladağlar Trans Geçişi"nin 4'üncüsünü düzenlediklerini söyledi.
Yakın zamana kadar Aladağlar'ın, zirve tırmanışında tanınan, trans turlar için ise çok fazla bilinmeyen bir parkur olduğunu dile getiren Dinçer, "Aladağlar'ı özel kılan sarp kayalıklara sahip olması, volkanik dağlara göre yüksek zirvelerinin bulunması, teknik ve zirve dağcılığı için mükemmel bir saha olmasıdır" diye konuştu.
Yabancı dağcıların çok iyi bildiği bu önemli değeri Türk dağcıları olarak, yeni fark etmeye başladıklarını anlatan Dinçer, şunları kaydetti:
"Biz kendi değerlerimizin çok farkında değildik. Eskiden yabancı dağcılar Aladağlara çok fazla ilgi gösterip keşfederken, biz yeni keşfetmekteyiz. Dağcılık kulüplerinin ilgisi de çok fazla. Temmuz ayı sonunda büyük bir etkinlik daha yapılacak. Türk dağcılarının ilgisinin hızla arttığını söyleyebiliriz."
Bölgede yaptıkları trans turuna Niğde sınırlarındaki Sokullupınar kamp alanından başladıklarını anlatan Dinçer, "Demirkazık, Emler ve Kızılkaya zirveleri ana kamp noktamızdı. Bin 900 rakımdan başladık 3 bin 450 metreye kadar çıkış yaptık. Ekibin yarısı Aladağların 4. zirvesi olan 3 bin 723 rakımlı Emler'e kadar tırmandı. Daha sonra Yedigöller ve Soğukpınar'da kamp yaptık, Hacer ormanlarından geçip, Kayseri sınırlarındaki Kapuzbaşı Şelaleleri'ne ulaştık" diye konuştu.
