Hatırlıyorum: Yeni Anayasa fikri nasıl da herkesi heyecanlandırmıştı... Kenan Evren Cuntası'nın damgasını vurduğu 1982 Anayasası kaldırılacak... Yerine demokratik bir anayasa konulacaktı.
Birçok hazırlık yapıldı. Mesela bazı sivil toplum kuruluşları 'Anadolu yollarına' düştü... Vatandaşın talep ve hayalleri kayda geçirildi. Bazı kuruluşlar ise uzmanlarla çalışmayı tercih etti. Kimi ilkeleri belirledi, kimi bizzat yazdı.
Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in yönetiminde, dört partinin eşit olarak katıldığı bir komisyon kuruldu... Taleplerin internet aracılığıyla komisyona iletilmesi başlı başına bir olaydı.
Program da belliydi: 01 Nisan 2012'de başlayan Yeni Anayasa'nın yazım süreci en geç 31 Aralık 2012 günü sona erecekti.
Sonuç: Topluma çok miktarda para, emek ve zaman harcatan siyaset sınıfı... Yeni Anayasa yazma işini beceremeyerek, herkesi hüsrana uğrattı.
81 STK bir arada
Perşembe sabahı Denge ve Denetleme Ağı'nın basın toplantısı vardı. 81 sivil toplum kuruluşunun katıksıyla oluşturulan DDA'nın amacı isminde yer alıyor:
Yeni Anayasa'nın kuvvetler ve kurum- lar arasındaki dengeye dayanması ve her türlü iktidar tasarrufunun denetlenebilmesi için uğraşmak...
Basın toplantısının başında DDA'dan Bekir Ağırdır, Ayhan Bilgen, Aysel Çelikel ve Fuat Keyman söz alarak 10 milyona yakın seçmene ulaşabilen Ağ'nın çalışmalarını anlattı.
DDA'yı oluşturan 81 STK'dan çoğunun temsilcisi salondaydı. Onlar da çeşitli sorunlara değinerek toplantıya katkıda bulundular ama... Ama bir eksik vardı: Basın toplantısına basın gelmemişti... Birçok medyacı- köşe yazarı bizzat aranmasına ve katılacağına dair söz alınmasına rağmen, çok çok azı salondaydı.
Kısmetsiz kuşak
DDA'nın, Başbakan Erdoğan'ın istediği Başkanlık Sistemi yerine, halen yürürlükte olan Parlamenter Sistem'i tercih ettiği biliniyor. Acaba ilgisizliğin nedeni bu muydu?
Piyasada Başbakan'ı destekleyen gazeteler var. Mesela onların böyle bir toplantıya iltifat etmemesini normal görebiliriz.
Peki ama Başkanlığa karşı çıkan bir yayın çizgisi izleyen gazete ve TV'ler neredeydi?
Bence mesele, medyanın değil, "yukarının" ilgisizliği: Yeni Anayasa konusunda önce gaz verip, sonra ayak sürüyen siyaset sınıfı; umutları, hüsrana dönüştürdü.
Hayatım boyunca askerin yaptığı anayasalarla yönetildim. Galiba başka türlüsü kısmet olmayacak.
