CHP ve candaşları, Uzun zamandır uğraşıyor.
Maksatları, Huzur kenti Hatay'ın Ağzının tadını kaçırmak.
Neşesini bozmak...
Üç dinin buluştuğu
Mutluluklar şehrini,
Birbirine katmak.

Önceki gün de, Candaşlardan kurulu
Basın Konseyi Hatay'a gitti.
Yaptıkları açıklamada,
Türkiye'nin ambulanslarla
Suriyeli muhaliflere silah
Taşıdığını iddia ettiler. Kıbrıs savaşında, 'Ayşe tatile çıksın' parolasıyla
Türkiye'nin hafızasına kazınan Ayşe'nin ağabeyi, Aynı zamanda,
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sencer Ayata'nın kayınbiraderi, eski Dışişleri Bakanı Turan Güneş'in oğlu, CHP Kocaeli Milletvekili Hurşit Güneş, Kopardığı yaygara ile Hatay'ın fitilini ateşlemişti. Apaydın kampına sokulmayan Güneş, Burayı 'kapkaranlık' olarak nitelemiş,
Orada muhaliflere askeri eğitim verildiğini İddia etmişti.
Bu yaygara üzerine,
TBMM İnsan Hakları Komisyonu Apaydın kampına gitmiş,
İddiaların yalan olduğunu gözleriyle görmüştü. Önceki gün de sosyal medyada dolaşan bir fotoğrafı belge(!) olarak sunan candaşlar,
Millete korku salmak, Halkı tedirgin etmek için elinden geleni ardına koymadı.
Güya ambulanslar Suriyeli muhaliflere silah taşıyormuş.
Güya şehir patlamak üzere olan bir bombaymış. Bunları kim söylüyor?
Basın Konseyi Başkanı
Orhan Birgit, Yüksek Kurul üyeleri Tufan Türenç, Yalçın Büyükdağlı,
Avukat Turgut Kazan
Ve avukat Ersü Oktay Huduti…
Hepsi de, Candan muhalefet… İddialar üzerine Antakya muhabirimiz
Yaser Çaparoğlu'nu aradım.
Beylerin orada ne yaptığını,
Dahası Hatay'da neler olduğunu sordum.
Pazartesi akşamı gelmişler,
O gece yiyip içip yatmışlar. Ertesi sabah,
Hatay Barosu ve
Antakya'daki
Gazeteciler cemiyetlerini
Ziyaret etmişler.
Sonra da bir basın toplantısı düzenleyip İddialarını dillendirdikten sonra görevlerini tamamlamanın huzuruyla
Kentten ayrılmışlar. Şehirde gerçek durum ne?
Hem Sünnilerde, hem de Alevilerde
Doğal olarak, Olası bir savaşın tedirginliği var.
Ama yaratılan şehir efsanelerinin Hiçbiri doğru değil.
Yani ne kamplarda asker eğitiliyor,
Ne de ambulansla silah sevkiyatı yapılıyor… O halde mesele nedir?
Mesele hükümeti sıkıştırmak,
Ülkede huzursuzluk çıkarmak,
Ve var olan istikrarı bozmak...
Tüm çabaları bunun için…