Fransız işgali sırasında Osmanlı'yı arkadan vurup İskenderun ve Arsuz'u savaşsız ele geçiren CHP'li aileleri deşifre etmemiz, rahatsızlık yarattı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke'nin babası İskender Sayek, annesinin arazilerinin peşine düşen Jozef Gargi'yi, Papaz Dimitri Yıldırım'a şikâyet etti.
Kapalı kapılar ardında kirli işler çeviren Sayek'lerin yaptıklarının gün yüzüne çıkması, CHP'li aileleri kızdırdı.
Sayek'lerin Fransız hayranlığı eskidir, önceleri ofisleri Fransızlarla çekilen fotoğraflarla doluydu ama şimdi o fotoğraflar kaldırıldı.
Bir çok Müslüman müteahhidin iflasına sebep olan CHP'li ailelere, Fransızların yaptıkları kadastro ile büyük ve kıymetli araziler verildi. Sayesinde İskenderun ve Arsuz'un en kıymetli arazilerini elinde tutuyor...
Kışın Ankara'da yaşayan Prof. Dr. İskender Sayek gazetemize kimlerin bilgi verdiğini araştırmak için İskenderun'a geldi...
***
Fransızlarla birlikte Osmanlı'yı arkadan vuran bugünkü Sayek'lerin dedeleri, binlerce dönüm arazinin sahibi oldu.
Aile darbeyi ve çökmeyi seviyor...
CHP'li Selin Sayek Böke'nin "Müzakere yapmadan, iktidara yakın şirketlere el koyacağız" sözü akıllardadır.
Sayek ailesinin Arsuz ve İskenderun'u ele geçiriş hikâyesini aylardır yazıyorum. Mala mülke çökmeyi seviyorlar, birçok müteahhidin iflasına böyle sebep oldular.
İskenderun'un gözde arazilerini elinde tutan aile sattıkları arazilerin parasını da ABD'ye yolluyor.
Ailenin ABD ile derin bağlantısı eskidir...
Düğünlerini orada yapar, çocuklarını bile orada doğururlar.
Kat karşılığı Türk müteahhitlere verdikleri arazileri bir bahane ile kabası biten inşaatlara çökmeleriyle tanınırlar.
Jan Sayek'in neler yaptığını batan müteahitlere sorun.
Sayek'ler bu yüzden korunaklı ofislerinde yaşarlar, eski arabalara binerek kendilerini gizlerler.
***
TUNUS DEVLETİNE YAKIŞMADI
Bir kadın çalışana yapılanlar, Tunus devletine hiç yakışmadı!
Büyükelçi Mohamed Salah Tekaya'ya da yakışmadı...
11 yıl Tunus Askeri Ataşeliği'nde tercümanlık yapan iki çocuk annesi Aysel Çokangın'a yapılan zulümdür.
Tuğgeneral Tarek kadına mobbing yaptı, sonra da işten çıkardı. Yerine alınacak kişiye de işi öğretmesini şart koştu!
Bundan büyük manevi eziyet olmaz heralde!
Kadına tazminatını da vermediler.
Nasıl bir gerekçe göstermişlerse kadın başka işe de giremiyor. Çin işkencesinden beter bir durumdur bu.
Çokangın mahkemeye gitti ve kazandı ama Tunus devleti mahkeme kararına uymadı...
Koca Tunus devletine bir kadını perişan etmek yakışır mı?
Büyükelçilik avukatı Sadık Avundukluoğlu, eski bir DYP'li şimdinin İyi Partilisi... Kadının mahkemeye gitmesi ona niye bu kadar dokundu?
Avundukluoğlu yaptıklarıyla İyi Parti'ye yakıştı ama insanlığa yakışmadı...
***
Hürriyet'teki köşesinden millete parmak sallayan Yalçın Bayer'in 'Tunus'ta skandal karar' başlıklı yazısı da adil ve insani değildi!