Habib Demir'in kendi adına kayıtlı olan, ancak eniştesi Resul A. tarafından kullanılan cep telefonundan iki yıl önce uyuşturucu satıcılarıyla yapılan görüşme, Gaziantep Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan teknik takibe takıldı. Gaziantep Emniyeti, İzmir polisini bilgilendirip uyuşturucu satıcılarının evinin adresini verdi. Ekipler, uyuşturucu madde ticareti yaptığı, temin ettiği uyuşturucu maddeleri içici ve torbacı denilen kişiler aracılığıyla piyasaya sürdüğü, bir kısmını da evinde sakladığı öne sürülen, telefonun sahibi olan Habib Demir'in Kadifekale semtindeki evine baskın düzenledi. Evde, açık vaziyette esrar torbalarını gören polis, Habib Demir dışında evde bulunan beş kişiyi gözaltına aldı. Demir de daha sonra gözaltına alındı. Evde 86 kilo esrar maddesi ele geçirildi. Adliyeye sevk edilen 6 şüpheliden Habib Demir, eniştesi Resul A., Polat K. ve Erhan T. tutuklandı. Toplam 6 sanık hakkında dava açıldı.
İzmir 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, hakkında 17 yıl hapis cezası istenen tutuklu sanık Habib Demir ve Polat K., 8 ay sonra tahliye edildi. Karar duruşmasına tutuklu sanıklar Resul A., Erhan T. ile tutuksuz yargılanan diğer sanıklar ve avukatları katıldı. Uyuşturucudan haberi olmadığını söyleyen Habib Demir, "Annemi hastaneye götürüyordum. Polisler mahalleye girerken onları gördüm. Ne oldu diye sordum. Beni annemin yanında gözaltına aldılar. Olay yerinde benim üstüm, arabam ve evim arandı. Herhangi bir uyuşturucu bulunmadı. Bunu CD görüntüleriyle de ispat ettim. Ben bu yaşıma kadar böyle maddeleri elime almadım. Biz ailece esnafız, dairem tadilat nedeniyle boştu. Uyuşturucudan hiç haberim yok. Hattı bana ait olan telefonu eniştem kullanıyordu. Suçsuzum beraatime karar verilsin" dedi.
Tutuklu sanık Resul A. ise "Yakalanana kadar Ankara'da oturuyordum. Durumumun bozuktu. M.İ. isimli kişi satmak için uyuşturucu getirdi. 'Bunu satıp evini düzersin' dedi. Diğer sanıkların suçu yok. Uyuşturucu bana ait" dedi.
Cumhuriyet Savcısı, mütalaasında tüm sanıkların cezalandırılmasını talep etti. Habib Demir'in avukatı Tolga Turgut ise mütalaaya katılmadıklarını belirtip, "Müvekkilimin uyuşturucu ile bir ilgisi yoktur. Bu polis memurlarının beyanları ile de mevcuttur. Tutuklanmasına neden olan eylem Gaziantep Emniyeti'nin yürüttüğü teknik takip sonucu oluşmuştur. Müvekkilim kendi adına, ancak eniştesinin kullandığı telefondan Gaziantep'teki dinlenen şahıslardan biriyle konuşulmuştur. Oradaki polisler de İzmir'e uyuşturucu geleceğine kanaat getirmiş, telefonun sahibi olan müvekkilimin ev adresini İzmir'e bildirmiştir. Polis, müvekkilimi hedef şahıs olarak göstermiştir. Tanıklar müvekkilim adına ihbar olmadığını, operasyonun deşifre olmaması açısından tutanak tuttuklarını ifade ettiler. Oysa dosyada müvekkil hakkında bir ihbar varmış gibi görüntü verilmiştir. Uyuşturucu maddelerin çuvalla geldiği anda müvekkilim orada yoktur. Bunlar CD görüntülerinde de tespitlidir. Kendi adına kayıtlı telefonu Resul A., kullanmıştır. Emniyet yeterli araştırma yapmadan bu şekilde olaylar bugüne gelmiştir. Görüşmelerin biri dışındakiler müvekkile ait değildir. Bunlar raporla da ortaya çıkmıştır. Tek telefon görüşmesi ise ekmek istemesidir. 73 nolu tapedeki kişi Erhan T. değil eniştesi Resul A'dır. Görüşmeleri eniştesiyledir. Müvekkilim suça ilişkin hiçbir görüşmesi olmamıştır. Beraatini talep ediyorum" dedi.
Yargılama sonunda mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Erhan T., Resul A. ile tutuksuz sanık Polat K'yi 6'şar yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırdı. Habib Demir ile diğer iki sanık ise beraat etti. Mahkeme ayrıca tutuksuz sanık Polat K. hakkında yakalama ve tutuklama kararı verdi.
Habib Demir'in avukatı Tolga Turgut, haksız yere 8 ay hapis yatan müvekkili adına hazineye karşı 200 bin lira tazminat istemiyle dava açacaklarını belirtti. Habib Demir, beraat kararını avukatı ile kutladı.
