Medya akbabaları daha çok kan istiyor.
Bunların tasması düne kadar üniformalıların elindeydi.
Erdoğan sayesinde üniformalılardan kurtuldular ama bu kez tasma uluslararası teşkilatın elinde.
Bu şerefsizler şimdi, Erdoğan'ı indirmenin yolunu PKK ve diğer terör örgütlerine destek vererek arıyor.
Memleket yıkılmış, insanlar öldürülmüş...
Kimsenin umurunda değil.
Ne kadar şehit o kadar oy…
Hesap bu. Aydın Doğan da bu kafada.
Vatana ihanet ediyor moruk.

Cem Uzan, Aydın Doğan'ın kirli çamaşırlarını bir bir ortaya döktü.
Neler demedi ki onun için...
Petrol ve kağıt kaçakçılığından, siyaseti nasıl dizayn ettiğine kadar her şeyi anlattı.
Uzan'ın mallarını bile Doğan yağmalamış.
Siyasi ilişkileri sayesinde de servetine servet katmış.
Aydın Doğan'ın Erdoğan'a saldırmasının tek sebebi, hortumların kesilmesidir.
Kızgınlığı bundandır. POAŞ gibi, Dışbank gibi beleşe kapattığı mallardan milyar dolarlar kazandı.
Erdoğan da Mesut Yılmaz gibi Aydın Doğan'a yağ çekmek için evine gitseydi, istediğini bakan yapsaydı ona toz kondurur muydu?

Doğan mektuplarında, 'Hükümet yıkmadım' derken yalan söylüyor.
Mesela Ertuğrul Özkök ve Zafer Mutlu, Fatih Çekirge ve Sedat Ergin, 28 Şubat'ın mimarları arasındaydı.
Aydın Doğan garip bir tip.
Turkuvaz Medya Grubu'na yapılan saldırıyı görmez, Murat Sancak'a yapılan silahlı saldırıya da "Kendi yaptırmıştır" der.
Garsonu Ahmet'in, Latif Erdoğan'a "Seni yeryüzünün en alçak, en şerefsiz, en haysiyetsiz insanı ilan ediyorum" hakaretini ise normal sayar, Ama Ahmet'e yapılan saldırıyı hem AK Parti'ye hem de Cem Küçük'e fatura eder.
İşine gelirse durumları yani.

Aydın Doğan, FETÖ ve çetesi el ele verip AK Parti'nin önünü kesmek için ateşle oynuyor.
Hainlerle iş tutuyorlar.
Çünkü HDP eşittir PKK…
İşte bir kaç örnek:
Tunceli'de öldürülen PKK'nın üst düzey yöneticisi Baran Dersim'in önünde saygıyla eğilen HDP Milletvekili İbrahim Ayhan'dı.
HDP'li vekil Faysal Sarıyıldız da otomobiliyle PKK'ya silah taşırken yakalandı.
'O keleşi size çevirmesini biliyoruz' diyen yine HDP Milletvekili Burcu Çelik Özkan'dı.
HDP Milletvekili Tuba Hezer, PKK'lı Sıdıka Yıldız'ın tabutunu taşıdı.
HDP Şanlıurfa Milletvekili Ziya Çalışkan da PKK'lı Ali Baybariz'in cenazesini kaldırdı.

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'a gelince; O da sırtını Rojava'ya, Kobani'ye, YPG-YPJ'ye, PYD'ye ve PKK'ya dayamış.
HDP'ye oy vereceğini söyleyenler aslında askerimizi, polisimizi şehit eden PKK'ya oy verecek. Yüksekdağ, Adana Büyükşehir Belediyesi'nin MHP'li Başkanı Hüseyin Sözlü ile kuzen olur.
Sözlü, Yüksekdağ için 'Bize akraba uyduruyorlar' diyor.
Bir şey uyduran yok.
HDP'nin başı, eşinin amca kızı.
Belediyede Yüksekdağ soyadlı çalışanlar bile var.
PKK'lılara ihaleler verildiğine dair de iddialar...

PKK'lı Figen'e laf söylemek Sözlü'nün işine gelmez.
Ama her fırsatta Cumhurbaşkanına ve hükümete hakaret eder.
Ayrıca Yüksekdağ'ın aile şirketine paravan yollarla ihale verildiği de iddia ediliyor.
Doğru mu?
Büyükşehir Belediyesi'nin iletişim, sinyalizasyon ve ışıklandırma ihaleleri, Yüksekdağ'ın aile şirketine mi verildi?
Adana'daki ihaleler bu şirket eliyle mi yürütülüyor?
Söylentiler balon mu?
Ya stratejik öneme sahip MOBESE ihalesi?

Suruç katliamı sırasında MOBESE'lerin çalışmadığı, PTS'lerin (Plaka Tanıma Sistemi) devre dışı olduğu, saldırı gününden önce Yüksekdağ ve yandaşlarının ilçeden ayrıldığı biliniyor.
Yüksekdağ gençleri canlı bomba olmaya da teşvik etmiş.
Bununla ilgili Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan bir dava var. İddianamede;
"ESP yöneticisi olan Yüksekdağ'ın terör örgütünün merkez yöneticisi olduğu" belirtiliyor.
50 kişinin öldüğü Kobani olayları ile 32 kişinin öldüğü Suruç saldırısında, Alman Yeşiller Partisi Başkanı Claudia Roth ile BND'nin parmağı olduğu tespit edildi.
Yüksekdağ da katliam sonrası "Olayda MİT parmağı var" diyerek failleri gizlemeye çalıştı.
Sahte faturalarla PKK'ya menfaat sağlayanlar kimlerdir?
Daha yığınla soru var…
Uluslararası tasmalıların hiç dikkate almadığı...