İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Adana'da, polis müdürleriyle düzenlediği toplantıda, iktidara geldiklerinde İstanbul'da 29 bin 200 polisin görev yaptığını, bugün ise amiri ve memuru dahil polis sayısının 26 bine düştüğünü söylemiş.
Aksu, "Son iki yılda teşkilattan emeklilik ya da başka nedenlerle ayrılanların sayısı 9 bindir" demiş ve her yıl polis yüksek okullardan mezun olan öğrenci sayısının 3 - 4 bin olduğu dikkate alındığında, mevcut kadroyu takviye etmek bir yana ayrılanların bile yerlerinin doldurulamadığını vurgulamış.
Bu açığı gidermek için, son alınan kararla 10 bin kişilik yeni kadrolar yaratıldığını biliyoruz. Ama bu da yetmiyor. Aksu'nun açıklamasına göre "AB standartlarını dikkate aldığımızda, yani 250 kişiye bir polis memuru düştüğü hesap edildiğinde, Türkiye'de 35 bin polis memuruna ihtiyaç var.''
Bütün bunları anlayabiliyorum. Anlamadığım şey şu. Böylesine dramatik bir polis ve dolayısıyla güvenlik açığı varken, neden eğitimini tamamlamış ve polis olmuş gençler, hala askere alınıyor? Kentlerin güvenliği sınırların güvenliği kadar önemli bu çağda. Ve polisler de zaten "Güvenlik Bürokrasisi"nin mensupları ve zaten silah altında değiller mi?