Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Haftanın Notları: Görecek, göreceksin...

Yuh, diyorum!
Scientific Reports dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre böbrek taşı vakalarının artması ile küresel ısınma arasında doğrudan bağlantı bulunmuş...
Araştırmaya göre 2100 yılına kadar 3 derecelik sıcaklık artışı olursa, ki bu kötü senaryo, böbrek taşı olanların sayısı yüzde 4 olacakmış.
Bir ahbabıma söyledim...
Oturduğu yerden doğrulup "Yapma ya!" deyiverdi.
Yahu sen hep böyle durumlarda "Kim öle kim kala" diyenlerdensin!
Düşünsenize...
Böbrek taşı konusunda "şampiyon" ülkelerden birinde yaşıyorsunuz ve "küresel ısınma" lafını duyuncaya kadar bu gerçek sizi hiç ilgilendirmiyor.
Ama şimdi birdenbire telaşlanıyorsunuz; üstelik 2100'ü görme şansınız hiç yok!
Gülünç ve sarsıcı.
Demek ki, zihinlerimiz iklim meselesiyle (hiç çaktırmadan) fena mıncıklanıyor...

***

Bir süredir, ABD dikkatleri uzaylılara çekmeye çalışıyor.
Bir şey olacak sonunda...
Ve "uzaylılar" yaptı sanacağız.

***

Her gün sosyal medya paylaşımlarını "kişisel gelişim" aforizmalarıyla yapanlar...
Uzaktan pek havalılar.
Peki ya yakından?
Bir türlü gelişmiyorlar; kaygıları her gün biraz daha artıyor.
Buna "kişisel kaygı geliştirme" demek daha doğru artık.

***

Petrol istasyonuna girdim...
Alışmışım kaç aydır; ağzımdan yine "400 liralık koy yeter" lafı çıktı, o anda uyandım ama geri alamadım.
Görevli tanıdık, "Yetmez abi" dedi, "Hiçbir şeye yetmez!"
Eh, haklı, nihayetinde 11 küsur litre. Yetmedi tabii!
Lakin esas mesele şu...
Hane gelirleri artınca az çok bir denge tutturulur sanılıyor.
Enflasyon ve hayat pahalılığı bir maliye, finans ve kur işinden ibaretmiş gibi davranılıyor.
Ticaret Bakanlığı deseniz...
Konunun tam göbeğinde olduğunu unutmuş gibi...
Üstelik, pahalılık aynı zamanda "psikolojik" faktördür.
Yüksek fiyat, zihinde hep yüksek kalır...
Gelirinizin yüksek oranda artması bile bu "vurgu"yu hafifletmez.
Bilmem, anlatabildim mi?
Peki içinden geçtiğimiz dönemin sosyal psikolojik etkileri üzerinde duran var mı?

***

Hisar, Çengelköy arasında gidip gelirken hep aynı şarkı...
Jack Savoretti'nin şahane yorumuyla eski ve hikâyesi acıklı bir şarkı: Vedrai Vedrai. (Görecek, göreceksin... Yarın değil belki ama bir gün bütün bu fena hallerimiz değişecek.)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA