Cuma günkü yazımda demiştim ki...
Turist artık "kör randevular"dan hoşlanmıyor. Bir şehir hakkında önce hayal kuruyoruz, sonra orayı seyahat planımıza katıyoruz.
Geçen gün İzmirli bir dostum "Ne güzel Kordon'umuz var" dedi.
Oysa bir turistin bakışı böyle muğlaklıklara izin vermez.
Örnek vermek için dostuma iki İzmirli kızın internetteki moda ve seyahat bloglarını gösterdim.
İki kız da yakın zamanda karşı kıyıya, Selanik'e gitmişler. Selanik'in Kordon'unu "bizimki gibi değil, sabaha kadar cıvıl cıvıl" diye öve öve bitiremiyorlardı.
Doğrusu, Akdeniz'de Kordon'suz şehir yok! Önemli olan şu... İzmir'in Kordon'unda farklı olarak ne var?
Ya da yemek konusunu ele alalım...
Bir İspanyol, İzmir'i hangi yemeklerle hayal eder de, yolunu düşürür? Ne oldu o Sefarad mutfağına? İzmirliler "Turizm zirveleri"nde bunları da konuşmalılar!
Turizm sadece otel ve tur operatörü meselesi değildir.
(Konuya devam edeceğim!)