Eski DEP milletvekilleri Leyla Zana, Hatip Dicle, Selim Sadak ve Orhan Doğan hakkında tahliye kararı alınması, Türkiye'de hukuka da, siyasete de nefes aldıracaktır.
Bu tahliye kararını, Türkiye'nin AB'ye verdiği bir ödün biçiminde yorumlamak hatasına düşmeyelim.
Türkiye hukukunu, anayasal yapısını, demokrasisini, "Avrupa için" değil, kendisi için yapıyor.
İşin kötüsü, bütün bunları hep gecikerek yapıyoruz.
Dünyadaki gelişmeleri, sürekli gecikerek kabul ettiğimiz için, geçmişte yaşadığımız problemleri hatırlayalım.
"Kürt Realitesi"ni görmezden gelmek, "Kıbrıs Sorunu"nu hep çözümsüz bırakmak, "Enflasyon Canavarı" ile ömür boyu yüz göz olmak, doğru muydu?
Biz Avrupa Birliği'ne taviz vermek için değil, İran'a, Irak'a, Suriye'ye benzememek için, hukukumuzu yeniliyoruz.
Ama hiç unutmayalım...
DEP'li eski milletvekilleri tahliye edilse bile, yargılanmaları devam edecek. Dilerim bu süreç de olumlu noktalanır. İnsanlar farklılıklarını terör yoluyla değil siyasetle ifade etsinler.
Siyasi partiler kapatılmak için kurulmasın... Beklentimiz bu.