Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Yıllar gelip geçer, geriye tebessümler kalır...

Acaba hangi kitapta görmüştüm bu sahneyi?
Köylü bir ailenin fotoğrafını çekmeye hatırlanan fotoğrafçı "Biraz gülümseyin" diye uyarıyor onları.
Köylüler de "Biz gülmeyi bilmeyiz ki" diye cevap veriyorlar fotoğrafçıya.
Yaşar Kemal'in bir kitabının girişinde "Duvarın önünde resmim aldılar/ Ak kâğıt üstünde tanıyın beni" dizeleri vardır ya...
İşte öyle bir şey...
Aslında gülümsemekten öteye kahkahalar atarak gülmeyi seven bir halkız.
Ama neye ne zaman gülüneceğini bazen kestirmek zor oluyor bu siyasal ortamda.
Yorumlarının tiryakisi olduğum Herkül Millas, bana gönderdiği yeni yılı kutlama mesajına şu notu da eklemiş:
- Ekte bu yıl içinde yazdığınız yazılarınızda okuduğum fıkraları gönderiyorum. 2010'da etrafımızın daha 'normal' olmasını, sizin daha da keyifli olmanızı ve bolca fıkralar yazmanızı da dileriz.

Açıklamalar ve gerçekler

Benim bile unuttuğum bu fıkralardan bir tanesini, geçen yılın eylülünde Genelkurmay'ın birbiri ardınca yaptığı açıklamalar üzerine anlatmışım mesela.
Şöyle yazmışım:
"Bütün amaç bizi yıpratmak" türü suçlamalara takılmak yerine "Biz de gerçeğin yanındayız" denilirse, zamana uyum gösterilmiş olunur.
Eski zamanlara ait bir İngiliz denizcilik fıkrası vardı.
Altı ay sürecek bir denizler araştırması için okyanusa açılan ünlü bilgin, üç ay sonra kaptana "Bu kadar uzun süre kadınsızlık çok zor" der.
Kaptan bilgine "Gemide kadın yok ama isterseniz Çinli ahçı var" diye cevap verir.
Ünlü bilgin "Eğer böyle bir şey olursa bunu ben, siz ve Çinli ahçı olmak üzere sadece üç kişi bileceğiz, değil mi" der.

Kaç kişi bilecek?

Kaptan gülerek cevap verir:
- Sayın bilgin... Böyle bir şey olursa bunu beş kişi bilecek. Siz, ben, Çinli ahçı ve Çinli ahçının kollarından tutan iki tayfa bilecek olanları.
Herkül Millas'ın bana hatırlattığı benim fıkralarımı bırakıp gazetelerdeki haberlere bakarken, son bir "Genelkurmay açıklaması" da çıkmasın mı karşıma...
Buna göre Diyarbakır 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı'na Genelkurmay'dan bir açıklama yazısı gönderilmiş.
Bunda "TSK bünyesinde JİTEM adlı bir kurum bulunmamaktadır" deniliyormuş.
Bu haberi okuyunca bir eski fıkra da o anda geliverdi kalemimin ucuna...
Bölük komutanı erlerle konuşurken Ahmet'e "Elektrik nedir, söyle" demiş.
Ahmet de "Komutanım elektriğin ne olduğu bilinmez, ettiğinden bilinir" diye cevap vermiş.
Yıllar gelip geçer, geriye tebessümler kalır...

Baykal'ın aşure daveti
Genelkurmay haberlerini bırakıp siyasi haberlere geçince de "Deniz Baykal'ın aşure daveti" haberine takıldım.
Buna göre CHP Genel Başkanı Baykal, 256 Alevi temsilcisini "Aşure daveti" ne çağırmış. Ancak Baykal'ın aşure davetine partiye yakın birkaç Alevi temsilcisi dışında katılan olmamış. Alevi ve Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız da davete icabet etmediklerini ve federasyon adına hiç kimsenin katılmadığını belirterek "Bu işin siyasallaştırılmasına karşıyız" demiş...
Bakarsınız Sayın Baykal bundan sonra da "Kemalpaşa tatlısı daveti" yapar ve bunu da davetlilere Onur Öymen sunar.
Yeni yıla eski yıldan anlattığım bir fıkrayı hatırlatarak girerken, hepinize 2010'un mutluluklar getirmesini diliyorum:

Nice yıllara

Sol gözü siyah bir bantla kapalı, sağ elinin yerinde bir çengel bulunan ve tek bacağı tahtadan bir Karayip korsanı, bardaki tezgâhın başında içki içenlerle sohbet ediyormuş.
Biri korsanın vücudundaki eksik organların öyküsünü merak etmiş.
Korsan da anlatmaya başlanmış:
- Bir deniz çatışmasında isabet eden bir top mermisi ile bacağımın biri koptu. Bir başka deniz çatışmasında da bir kılıç darbesi ile sağ elim bileğinden ayrıldı...
Dinleyenlerden biri "Peki sol gözünü nasıl kaybettin" diye sormuş.
Korsan acı acı gülüp onu da anlatmış:
- Sağ elimin yerine çelik bir çengel takıldığı günün ertesinde sol gözüme sinek konmuştu. Elimin yerinde bir çengelin bulunduğunu unutup, sineği kovdum.
Kıssadan hisse:
Geçmişte yaşadıklarınızı unuttuğunuz takdirde, düşmanlarınızın vereceği zararlardan daha fazlasını siz kendinize verebilirsiniz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA