Hani bir ara, yeni bir ayaklanmaya dönüştürülmek istenen "merdiven boyama eylemi" vardı... Beyoğlu Belediyesi'nin akıllı ve ılımlı tutumu sayesinde başlamadan bitmiş, asilerin hevesleri kursaklarında kalmıştı.
"Özgürlük, yaratıcılık, çağdaşlık" dümeniyle diğer şehirlere de yayılmak istenen eylem, kanuna aykırıydı. (Sanki polise taş atmak ve polis aracı yakmak kanuna uygundu da!)
Çünkü, "kamu alanına" giren bu tür yerleri kendi kafana göre boyamak yasaktı, izin almak şarttı.
Bunun gibi, arabanın önüne arkasına resim yapıştırmak da yasak. İzin alacaksın.
"Yanına" serbest oysa, bütün belediye otobüslerinde, ayrıca firmaların dağıtım araçlarında da var.
Niçin yasak bilmem. "Öndeki ya da arkadaki sürücünün kafasını karıştırmamak, dikkatini dağıtmamak için" olmalı... Sakıncalı...
Bursa'da bir taksici, arabasının kaputuna Atatürk resmi yapıştırmış. Trafik polisi de 77 lira ceza kesmiş.
Taksici, "Atatürk'ü seviyorum, sökmeyi düşünmüyorum" demiş.
Her gün çarpıldıkça 77 lira ödersin, ayda 2 bin 300 lirayı geçer, ama bunu "durak sahibine" yansıtamazsın, cebinden verirsin. Paran bolsa buyur. Yiyeceğin cezayı kabul ediyorsan, suç işlemek serbesttir! Ağırlaştırılmış müebbetle yatmayı göze alıyorsan adam da öldürebilirsin.
Lakin, muhalif basın, böyle durumlarda hep yapageldiği gibi bu olayı "karşıdevrimci polis Atatürkçüleri engellemeye çalışıyor" şeklinde pazarlıyor. (Huyum kurusun, itinayla niyet okurum Belma Hanım.)
Bu memlekette kanun muvafıklara işler, muhaliflere işlemez mi, önce buna cevap versinler.
Yoksa o sahte Bursa Nutku'nu mu ciddiye alıyor da milleti kanunsuzluğa teşvik ediyorsunuz?
Bakınız, bir de Türk bayrağı kanunu vardır. Ayla yıldızın birbirine oranları da bu kanunla belirlenmiştir. Canınız isterse iki ay üç yıldız daha ekleyemezsiniz, suçtur. Rengini değiştirip açık siklamen yapamazsınız, suçtur. Türk bayrağının üstüne "kafanıza göre" resim, şekil konduramazsınız, suçtur.
Ama bayrağa eklenen resim Atatürk olunca, suç işlemek serbest sayılıyor!
Ne hikmetse ille de kalpaklı! Bazı günümüz paşalarının "Mustafa Kemal demeyin, Atatürk deyin" şeklindeki direktiflerine de hiç uymuyor!
Bu "suretli bayrak" tuhaflığı özellikle muhalefet tarafından pek seviliyor. Bunu doğal karşılıyorsunuz. Peki. Yarın öbür gün herifin biri çıkar da arabasının kaputuna Vahdettin resmi yapıştırırsa, Abdülhamid resmi yapıştırırsa ne diyeceksiniz?
Kıyameti koparacaksınız tabii.
Peki, ben kendi arabama kendi resmimi yapıştırabilir miyim? Hakkım var mı?
Çıplak kadın resmi koyarsam ne olacak?
Aaa, çok ayıp... Atatürk serbest, Marilyn Monroe yasak. (İsterseniz Safiye Ayla koyayım.)
Atatürk içki içerdi, kafayı çekip direksiyona geçebilir miyim? Sevdiği şarkıları da şöyle bangır bangır bağırtsam arabanın içinden, Vardar Ovası, Aliş'imin Kaşları Kara falan?
Olmaz. Ancak CHP üyelik kartını gösterirsen olur.
Öyle mi, CHP medyası?
