İddiaya göre olay Amasya merkeze bağlı İhsaniye Mahallesinde meydana geldi. Aynı apartmanda yaşayan iki komşu arasında "gürültü" konusundan tartışma yaşandı. Tartışmanın ardından üst komşunun alt komşunun balkonda asılı çamaşırları üzerine su dökmesi ile büyüdü. Kadınların tartışmasına daha sonra eşleri de dahil oldu. Çıkan tartışma sonucu öfkeli Mehmet Ü, yüzde 45 engelli komşusu Niyazi Gedik'i darp ederek burnunu kırdı. Bununla yetinmeyen öfkeli adam, yüzde 45 engelli adam ve eşi üzerine, semaverde kaynayan sıcak suyu döktü. Niyazi ve Çidem Gedik'in vücudunda yanıklar oluştu.
Olaylar üzerine olay yerine ambulans ve polis ekipleri sevk edildi. Burnu kırılan ve vücudunun çeşitli bölgelerinde yanıklar oluşan yüzde 45 engelli Niyazi Gedik ve eşi Çiğdem Gedik Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alınırken, Mehmet Ü. ise polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Adliyeye sev edilen Mehmet Ü. basın mensuplarının engelli komşusunun burnunu kırıp darp ettiğini kabul etmeyerek iftira olduğunu ileri sürdü. Gazetecilerin "size neden iftira attılar?" sorusuna ise "namus" cevabını verdi.
"Yüzde 45 engelliyim. Savunmasız birine böyle vurulması insanca değil"
Tedavisi evde devam eden Niyazi Gedik komşusundan şikayetçi olduğunu belirterek, "Bir ay öncesinde üst kattaki komşumuzun eşi ile benim eşim, ses ve gürültü meselesinden tartışmışlardı. Biz kendisini kibarca uyarmıştık. Sonra biz olayın üzerini kapattık. İki gün öncesinde yine eşimle eşi balkonda tartışmışlar. Bizim balkonda çamaşırlarımız seriliyken üst kattaki komşumuzun eşi kendi balkonunu yıkamış. Yıkarken de aşırı derecede su bizim balkondaki çamaşırlarımıza dökülmüş. Kurusun diye astığımız çarşaflar hepsi ıslanmış. Eşim de kendisini uyarmış aralarında bir tartışma olmuş. Ben olaya hiç müdahil olmadım kadınlar arasında olduğu için. Dün de eşi büyük bir ihtimal kendisini doldurmuş. Ben çocuğumu bahçede gezdiriyordum. Apartmandaki komşular da bahçede semaver yakmışlar çay içmeyi planlıyorlardı. Biz diğer komşularımızla sohbet ederken üst komşum Mehmet bey geldi yanıma, "konuşabilir miyiz" dedi. Zaten gelirken kavga etme niyetiyle geldiği belliydi. Eli ayağı titriyordu. 'Siz neden böyle yapıyorsunuz?' diye ileri geri konuşup beni tahrik etmeye çalıştı. Ona rağmen ben asla kötü söz söylemedim. Hep sürekli alttan aldım saldırgan tavırlarından dolayı. Sonra eşiyle benim eşim yanımıza geldi ve onlar da tartışıyorlardı. Ben onlara bakarken birden bire semaveri aldığı gibi hem bana hem eşime fırlattı. Ben o yanmayla yere düştüm, yerde yatarken tekmeler atıp burnumu kırdı benim. Araya komşularımız ayırmak için girdiler. Ben o tekmeyle bayılmışım, gözümü ambulansta açtım. Semaveri üzerimize attığından dolayı vücutlarımızda yanıklar var. Biz çok mağdur olduk, ortada öyle büyütecek bir şey yok. Ne küfür ne iftira hiçbir şekilde söz söylemem olmadı. Bir anda semaveri alıp hem benim üzerime hem de eşimin üzerine fırlattı.
Hastanede kırılan burnumu yerine getirdiler. İç kanamam var mı diye birkaç kez tomografi çektiler. Vücudumdaki sıcak sudan dolayı yanığımı pansuman yapıp birkaç saat müşahede de kaldım. Kendilerinden şikayetçi oldum, sonuna kadar da davamın arkasındayım. Beni; eşimin, çocuğumun ve komşularımın yanında küçük düşürdü. Ben yüzde 45 engelliyim. Savunmasız birine böyle vurulması insanca değil. Gururum çok kırıldı. 10 gün doktor iş göremez ve darp raporu verdi. " dedi.
