İzmir'de bir okulda tarih öğretmeni olarak görev yapan Deniz S. iki yıl önce evlendiği matematik öğretmeni eşi Osman S.'den boşanmak için mahkemeye başvurdu. Deniz S. yaşadıklarını söyle anlattı: "Üniversiteden bir arkadaşımın kuzeni olan İdil D. okulda vekil öğretmen olarak görev yapıyordu. Aynı zamanda evli ve üniversite öğrencisi olan İdil D. eşimle bu sayede tanıştı. Bir süre sonra aralarında ilişki olduğundan şüphelenmeye başladım. Eşimin cep telefonunda ve e-maillerinde, 'kurban olurum sevgilim sana, kölen olurum, yoruldun mu balım sen?' gibi mesajlar yakalamama rağmen ilişkiyi hep inkar etti." Evliliğini kurtarmak için eşine bir şans tanıdığını ve psikolojik olarak destek verdiğini anlatan Deniz S. "Ancak cep telefonunda ikisinin samimi şekilde selfielerini yakalayıp whatsapp üzerinden yaptıkları konuşmalarını tespit edince evi terk edip ailemin yanına döndüm. Evi terk ettikten sonra buluştuğum İdil D. ilişkisini itiraf edip, evimde nerede oturduklarından, hangi çarşafı kullandıklarına kadar çok şeyi anlattı. Bu itiraflar üzerine halen İstanbul'da bir ortaokulda müdür yardımcısı olarak görev yapan eşim de yasak ilişkiyi itiraf etti. Eşim ayrıca benden yasak aşkı gibi giyinmemi istedi" dedi. Selfie fotoğraflarını da delil olarak mahkemeye sunan Deniz S. eşinden 100 bin TL'si maddi, 150 bin TL'si de manevi olmak üzerine toplam 250 bin TL tazminat istedi. Eşinin öğretmenlik görevi dışında sadece özel dersler vererek ayda 5 bin TL'nin üzerinde para kazandığını iddia eden Deniz S, ayrıca aylık 2 bin TL yoksulluk nafakası bağlanmasını talep etti. Deniz S, İdil D.'den de evli olmasına ve eşinin de evli olduğunu bilmesine rağmen bu ilişkiyi yaşadığı ve bu yolla kişilik haklarına saldırdığı gerekçesiyle 20 bin lira manevi tazminat talep etti.
