Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Kadıköy... Geçmiş geçip gitmiş, ya gelecek?

Bazı sabahlar...
Hayatım durmuş, donmuş; içimde yaprak kıpırdamıyormuş gibi gelir bana!
O zaman hep aynı şeyi yaparım: İşi gücü bir yana bırakıp Kadıköy'e giderim.
Yeniden başlamak, duran hayatımı tekrar kurmak için...
İlkokulu bitirdiğim güne...
Anneme çaktırmadan kitaplığından aldığım Dostoyevski'nin Budala'sının peşinde sabahladığım geceye...
İlk kez bir kızın yollarını gözlemeye başladığım günlere...
Üç yüz gram ağırlığındaki turuncu renkli topu çemberden ilk kez geçirip çok sevindiğim ana...
Erkin Koray'ın konserini bir duvarın tepesinden heyecan içinde izlediğim akşama...
Osmanağa Camii'nin bir köşesinde günün ders yorgunluğuyla uyuyup kaldığım teravihe geri döner gibi...
Kadıköy sokaklarına, Mühürdar'a, Bahariye'ye, Moda'ya dönerim.

***
Geçen hafta da oralardaydım.
Ve gördüm ki...
Çürüyor Kadıköy, Mühürdar ve hatta Moda!
Ağır ağır ölüyor koca semt!
Düşük ev kiraları nedeniyle oraları kendine yurt edinmiş öğrencilerin enerjisi bile bu "ölüm"ü durduracak gibi görünmüyor.
Bin kez sökülüp tekrar yapılmış kaldırımları ve saçma sapan bir oyuncağı andıran tramvayı saymazsak, belediyecilik Kadıköy'ün içlerine hiç uğramıyor sanki! Sağ kalmak için önüne geleni atıştıran birini andırıyor semt!
Her yer derme çatma lokantalar ve büfelerle dolmuş.
Bu korkunç istila Kadıköy Çarşısı'nın içlerine kadar sokulmuş.
Çarşıdaki turşucular, baharatçılar, ciğerciler pek yakında yerlerini lahmacunculara, köftecilere, biracılara bırakıp giderlerse, şaşırmayacağım.

***
Ah, bir de 70'lerin müteahhitlerinin geride bıraktığı felaket var tabii!
Çocukluğumun sokağı Dr. Şakir Paşa'da dolaştım. İlk yapıldıklarında havalarından geçilmeyen; her taşınanın kendini pek bir "zengin" saydığı Kafadar ve Bahar apartmanlarına baktım. Şimdi dökülüyorlar!
Oysa biraz ötede 1950'lerde ve 60'larda yapılmış bahçe içindeki binalar hâlâ güzeller, hâlâ bulundukları sokağa ferahlatıcı bir etki yapıyorlar!
Gerçek şu ki, bu kez Kadıköy'den evime ruhen "tazelenerek" dönemedim!
Tersine, içime fena halde hüzün çöktü.
Umarım, bir yerlerde Kadıköylü gençleri, bohemleri ve emeklileri pahalılığın pençesine teslim etmeyecek bir "kentsel iyileştirme" projesi üzerinde çalışan birileri vardır!

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA