Aragones anlaşmasından sonra, F.Bahçe yöneticilerine bu seçimin nedenini sorduk. "Sistem oluşturması için" dediler. Gerekçe "kulağa mantıklı" gelse de bunun işaretini bulamadık.
Çünkü Aragones, tek ön liberolu düzende başarısızlığını fark edince, Daum'un yarattığı, Zico'nun "Ben buldum" diyerek devam ettirdiği sisteme döndü. F.Bahçe 10 maçlık seri ile lige tekrar sarıldı.
İkinci yarı başlarken, ilginç gelişmeler de yaşanıyordu. İspanyol hoca "Transfer istemiyorum" açıklamasını yaptığında esen panik havasını hatırlayın. Yönetimin söylemleriyle ters düşen bir mantık ile karşı karşıya kaldık. Sistem yaratması için getirilen teknik adam, eski sisteme devam ediyor ve kendi sistemini uygulamak adına oyuncu talep etmiyordu.
Aragones'in geliş nedeni ile devam etmesi koşulları arasında terslik yaşanması bu noktada oldu.
70'lik hoca Alex ve R.Carlos'la anlaşılması konusunda istekli değildi. Bunu da yönetime hissettirdi. Çünkü kendi sisteminin bu oyunculardan olmadan daha kolay uygulanabileceğini düşündü.
Ya da "yıldızlara" karşı olan tavırları nedeniyle takımında kendisinden daha "sivrisini" istemedi.
Aragones'in oyuncu seçimleri, istediği düzene ne kadar uygun tartışırız. Oyuncu yapısına uygun düzeni değil de, kendi kafasındakileri yapmaya çalıştığını söylersek yanılmayız. Zaten hem lig için beğenilmeyen oyun ile, hem de Şampiyonlar Ligi'ndeki şaşkınlığın nedeni bu refleksin gösterilememesiydi.
Aragones sisteminde ısrarcı olmaktan vazgeçmedi. Bu düzen için oyuncu kalitesinin farklılaştırılması gerektiğini savunuyor. Bu nedenle iki yıldız ile devam etmenin manasız olduğunu belirtirken, Başkan, hem Alex, hem de Carlos ile sözleşme uzattı. Görkemli imza törenini de ritüele eklemeyi unutmadı.
İki karar var. Ama ikisi de birbirine ters. "Sistem yaratsın" diye getirilen 70'lik bir tecrübe... Ve O'nun sistem yaratma adına yaptığı tercihe ters düşen "sözleşme uzatma" kararı...
Buradan ne sonuç çıkartacağız?
Yönetim Aragones'ten ve sisteminden vazgeçiyor mu?
Ya da bu doğru vizyonu gerçekleştirmek için yanlış kişiyi mi seçtiğini anladı? Süreci en az hasarla mı savuşturmaya çalışıyor?
Bu soruların cevaplarını önümüzdeki maçlarda bulacağız. Alex'in yerini Deivid'in aldığı Bursa kupa maçı Aragones'in ilk hamlesiydi. Yönetimin Alex ile devam kararı da tehlikeli virajlar, yani muhtemel "çuvallama" sonrasındaki sigorta. "Hadi oyna da, maç kazandır" diyecekler.
Kalan haftalar Fenerbahçe'nin gelecekteki futbol tarzı için geri sayımdır. Umarım başarırlar.