İngiliz
yazar Aldous Huxley "Gülümsediğinde güzelleşmeyen hiçbir yüz görmedim" der; gerçekten de bu dünyada mutlulukla gülümseyen bir yüz, özellikle de bir çocuğun gözlerinden daha güzel bir fotoğraf yoktur. Anne-babalara çocukları için diledikleri ilk şeyi sorsanız, elbette ki 'Sağlık' derler. Akıl, ruh ve beden sağlığı yerinde olan bir çocuk yetiştirmek tüm anne-babaların temel amacıdır. Ancak tüm bunlarla birlikte ve bunlara da bağlı olarak bir çocuğa verilebilecek en güzel armağan onu mutlu bir birey olarak yetiştirmektir. Harpers Bazaar dergisinin Baby&Kids eki çocukları mutlu bireyler olarak yetiştirmenin yollarını derledi:
Huzur şart
Mutlu bir birey olun, çocuğunuza huzurlu bir ev ortamı yaratın; gerisi zaten gelecektir. Kavga, huzursuzluk, gerginlik olan bir evde çocuğun mutlu olması beklenemez. Bu yüzden iyi bir anne-baba olmak için öncelikle iyi birer eş olmaya özen gösterin.
Öpüp kucaklayın
Çocuklara sevginizi fiziksel olarak göstermenin en güzel yollarının başında onu kucaklamanız, sarılmanız ve öpmeniz gelir. Çoğunuza bunları yapmaktan imtina etmeyin. Bir çocuğu anne ve babanın kucaklaması ve öpücükleri kadar mutlu eden çok az şey vardır. Ona 'Seni seviyorum' demeyi ihmal etmeyin. Onu yüceltecek, moralini yerine getirecek, mutlu edecek sözler söylemek çok önemli. Böylece sizin için değerli birisi olduğunu anlayacaktır. Ayrıca kendisinin değerli bir kişi olduğunu da...
Sevgi aşılayın
Çocuğunuzu mutlu bir birey olması için ona koşulsuz sevgi ve güç aşılayın. Çocuğunuz, onu ne olursa olsun seveceğinizi bilsin. Sınavdan kötü not alsa da, karnesinde zayıfları olsa da veya çok istediği bir şeyi başaramasa da ona olan sevginizin hep aynı olacağını bilmesi; onu mutlu bir birey yapmanın başlıca koşuludur. Özellikle de annenin çocuğa sunduğu sevgi sonsuz olmalı ve asla koşula dayandırılmamalı. Baba da aynı şekilde çocuğa koşulsuz sevgi verip onu hayata hazırlamada güç, otorite ve adaleti temsil etmeli.
Onu dinleyin
Çocuğunuzu önemsediğinizi, onun fikirlerine ve söylediklerine değer verdiğinizi ona hissettirin. Ne olursa olsun onu dinleyin. Anlattıklarına duyarsız kalmayın ve cevap verin. Çocuğunuzun anlattıkları saçma olsa da, aynı şeyleri tekrar tekrar anlatsa da ve anlatılanlar hiç ilginizi çekmese de; onu dinlemeye devam edin. Bu özgüven kazanmasını sağlar ve onun mutlu bir çocuk yapar.
Önce mutlu olun!
'Tüm günü stresli geçiriyorum ve akşam işten eve geldiğimde asık suratlı, sinirli, tahammülsüz oluyorum' diyorsanız, baştan kaybediyorsunuz demektir. Çocuğunuzun mutlu olması için ilk şart, sizin mutlu olmanız. Çocuklar, anne-babanın yaşadığı tüm negatif duyguları (siz hissettirmemeye çalışsanız da) hisseder ve kendi hareketlerine yansıtır. Onunla gülün, espriler yapın, fıkralar anlatın, komik videolar izleyin ve eğlenin. Bu ona pozitif bakış açısı kazandırmanıza yardımcı olacaktır.
Yardım etsin
Ona mutlu olmanın yollarını sunarken, mutlu olmanın mutlu etmekten geçtiğini öğretin. Etrafındaki insanların ve diğer canlıların hayatında fark yaratacak gücü olduğunu hatırlatın. Örneğin artık oynamadığı oyuncakları bir derneğe bağışlamak, yolda gördüğünüz hasta bir kediyi veterinere götürmek veya kullanılmış kağıtları birlikte geri dönüşüme göndermek gibi aktiviteler yapın. Ona başkasının mutluluğuyla mutlu olmayı öğretin.
Kıyaslamayın
Çocuğu arkadaşlarıyla, yaşıtlarıyla ve hatta kendi kardeşiyle kıyaslamak; annebabanın en sık yaptığı hataların başında geliyor. Mutlu bir çocuk, tüm kıyaslamalardan uzak ve kendini olduğu gibi seven anne-babaların varlığıyla mümkün olur. Bir çocuğu başka bir çocukla kıyasladığınızda ona iki mesaj vermiş olursunuz: Birincisi; 'Sen onun kadar iyi değilsin', ikincisi 'Ancak onun kadar iyi olabilirsin.' Bu kıyas, çocuğunuzun önüne dikebileceğiniz en yüksek duvardır!
İşini ona bırakın
Çocuğa karşı mükemmeliyetçi olmak onun özdeğer duygusunu zedeler. Unutmayın; özdeğer ve özgüven hayat boyu mutluluğun olmazsa olmazlarıdır. Onun tam olarak yapamadığı bir işi hemen onun arkasında tamamlamayın. Bırakın öyle kalsın veya onun görmediği bir zamanda tamamlayın.
Eleştirmeyin
Elbette ki onun her yaptığının doğru olduğunu kabul etmemelisiniz ancak ona doğru yolu gösterirken takınacağınız tavır, yapıcı olmalı. Yanlış bir hareketi karşısında onu eleştirmek veya yargılamak yerine onun kendi hatalarının farkına varmasına ve derinde yatan sebepleri keşfetmesine yardımcı olun.
Birlikte olun
Çocuğunuza zaman ayırın; ona kendini değerli hissettireceğiniz en önemli davranış onunla birlikte güzel ve kaliteli zaman geçirmektir. Birlikte kurabiye yapın, parkta kaydıraktan kayın, saklambaç oynayın, resim yapın, yerde yuvarlanmaca oynayın. Çocuğunuzun keyif alacağı tüm oyunlara katılmakta istekli olun ve tüm bunları yaparken bol bol gülün.