15 Temmuz
gecesi hain darbecilerin ele geçirmek istediği en önemli noktalardan biri olan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni korumak için giden ve darbecilerin açtığı ateş sonucu yaralanan 22 yaşındaki Abdurrahman Kafkas'ın bacaklarında sinir kaybı oluştu. Ancak gazi Kafkas acısına aldırış etmeden, "Can acısı geçer ama vatansız olmaz" diyor.
HAİNLER YAŞLI BİR ÇİFTİ EZDİ
Kafkas, yaşadığı o kâbus gibi geceyi de şöyle anlattı:
"Olay gecesi abim İsmail Kafkas'ın yanındaydım. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla Kızılay'dan halkla beraber yürüyüşe katıldık. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne kadar gittik. Askerler yolumuzu kesti. Hiç ikaz etmeden ateş etmeye başladılar. Ben de o esnada olayı videoya alıyordum. Tanklar bir teyze ve bir amcayı altına aldı. Geri çekilmediler. Askerler bizi taradılar."
PARÇALAR BACAĞINDA KALACAK
Olay yerinde yaralandığını, kendisini bir vatandaşın alıp hastaneye götürdüğünü anlatan genç gazi şöyle devam etti: " Külliye üzerinde alçak uçuş yapan helikopterlerin bıraktığı bombalar sonucu olay yerinde patlamalar meydana geldi. Vücuduma şarapnel parçaları denk gelmişti. Fark etmedim bile. Vücudumdan akan kanları vatandaşlar gördü. Tişörtümü çıkarttım ama 2 bacağımda da kanama olduğu için yırtamadım. Çaresizce kaldırımda bekliyordum. Arkamdan geçenlere bağırıyordum. Neyse ki sesimi duyan bir abi geldi ve bacağımı sıkı sıkı sarıp beni ayağa kaldırdı. Birlikte yaklaşık 100 metre yürüdük. Külliye duvarına oturduk.
Gözlerim karardı. O esnada yanımıza bir adam geldi. Beni aracına bindirdi. TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Hastanesi'ne götürdü. Şarapnel parçaları bacağımdaki sinirlere gelmiş. Bir kaç parçayı çıkarttılar. Fakat 'Sinir kaybının artması nedeniye hepsini alamayız' dediler. Parçalar öyle kalacak. Birkaç ay sonra tekrar film çekilecek o zaman belki bir şeyler yapabilirlermiş.
O ABİYLE TANIŞMAK İSTERİM
Bizlere 'Siz darbe görmediniz' diyen büyüklerimize tankların karşısında nasıl durulur bunu gösterdik. Gidecek başka bir vatanımız yok. Can acısı geçer yaralar geçer ama vatansız olmaz... Beni hastaneye götüren abinin ismini Harun diye hatırlıyorum. Hayatımı kurtardı. Eğer beni tanır ve bana ulaşmak isterse çok sevinirim."