Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

Bakan Koç ve görgü meselesi

Olay medyaya şu şekilde yansıdı: Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, Eyüp Camii'nde saklanan 'Sakal-ı Şerif'i, görmek için İstanbul Atatürk Havaalanı'na getirtti. Hz. Muhammed'in sakal teli 'kutsal hazine' (ya da 'kutsal emanet') olarak kabul ediliyor.
Burada çok tuhaf bir durum var. Dini inancı olmayan, biraz da 'kaba' bir yönetici, "Getirin bakayım, neymiş bu kutsal emanet" dese... Ayıplanır ama ortada 'anlaşılır' bir durum vardır. Öyle ya... Adam zaten inanmıyor, sadece merak ediyor. Saygısız bir kişi olduğu için de böyle davranıyor.
Bakan Koç ise 'inancı' ile maruf, kendine 'muhafazakâr demokrat' diyen bir partinin mensubu. Eğer 'kutsal' kabul edilen, halkın görmek için kuyruğa girdiği bir şeye saygı gösterilecekse... Herhalde önce ondan beklenir. Değil mi?
Halbuki Bakan Koç tam tersi bir davranış içinde. Üstelik yaptığını gayet 'normal' buluyor. Nereden mi anlıyoruz?
İzmir Adnan Menderes Havaalanı'nda gazeteciler "Neden böyle bir tasarrufta bulundunuz" diye soruyor... Bakan Koç buna ne cevap verse beğenirsiniz? Aynen şöyle: "Ben Müslüman değil miyim?"
İşte 'görgü'nün... Yani 'bir toplumda uyulması gereken saygı ve incelik kuralları'nın yerle bir olduğu an. Demek 'Müslüman' ve 'Bakan' olmak görgü kurallarını çiğnemeyi meşru kılıyor! Üstelik söz konusu görgü kuralları tam da İslamiyet ile ilgili.
Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA