Eksik olmasınlar. Dostlar ve okurlar, hata yaptığınız zaman Hızır gibi yetişiyorlar. Bu şekilde ombudsman sizi yakalamadan hatalarınızı kendiniz düzeltebiliyorsunuz.
Örneğin Arthur Miller'ın ölümü üzerine yazdığım yazıda "Keşke, bir ara evlendiği Marilyn Monroe'nun da trajedisini yazmış olsaydı" demiştim.. Ali Poyrazoğlu aradı ve "Neden Düşüş'ü (The Fall) okumadın" diye hesap sordu.. Açıkçası bu oyunu ne okumuş, ne de sahnede görmüştüm. Google'dan buldum.
Miller "Düşüş"ün kahramanı Quentin'in ikinci eşi olan Maggie'nin öyküsünde gerçekten Marilyn Monroe'yu anlatmış. Kendi kendini tahrip eden bir artist tiplemesi bu. Ama "Düşüş" aslında tümüyle Miller'in kendini anlattığı bir oyunmuş. Yahudi soykırımına oyunda göndermeler yapılırken, aslında 1950'ler Amerikası'nın Mc Carthy'ci cadı avına işaret ediliyormuş mesela.
Ali Poyrazoğlu sayesinde Arthur Miller'ı daha derinine öğrenmem gerektiğini anladım.
Bir başka düzeltmem daha var.
Bu konudaki uyarı da Emre Aköz'den ve bazı sayın okurlarımdan geldi.. Geçen haftaki bir yazımda sözünü ettiğim aktrisin Virginia Lake değil, "Veronica Lake" olması gerekirdi. Düz sarı saçlı 1940-50'ler kadınını simgeleyen sinema yıldızı Veronica Lake'di. Ama demek geçenlerde vefat eden Virginia Mayo'ya da takılmış aklım.