Şarköy Meslek Yüksekokulu'nun davetlisi olarak Tekirdağ'ın Şarköy ilçesine gelen Fransız şarap uzmanı Annie-Françoise Crouzet, bölgedeki bağları ve şarap fabrikalarını ziyaret etti. Belçika'nın başkenti Brüksel'de 1988'de yapılan "Dünyanın En İyi Sommelier Yarışması" nda (şarap servis eden garson) 4'üncü seçildiğini belirten Crouzet, "Burnum çocukluk yıllarımdan bu yana çok hassas, bunu ilk keşfeden dedem olmuştur. Bana 'sen iyi bir şarapçı olursun' diyen de o. Her türlü kokuyu ayırt edebiliyorum. Deformasyona uğramış şarabın kokusunu alabiliyorum. Boş gelen bir bardaktaki deterjan kokusunu bile alabiliyorum" ifadesini kullandı. Crouzet, "Şaraplardaki meşe kokusunu Amerikalılar dünyaya empoze etti. Üzümün o meşe kokusunu kaldıracak kadar güçlü olması gerekiyor. Bir çok üzümde bu yok. Bu sefer de ağızda kalan tat, meşe oluyor. Birçok içtiğim meşe kokusu güçlü şarapta, bilin ki üzüm güçlü olmadığı için baskın çıkamamıştır. Aslında meşe kokusunun ağır olması bir makyaj. Ben bunu erkekle kadın ilişkisine benzetiyorum. Bazı erkekler doğal kadınları, bazıları makyajlı kadınları beğenir" diye konuştu.
'SİZ DE YURTDIŞINA AÇILIN'
İki yıl önceye göre Türk şarapçılığında ilerleme gördüğünü ifade eden Crouzet, "Sizler kendi yerel üzümleriniz olan Kalecik Karası, Boğazkere, Narince, Öküzgözü ile yurtdışına açılmalısınız. Sürekli başarı ancak yerli üzümlerle olabilir" dedi.